Düşünün Venedik daha bir kaç yıl öncesine kadar Adriyatik Denizi’nden gelen yükselmeyle sular altında kalırdı. Sonra lagünün denize açılan ağzına adına ‘Musa’ verilen dev kapaklar yerleştirilerek bu taşma nispeten engellendi ama kesin çare olmadı.
Ne var ki iklim değişikliği nedeniyle özellikle Avrupa’da yaşanan kuraklık ayrıca antisiklonun yarattığı yüksek basınç ile yoğun bir gelgitler serisi kanallardaki su seviyesini düşürdü. Bu geçmiş yüzyıllarda da yaşanmıştı. Ancak bu kez düşüş yüzde 92’lere kadar uzandı. Biliyoruz ki ayın dünya üzerinde ki belli başlı etkisi gelgitlere neden olması. Bunu son yıllardaki iklim değişikliklerinde daha fazla gözlemliyoruz. Venedik’in yaşadığı bu gelgitler fenomeni maalesef ara kanallardaki suların çekilmesiyle büyük sorunları da beraberinde getiriyor. Kanallar kururken evlerin temelleri ortaya çıkıyor.
Örneğin hiçbir kara yolu ile ulaşılamayan bu ara kanalların kurumasıyla burada oturanlara ulaşmak çok zor oluyor. Deniz ambulansları hastalara ulaşmakta çaresiz kalıyor. Çöpler toplanamıyor. Gerekli gıda ürünleri bile marketlere servis yapılamıyor. Yani Venedik yerlisi için hayat zorlaşıyor. Turistler ise kuruyan kanalları ilk kez görmenin şaşkınlığını yaşıyor. Tabii gondolcular ekmek paralarının ne denli değerli olduğunu bu gelgitlerin sayesinde bir kez daha anımsıyorlar.
Ne garip su baskınlarından illallah diyen Venedik’liler şimdi de gelgitlerle suyun çekilmesi fenomenini yaşıyorlar. Bunun adı uzmanlara göre Avrupa’yı etkisi altına alan ‘Kuraklık’ faktörü değil. Venedik sadece gelgitlere teslim olmuş bir kent görüntüsünü veriyor.
Düşünün Venedik daha bir kaç yıl öncesine kadar Adriyatik Denizi’nden gelen yükselmeyle sular altında kalırdı. Sonra lagünün denize açılan ağzına adına ‘Musa’ verilen dev kapaklar yerleştirilerek bu taşma nispeten engellendi ama kesin çare olmadı.
Ne var ki iklim değişikliği nedeniyle özellikle Avrupa’da yaşanan kuraklık ayrıca antisiklonun yarattığı yüksek basınç ile yoğun bir gelgitler serisi kanallardaki su seviyesini düşürdü. Bu geçmiş yüzyıllarda da yaşanmıştı. Ancak bu kez düşüş yüzde 92’lere kadar uzandı. Biliyoruz ki ayın dünya üzerinde ki belli başlı etkisi gelgitlere neden olması. Bunu son yıllardaki iklim değişikliklerinde daha fazla gözlemliyoruz. Venedik’in yaşadığı bu gelgitler fenomeni maalesef ara kanallardaki suların çekilmesiyle büyük sorunları da beraberinde getiriyor. Kanallar kururken evlerin temelleri ortaya çıkıyor.
Örneğin hiçbir kara yolu ile ulaşılamayan bu ara kanalların kurumasıyla burada oturanlara ulaşmak çok zor oluyor. Deniz ambulansları hastalara ulaşmakta çaresiz kalıyor. Çöpler toplanamıyor. Gerekli gıda ürünleri bile marketlere servis yapılamıyor. Yani Venedik yerlisi için hayat zorlaşıyor. Turistler ise kuruyan kanalları ilk kez görmenin şaşkınlığını yaşıyor. Tabii gondolcular ekmek paralarının ne denli değerli olduğunu bu gelgitlerin sayesinde bir kez daha anımsıyorlar.
Ne garip su baskınlarından illallah diyen Venedik’liler şimdi de gelgitlerle suyun çekilmesi fenomenini yaşıyorlar. Bunun adı uzmanlara göre Avrupa’yı etkisi altına alan ‘Kuraklık’ faktörü değil. Venedik sadece gelgitlere teslim olmuş bir kent görüntüsünü veriyor.