Kaşifler, yaptıkları keşiflerde ticareti de ön plana koyar. Kilisenin baskısından kurtulan Avrupalılar, keşif ve ticaret kanallarını geliştirmenin yanı sıra, sanat alanına da ilgi duymaya başlar. Mesenlik kavramı, Rönesans dönemi ile birlikte ortaya çıkan bir olgudur. Mesenlik, sanatı seven, sanatçıya karşılıksız yatırım yapan ve sanatı koruyan kişilere verilen genel bir addır. Mesenlik ve sponsorluk kavramları birbirinden farklıdır. Mesenlikte yatırım yapılan kişiden bir karşılık beklenmez, sponsorlukta ise her iki taraf da birbirlerinin isteklerini karşılamak adına belirli sorumluluklar üstlenir.
Rönesans’ta zenginlik açısından oldukça yüksek bir statüde olan Floransa, burjuvaların sözünün geçtiği bir dönemdeydi. Keşiflerdeki ticari faaliyetler sonucunda yüksek meblağlarda gelir elde eden kişiler, burjuva sınıfının ilk üyelerini oluşturmuştur. Ticari gelişmeler sonucunda geliri muhafaza etme konusunda bölgesel bir ihtiyaç duyulmuştur. Floransa burjuvalarının birçok açıdan en güçlü ailesi Mediciler, ilk bankayı kurmuştur. Medicilerin bir diğer ilk olduğu konu ise, yazar, bilim insanı, sanatçı, şairlere olan destek ve yatırım prosedürleridir.
Neredeyse her daldan sanatçı, Rönesans dönemine kadar kiliseye bağlıydı ve kilisenin siparişleri üzerine eserler üretirdi. Her ne kadar barınma ve zanaat eğitimi açısından ihtiyaçları karşılansa da, bireysellik bu sanatçılar için pek de olası bir durum değildi. Loncalarda çalışan sanatçılar, başta Mediciler olmak üzere mesenler tarafından destek gördükten sonra eserlerine imza atmaya başlamıştır. Medicilerin sanatçılara sağladığı katkılara benzer olarak, Rucellai ailesi de kilise bünyesinde barınan sanatçılara destek veren bir diğer mesen topluluğudur. Medici ailesinin ana gelir kaynağı, burjuva sınıfındaki diğer ailelerle yapılan evliliklerdir. Ayrıca Mediciler kilisenin söz sahibi olduğu dönemde kilisenin mali kayıtlarını tutmuş ve maddi açıdan kiliseye destek olmuştur.
Michelangelo gibi günümüzde dahi adından söz ettiren değerli sanatçılara destek olan Mediciler, kent yapılanmasına da sanatçılar yoluyla katkıda bulunmuştur. Ailenin kent yapılanmasına sağladığı katkılar, belirli bir süreden sonra destek politikalarını ortaya çıkarmıştır. Michelangelo gibi birçok sanatçı, kilisenin ve aristokrat ailelerin saraylarından çıkarak eserlerini sokaklara taşımıştır. Mesenler tarafından maddi ve manevi destek gören sanatçılar bağımsız atölyeler kurmaları ile birlikte, özgün eserler yaratma ve dolaylı olarak kendi zevklerine uygun yapıtları geniş kitleler ile buluşturma fırsatına sahip olmuşlardır. Medici gibi birçok burjuva ailesi tarafından desteklenen ve özgürlüklerine kavuşan sanatçılar, entelektüel çevrenin ilgisini çekmeye başlamış ve finansal açıdan yükselişe geçmiştir.
Kaşifler, yaptıkları keşiflerde ticareti de ön plana koyar. Kilisenin baskısından kurtulan Avrupalılar, keşif ve ticaret kanallarını geliştirmenin yanı sıra, sanat alanına da ilgi duymaya başlar. Mesenlik kavramı, Rönesans dönemi ile birlikte ortaya çıkan bir olgudur. Mesenlik, sanatı seven, sanatçıya karşılıksız yatırım yapan ve sanatı koruyan kişilere verilen genel bir addır. Mesenlik ve sponsorluk kavramları birbirinden farklıdır. Mesenlikte yatırım yapılan kişiden bir karşılık beklenmez, sponsorlukta ise her iki taraf da birbirlerinin isteklerini karşılamak adına belirli sorumluluklar üstlenir.
Rönesans’ta zenginlik açısından oldukça yüksek bir statüde olan Floransa, burjuvaların sözünün geçtiği bir dönemdeydi. Keşiflerdeki ticari faaliyetler sonucunda yüksek meblağlarda gelir elde eden kişiler, burjuva sınıfının ilk üyelerini oluşturmuştur. Ticari gelişmeler sonucunda geliri muhafaza etme konusunda bölgesel bir ihtiyaç duyulmuştur. Floransa burjuvalarının birçok açıdan en güçlü ailesi Mediciler, ilk bankayı kurmuştur. Medicilerin bir diğer ilk olduğu konu ise, yazar, bilim insanı, sanatçı, şairlere olan destek ve yatırım prosedürleridir.
Neredeyse her daldan sanatçı, Rönesans dönemine kadar kiliseye bağlıydı ve kilisenin siparişleri üzerine eserler üretirdi. Her ne kadar barınma ve zanaat eğitimi açısından ihtiyaçları karşılansa da, bireysellik bu sanatçılar için pek de olası bir durum değildi. Loncalarda çalışan sanatçılar, başta Mediciler olmak üzere mesenler tarafından destek gördükten sonra eserlerine imza atmaya başlamıştır. Medicilerin sanatçılara sağladığı katkılara benzer olarak, Rucellai ailesi de kilise bünyesinde barınan sanatçılara destek veren bir diğer mesen topluluğudur. Medici ailesinin ana gelir kaynağı, burjuva sınıfındaki diğer ailelerle yapılan evliliklerdir. Ayrıca Mediciler kilisenin söz sahibi olduğu dönemde kilisenin mali kayıtlarını tutmuş ve maddi açıdan kiliseye destek olmuştur.
Michelangelo gibi günümüzde dahi adından söz ettiren değerli sanatçılara destek olan Mediciler, kent yapılanmasına da sanatçılar yoluyla katkıda bulunmuştur. Ailenin kent yapılanmasına sağladığı katkılar, belirli bir süreden sonra destek politikalarını ortaya çıkarmıştır. Michelangelo gibi birçok sanatçı, kilisenin ve aristokrat ailelerin saraylarından çıkarak eserlerini sokaklara taşımıştır. Mesenler tarafından maddi ve manevi destek gören sanatçılar bağımsız atölyeler kurmaları ile birlikte, özgün eserler yaratma ve dolaylı olarak kendi zevklerine uygun yapıtları geniş kitleler ile buluşturma fırsatına sahip olmuşlardır. Medici gibi birçok burjuva ailesi tarafından desteklenen ve özgürlüklerine kavuşan sanatçılar, entelektüel çevrenin ilgisini çekmeye başlamış ve finansal açıdan yükselişe geçmiştir.