Palalı saldırganın duruşmasında tansiyon yüksekti
Gezi Parkı eylemleri sırasında Beyoğlu'nda protestoculara pala ile saldıran Sabri Çelebi'nin duruşmasında tanık polis memuru dinlendi. Tansiyonun yüksek geçtiği duruşmada Çelebi, kendisinin eylemcilere saldırdığını, bir polis müdürünü de elinden yaraladığını anlatan tanık polis memurunu "DHKP-C'li olmakla" suçladı. Çelebi'nin avukatı da salondan ifadesinin ardından salondan çıkan polise, "Seninle özel uğraşacağım" dedi. Duruşmada avukatların arasında da tartışma yaşandı.
Gezi Parkı olayları sırasında Beyoğlu Talimhane’de eylemcilere pala ve sopa ile saldıran olayı engellemeye çalışan müşteki polis memurlarına da direndikleri iddia edilen aralarında Sabri Çelebi’nin de bulunduğu 4 kişi hakkında “kasten yaralama ve görevi yaptırmamak için direnme" suçlarından 27 yıla kadar hapis istemiyle açılan davaya devam edildi.
İstanbul 53. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya tutuksuz sanık Sabri Çelebi ile müşteki ve sanık avukatları hazır bulundu.
"Palalı" hakim karşısına çıktı
“Çelebi’nin elinde pala, yanındakilerin elinde beyzbol sopası vardı"
Duruşmada Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü’nde görevli polis memuru Ramazan Eken tanık olarak dinlendi. Olay günü Divan Otel önünde Çevik Kuvvet Müdürü Kayhan Şahan’la birlikte olduğunu söyledi.
Tanık polis Eken ifadesinde, “Bir ara imdat sesi duyunca müdürümüz Kayhan Şahan, ben ve Ahmet Yeşilkaya olay yerine gittik. İki grup birbirine saldırıyordu. Gezi eylemcileri masa üzerindeki eşyaları ve sandalyeleri atıyorlardı. Huzurdaki sanık Sabri Çelebi’nin elinde pala vardı. Sanığın yanındaki diğer kişilerin elinde ise beyzbol sopasına benzer aletler vardı. Birbirlerine saldırıyorlardı. Biz araya girdik" diye konuştu.
Tanık polis memuru: "Palalı, müdürümün elini kesti"
“Sabri Çelebi’nin doğrudan müdürümüze saldırdığı aşikardır"
Kendisinin olay yerinde elinde sopa olan kişileri engellemeye çalıştığını belirten tanık Eken, “Ben ellerindeki sopaları aldım, etkisiz hale getirdim. Müdürümüz Kayhan Şahan sanık Çelebi ile ilgileniyordu. Bu arada müdürümüz elinden yaralandı. Biz arada kaldığımız için Gezi eylemcileri tarafından atılan sandalye ve masa üzerindeki eşyalara maruz kaldık. Gezi eylemcilerinin hedefi doğrudan biz polisler değildik. Eylemcilerin hedefi Sabri Çelebi ve yanındakilerdi. Müdürümüz elinden yaralanmıştı. Bu fırsatla sanıkları olay yerinden uzaklaştırdık. Olaylar sırasında bir Gezi eylemcisinin Sabri Çelebi tarafından boğazı kesilerek yaralandığını gördüm. Buraya 100 kişiyi dizin ben yaralı olan eylemciyi buradan seçerim. Sabri Çelebi’nin doğrudan müdürümüze saldırdığı aşikardır. Ben diğer sopalılarla uğraşırken sanık Çelebi elindeki palayı sağa sola savuruyordu" şeklinde konuştu.
İşte "Palalı"ya verilen cezanın gerekçesi
“Tanık yemini ettin yalan söyleme"
Tanık polis memuru ifade verirken taraf avukatları arasında sözlü tartışma yaşandı. Sanık Çelebi’nin avukatı Turan Öner tanık polisin yalan ifadeler verdiğini öne sürdü. Avukat Öner tanığa “Sen hazırlıklı gelmişsin zaten. Yazık. Tanık yemini ettin burada. Yalan söyleme" dedi. Bunun üzerine tanık Eken, Çelebi’nin avukatına, “O Allah’la benim aramda olan bir şey" şeklinde konuştu.
