Öfkemizi sosyal medyaya kustuk
Geçen hafta sosyal medyaya Ankara acısı çöktü. Sadece bir haftada #AnKARA hashtagi ile 270 bin Tweet atıldı. Nasıl atılmasın. 102 can gitti. Güvenlikten istihbarata tartışılacak onlarca şey vardı... Öfkeyi de hüznü de klavyeye döktük. Dertlere derman olsun diye yazdıkça yazdık. #yastayız hashtagi ile 134 bin, #HayatıDurduruyoruz ile 111 bin, #AnkaradaKatliamVar ile 60 bin Tweet atıldı.
Uyumuyorum sanki ölüyorum bu gece. #AnkaradaKatliamVar
— Bülent Emrah Parlak (@bulentparlak) October 11, 2015
Gömülebilir mi bir ülke? Ben gömdüm, hem de bütün sessizlikleriyle. #ankaradakatliamvar pic.twitter.com/OWDdiDE9bI
— soL Edebiyat (@solcuedebiyat) October 10, 2015
Barış mitinginde barışı patlatıllar #AnkaradaKatliamVar
— Sena Öge (@OgeSena) October 10, 2015
Şu öldü Kürttü Bu öldü Türktü O Aleviydi Öteki Sünniydi Solcu, Sağcı diye ölümlere kılıf ararken en sonunda insanlığımız öldü #Yastayız
— o². (@ogzatbs) October 11, 2015
"Keder de de zaferde de birleşemeyen ülke"
Acı büyüktü ama biz yine bir olmayı beceremedik. Nobel'i kazandığımızda bile Türk bilim insanı mı, Kürt mü, Arap mı diye tartışan bir millet olduk. New York Times'ın geçen hafta bu ülke ile ilgili yaptığı tespiti çok üzücüydü belki ama gerçekti: "Hiçbir şey, ortak keder ve zafer anları dahi, Türkleri bir araya getirmeye yetmiyor"du. Bu bölünmüşlüğü 'milli' olması gereken bir maçta iyiden iyiye gördük. Ankara'da yaşamını yitirenler için Konya’daki maç öncesinde sadece bir dakikalık bir saygı duruşu yapılmak istenmişti. Ancak ıslıklar ve tekbir sözleri ile bölündü. Ölenlerin kimlikleri ön plana çıkarıldı...
Hem de Mevlana'nın memleketi Konya'da. Mevlana yüzlerce yıl önce şöyle seslenmişti bize:
"Gel, gel, ne olursan ol yine gel,
İster kafir, ister mecusi,
İster puta tapan ol yine gel, ,
Bizim dergahımız, ümitsizlik dergahı değildir,
Yüz kere tövbeni bozmuş olsan da yine gel...
Şu toprağa sevgiden başka bir tohum ekmeyiz,
Şu tertemiz tarlaya sevgiden başka bir tohum ekmeyiz biz..."
Aradan onca yıl geçti... Söz uçtu... Mevlana'nın memleketi iki uçta, iki ayrı hashtag ile girdi en çok konuşulanlara. Kimileri #UtanKonya dedi. 21 bin Tweet atıldı. Ancak tam karşıt görüş de hâkimdi sosyal medyada. #HelalOlsunKonya diye de hashtag açıldı hemen. 6 bin 500'e yakın Tweet ile karşılık verildi. O tartışmayı buraya taşımayacağım. Çünkü bizi Fransa'da düzenlenecek 2016 Avrupa Futbol Şampiyonası'na taşıyan golü atan Selçuk İnan için bile bir olamadık. Etnik kimliğini tartışmaya başladık. Olayın ciddiyeti de acizliği de ortada. Yazık geldiğimiz bu hale... Ben sadece maçtan "güzel" anları paylaşacağım burada...
Euro 2016'ya direkt gidiyoruz! Allah'ını seven ülkeyi save'lesin.
— Kıristiyano Ronaldo (@apaci__ronaldo) October 13, 2015
bu kızı konya'ya getirebilecek tek güç futbol işte. iyi ki icat edilmiş ya. pic.twitter.com/p4qrf2gqKC
— S.A. (@sakkoyun_) October 13, 2015
Erkekler tek tırnaklarını niye ojeliyor?
Ve yazının sonunda biraz da sosyal sorumluluk... Bir süredir sosyal medyada tek tırnağı ojeli erkeklerin fotoğraflarını görüyoruz. Nedenini merak edenler için hemen anlatayım. Amacı çocuklara yönelik şiddete karşı farkındalık yaratmak. Her 5 çocuktan 1'inin 18 yaşına gelmeden şiddete maruz kaldığına dikkat çekiliyor kampanya ile. Kampanyanın yaratıcısı Elliot Costello bu hareket ile "adam olmanın" ne olduğuna dair algıyı değiştirmeyi umduklarını söylüyor. Kampanyanın etiketi #polishedman ile şu ana kadar 5 bine yakın fotoğraf paylaşıldı. İnternet sitesinden 300 bin dolara yakın bağış toplandı.
