hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow
    Prof. Dr. Murat Ferman Prof. Dr. Murat Ferman

    Enflasyon Ailesi'nin diğer üyeleri..

    26.03.2023 Pazar | 13:37Son Güncelleme:

    Enflasyon olgusu, son dönemlerde tüm ülke ekonomilerinin öne çıkan gerçeği; en çok tartışılan konusu haline geliverdi. Dünyanın en gelişmiş ekonomileri, uygulamaya koydukları enflasyon ile mücadele politikalarının arkasında durmaya devam ediyorlar. Ortaya çıkan “bankacılık krizi” etiketli gelişmelerin dahi, “faiz artırımı yoluyla sıkılaştırma” kulvarından geri adım atılmasını sağlayamadığı görülüyor.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Kararlı ve tavizsiz enflasyon-karşıtı vaziyet ediş mekanizması; teknik planda, merkez bankaları üzerinden ve gösterge faiz aracı üzerinden yürütülüyor. Nitekim, geride bıraktığımız haftada, “karizması çizilen” İsviçre dahil olmak üzere; FED/ABD ve Filipinler, Tayvan, İngiltere Merkez Bankalarının faiz artırımlarına şahit olundu. İlaveten, Amerika ve Avrupa Bölgesi için ortaya konmuş “yüzde iki oranında enflasyon hedefi” ne bağlılık ve ona ulaşmadaki kararlılık, en üst düzeyde tekrar ve teyit edildi. Farklı görüşlerin varlığına ve bir kısım lobilerin yönlendirme çabalarına karşın, “enflasyonu hedeflenen seviyelere geri çekme önceliği” prensibinin geçerli olmaya devam edeceği anlaşılıyor. Fiyat İstikrarı’ na, ancak, enflasyondan temizlenmiş bir ekonomide ulaşılabileceği ve gene buradan hareketle Finansal İstikrar’ ın sağlanabileceği düşünüldüğünde, ilgili politikaların arka planında tutarlı mantık bulunduğu ifade edilmelidir.

    Özellikle gelişmiş ekonomiler için uzun yıllar boyunca arka planda kalan enflasyon olgusu ile bir takım analiz ve tespitler yeniden gündeme alınmaktadır. Enflasyon temelinde tetiklenebilecek Stagflasyon; Resesyon; Slumpflasyon ve Depresyon gibi konjonktürel açılımlar yeniden çalışılmaya başlanmıştır. Enflasyon’ un ortaya çıkmış bulunması ve kontrol altına alınmasındaki görece performansa bağlı olarak ilerideki dönemlerde gelişebilecek bu özellikli serimlerin yakın takibe alınması, elbette gereklidir. Ancak, şimdiden ve senkronize olarak enflasyon ile varolan; birlikte yaşayan ve adeta “büyük resmin parçalarını tamamlayan” dinamikleri de teşhis ve tanımlama işinde kaybedecek zaman bulunmadığı kanısındayız:

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    İngilizcede “açgözlülük/hırs” anlamına gelen “greed” kavramından türetilen GREEDFLATION terimini ekonomi yazınına kazandıranlar arasında Malmgreen ve Domitroviç ön plana çıkmaktadır. Temel olarak, enflasyonist dönemde fiyatlandırmaların aşırı/fahiş artış oranları ile yapılması; fırsatçılık ile hareket edilmesidir. Bu suretle, maliyet kalemlerinden kaynaklanan artışların çok üzerinde ve tüketicilerin enflasyon ile zaten bozulmuş/hırpalanmış beklentileri istismar edilerek “oransal artış” ile izah edilemeyecek oranda aşırı artışlar ile piyasa karşılaşmaktadır. Bir değerlendirmeye göre, mesela, ülkemizdeki cari enflasyon manşetinin yarısı, bu fırsatçı yaklaşımın sonucu olarak ortaya çıkmaktadır. Geceyarısı gelen benzin zammının, hemen ertesi sabah, ürün fiyatlarına yansıtılması, bu çerçevedeki en yalın bir örnek olarak verilebilir. Gene, ziraat odaları üst kuruluşu TZOB tarafından her ay paylaşılan Tarla-Raf Fiyat Karşılaştırma tablolarında görülen üç-dört misli farkların varlığını da herhalde, bu kapsamda hatırlatmak gerekir. Enflasyon ile “dengesini yitirmiş” herhangi bir ekonomide, sadece birilerine parmak sallama ve sorumluluğu onlara yüklemenin; kalıcı çözüm sağlamada yetersiz ve hatta yanlışlara sürükleyici rol oynayabileceği de unutulmamalıdır. Üstelik, bu gibi ortamlarda, fiyat kontrolleri ve zabıta tedbirleri gibi uygulamalar ile ancak geçici neticeler elde edilebilecektir. Geçerli temel yaklaşımın; “yıkıcı enflasyon döngüsünün kırılması” ndan ibaret olması gerektiği unutulmamalıdır.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    İngilizcede, eksiltme/azaltma manasına gelen “skimp” deyiminden hareketle SKIMPFLATION kavramı ortaya konmaktadır. Enflasyonist dönemlerde sunulan ürün ve hizmetlerde kalite ve evsafta daha düşük/zayıf/içi boşaltmış uygulamalara işaret eden bu kavramın işaret ettikleri açıktır. Bileşenleri, aksesuar ve donanımları daha az kaliteli; daha çabuk bozulan alet ile gereçler; seyrekleşen ve daha kısa sürede bitirilen iş ve hizmetler bu cümleden sayılmalıdır. Genel anlamda, “müşteri beklentilerine uygunluk ve onları karşılama becerisi” olarak tanımlanan Kalite’nin; enflasyon zamanlarında adeta içi boşaltılmaktadır!

    Nihayet, küçülme/içe çekilme gibi anlamlar ile karşılanan İngilizce “shrink” deyiminden üretilen bir kavram olarak SHRINKFLATION karşımıza çıkmaktadır. Ürün gramajlarının, hemen dikkat çekmeyecek şekilde eksiltilmesi; çeşitli hizmet kapsam ve detaylarının budanması gibi yaygınlık kazandığı görülen piyasadaki kimi uygulamalar bu kapsama girmektedir.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Enflasyon konjonktürünün tahrip edici; kaynakların rasyonel kullanımını bozucu ve tüm ekonomik karar verme mekanizmalarını aşındırıcı etkileri ortaya koyarken; adeta kendi içinden çıkardığı bu “aile fertleri” ni gözden kaçırırsak, resmin bütününü de ıskalamış oluruz! Üstelik, enflasyon ile etkin teşhis ve mücadele söz konusu olduğunda, Bütüncül/Topyekün Yaklaşımlar’ ın dışında bir alternatifimiz bulunmamaktadır.