Çelebi’den polis memuruna: “DHKP-C ile bir alakan var mı?"
Tanık Eken’in ifade verdiği kürsünün arkasında oturan sanık Çelebi, tanığa “Senin DHKP-C ile bir alakan var mı?" dedi. Hakim Fatma Şeker, Çelebi’nin bu sözünü duymayınca müşteki avukatı Hacer Yılmaz ile Çelebi’nin avukatı Turan Öner arasında tartışma yaşandı. Avukat Öner, Çelebi’nin böyle bir söz söylemediğini savunurken avukat Yılmaz, Çelebi’nin sözünün duruşma zaptına geçmesini isterken, duruşma salonunda bulunan diğer avukatlar ve gazeteciler tarafından Çelebi’nin sözünün duyulduğunu söyledi. Avukat Turan Öner, “DHKP-C müvekkilimi her gün ölümle tehdit ediyor. Ne yaptıklarını adliyede gördük zaten" dedi.
"Palalı saldırgan"ın cezası 9 bin TL
“Evet duruşmayı ben yönetiyorum"
Çelebi’nin avukatı Öner, avukat Yılmaz’a “Her duruşmayı provoke ediyorsunuz" deyince Yılmaz, “Ben hakimle muhatabım. Sürekli bana müdahale ediyorsunuz. Duruşmayı siz mi yönetiyorsunuz" cevabını verdi. Avukat Öner’in “Evet duruşmayı ben yönetiyorum" demesi üzerine avukat Yılmaz, “Hakimin reddini talep ediyorum. Duruşmadan çekilin" diye bağırdı.
Tanık ile avukat arasında sözlü düello
Tansiyonun hiç düşmediği duruşmada ifadesi biten tanık polis memuru salondan çıkarken, “Bir polis memuruna DHKP-C üyesi diyecek kadar düştü" dedi. Tanık salondan çıkarken Çelebi’nin avukatı "İşini yaptın çık. Çok güzel yaptın işini. Hazırlıklı gelmişsin. Seninle özel uğraşacağım" deyince tanık “Tamam dışarıda bekliyorum" dedi. Avukat ise mahkemeye dönerek “Ne yapacaksın bana dışarıda" demesinin ardından tanık salondan çıktı.
"Hukuk çerçevesinde bir eylem"
“Evet söyledim kabul ediyorum"
Tanık çıktıktan sonra avukatlar arasından bu kez de duruşma zaptı krizi yaşandı. Müşteki avukatı Yılmaz, Çelebi’nin tanığa söylediği söz ile kendi beyanlarının zapta geçmediğini öne sürünce Çelebi’nin avukatı Öner tepki gösterdi. Bunun üzerine sanık Çelebi, “Evet tanığa o sözü söyledim. Yalan söyleyecek değilim. Söyledim kabul ediyorum" dedi. Çelebi’nin bu beyanı üzerine Hakim, Çelebi’nin sözünü duruşma zaptına yazdırdı.
“Tanık hakkında suç duyurusunda bulunacağız"
Hakimin, avukatlara bir talebi olup olmadıklarını sorması şzerine avukat Turan Öner, “Avukat Yılmaz’ın reddi hakim talebi duruşma zaptına geçsin" deyince avukat Yılmaz, duruşmanın iyi yönetilemediğini sözlerinin zapta geçmemesi sebebiyle böyle bir talepte bulunduğunu ancak bu aşamada bir diyeceği olmadığını söyledi. Avukat Öner ise müşteki vekilinin sözünün arkasında durmadığını öne sürdü. Avukat Öner daha sonra, “Tanık yalan beyanda bulunmuştur. Celse arası tanık hakkında suç duyurusunda bulunacağız" dedi.
Ara kararını açıklayan mahkeme sanık tarafının tanıklarını dinlemek üzere duruşmayı erteledi.