Öfkemizi sosyal medyaya kustuk
Geçen hafta sosyal medyaya Ankara acısı çöktü. Sadece bir haftada #AnKARA hashtagi ile 270 bin Tweet atıldı. Nasıl atılmasın. 102 can gitti. Güvenlikten istihbarata tartışılacak onlarca şey vardı... Öfkeyi de hüznü de klavyeye döktük. Dertlere derman olsun diye yazdıkça yazdık. #yastayız hashtagi ile 134 bin, #HayatıDurduruyoruz ile 111 bin, #AnkaradaKatliamVar ile 60 bin Tweet atıldı.
Uyumuyorum sanki ölüyorum bu gece. #AnkaradaKatliamVar
— Bülent Emrah Parlak (@bulentparlak) October 11, 2015
Gömülebilir mi bir ülke? Ben gömdüm, hem de bütün sessizlikleriyle. #ankaradakatliamvar pic.twitter.com/OWDdiDE9bI
— soL Edebiyat (@solcuedebiyat) October 10, 2015
Barış mitinginde barışı patlatıllar #AnkaradaKatliamVar
— Sena Öge (@OgeSena) October 10, 2015
Şu öldü Kürttü Bu öldü Türktü O Aleviydi Öteki Sünniydi Solcu, Sağcı diye ölümlere kılıf ararken en sonunda insanlığımız öldü #Yastayız
— o². (@ogzatbs) October 11, 2015
"Keder de de zaferde de birleşemeyen ülke"
Acı büyüktü ama biz yine bir olmayı beceremedik. Nobel'i kazandığımızda bile Türk bilim insanı mı, Kürt mü, Arap mı diye tartışan bir millet olduk. New York Times'ın geçen hafta bu ülke ile ilgili yaptığı tespiti çok üzücüydü belki ama gerçekti: "Hiçbir şey, ortak keder ve zafer anları dahi, Türkleri bir araya getirmeye yetmiyor"du. Bu bölünmüşlüğü 'milli' olması gereken bir maçta iyiden iyiye gördük. Ankara'da yaşamını yitirenler için Konya’daki maç öncesinde sadece bir dakikalık bir saygı duruşu yapılmak istenmişti. Ancak ıslıklar ve tekbir sözleri ile bölündü. Ölenlerin kimlikleri ön plana çıkarıldı...
Hem de Mevlana'nın memleketi Konya'da. Mevlana yüzlerce yıl önce şöyle seslenmişti bize:
"Gel, gel, ne olursan ol yine gel,
İster kafir, ister mecusi,
İster puta tapan ol yine gel, ,
Bizim dergahımız, ümitsizlik dergahı değildir,
Yüz kere tövbeni bozmuş olsan da yine gel...
Şu toprağa sevgiden başka bir tohum ekmeyiz,
Şu tertemiz tarlaya sevgiden başka bir tohum ekmeyiz biz..."
Aradan onca yıl geçti... Söz uçtu... Mevlana'nın memleketi iki uçta, iki ayrı hashtag ile girdi en çok konuşulanlara. Kimileri #UtanKonya dedi. 21 bin Tweet atıldı. Ancak tam karşıt görüş de hâkimdi sosyal medyada. #HelalOlsunKonya diye de hashtag açıldı hemen. 6 bin 500'e yakın Tweet ile karşılık verildi. O tartışmayı buraya taşımayacağım. Çünkü bizi Fransa'da düzenlenecek 2016 Avrupa Futbol Şampiyonası'na taşıyan golü atan Selçuk İnan için bile bir olamadık. Etnik kimliğini tartışmaya başladık. Olayın ciddiyeti de acizliği de ortada. Yazık geldiğimiz bu hale... Ben sadece maçtan "güzel" anları paylaşacağım burada...
Euro 2016'ya direkt gidiyoruz! Allah'ını seven ülkeyi save'lesin.
— Kıristiyano Ronaldo (@apaci__ronaldo) October 13, 2015
bu kızı konya'ya getirebilecek tek güç futbol işte. iyi ki icat edilmiş ya. pic.twitter.com/p4qrf2gqKC
— S.A. (@sakkoyun_) October 13, 2015
Erkekler tek tırnaklarını niye ojeliyor?
Ve yazının sonunda biraz da sosyal sorumluluk... Bir süredir sosyal medyada tek tırnağı ojeli erkeklerin fotoğraflarını görüyoruz. Nedenini merak edenler için hemen anlatayım. Amacı çocuklara yönelik şiddete karşı farkındalık yaratmak. Her 5 çocuktan 1'inin 18 yaşına gelmeden şiddete maruz kaldığına dikkat çekiliyor kampanya ile. Kampanyanın yaratıcısı Elliot Costello bu hareket ile "adam olmanın" ne olduğuna dair algıyı değiştirmeyi umduklarını söylüyor. Kampanyanın etiketi #polishedman ile şu ana kadar 5 bine yakın fotoğraf paylaşıldı. İnternet sitesinden 300 bin dolara yakın bağış toplandı.