Yenidoğan çetesi davasında söz tutuksuz sanıklarda! Elebaşı bebek ölürken hastaneye gitmemiş
İstanbul'da, bebek acil hastalarını önceden anlaştıkları özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk edip ölümlerine neden oldukları ve haksız kazanç sağladıkları iddia edilen 47 sanığın yargılandığı davanın duruşması, devam ediyor.
Yeni doğmuş bebekleri anlaştıkları özel hastanelerin yoğun bakımına sevk edip para kazanan ve 10 bebeğin ölümüne neden olmakla suçlanan ‘Yenidoğan Çetesi’ hakkındaki duruşma bugün de sürüyor. Bugün görülecek olan celsede tutuksuz sanıkların savunma yapacağı öğrenildi. İşte Türkiye'nin gündemine oturan davada son gelişmeler...
Duruşmada, Çorlu Reyap Hastanesi’nde yoğun bakım hemşiresi olarak görev yapan ve Halime bebeğin ölümünde sorumlu olduğu iddia edilen tutuksuz sanık E.K. savunma yaptı. E.K., "Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum. Çorlu Reyap Hastanesi'nde yeni doğan hemşiresi olarak işe başladım. Fırat Sarı'yı iki yıldır tanıyorum. Kendisi bizim sorumlu doktorumuzdu. Yoğun bakım işletmesi nedir hiç duymadım, burada ilk kez duyuyorum. Burada bulunan hiç kimseyi tanımıyorum, bir örgüte üye olmam imkansızdır. Halime bebek anne karnında oksijensiz kalmıştı. Tekirdağ Devlet Hastanesi'nden 112 aracılığıyla geldi hastaneye. 55 gün yoğun bakımda kaldı ve elimizden geleni yaptık ama hayatını kaybetti. Tape kayıtlarında bir kez Fırat Sarı'yla konuşmamız var o konuşmada bebekle ilgili bilgi veriyordum. Bebek o gün hayatını kaybetmedi, yoğun bakımdaydı. Doktor olmadığı için bebeğe hemşireler yardım etti. Saat 16.19 gibi bebek eks oldu.
'DOKTOR BEY GELMEDİ, BİZ MÜCADELE VERDİK'
Doktor bey gelmedi, biz son ana kadar mücadele verdik. Eks işlemlerini hazırladık, o sırada da denetim ekibi geldi. Denetim ekibi bebeğe detaylı bakmadı, yakından baksalardı açılan damar yolu ve işlemleri görebilirlerdi. Denetim ekiplerini yanıltan şey, bebeğin ölüm saatlerinin değiştirilmiş olmasıdır. Bunun dışında biz bebeğe son ana kadar müdahale ettik. Çorlu Reyap Hastanesi'nin sorumlusu Hasan Yüksel'di" ifadelerini kullandı.
Mahkeme başkanı sanığa, Fırat Sarı'yla arasında geçen Halime bebeğin ölümüne ilişkin konuşmayı sordu. Sanık, "Fırat Sarı'ya bebeğin sürecini olduğu gibi bilgi akışı ile aktarmıştım. Biz hemşireler epikriz yazmayız. Epikrizleri doktorlar yazar" diye yanıtladı.
Savunmasına devam eden E.K., "Fırat Sarı ile aramızda ticari çıkar bulunmuyordu. Kendisinden bu doğrultuda para almadım. Zaman zaman bize yemek ısmarlardı. Sadece bana değil, diğer hemşirelere de maaşlar düşük olduğu için sorumlu hemşiremize paralar vermiş, sorumlu hemşire de bize dağıtmıştı” dedi.
Mahkeme başkanı, Fırat Sarı ile arasında geçen hesap hareketlerini sordu. Sanık, "Yoğun bakımdaki bebeklere kendi cebimizden bir şeyler almıştık. Kendisi bize onun ödemesini yaptı" diye yanıtladı.
Hakimin bebek sevkleri ile ilgili bilgin var mı? sorusuna hemşire E.K., “Trakya ve Çorlu bölgesinde çok fazla yoğun bakım yok. En iyi yoğun bakım bizdeydi. Bu nedenle diğer hastanelerden bize bebek gelirdi. Doğum oranımız çok yüksek. Yoğum bakımı gerçekten güvenilir olduğu için hamileler bizde doğum yapmak istiyordu. Günde 8 kez doğuma gittiğimizi biliyorum” dedi.
"DENETİME GELDİKLERİNDE HALİME BEBEK VEFAT ETMİŞTİ"
Bebeklerin ölümü sonrası işlemlerden bahseden E.K., "Bebekler öldüğünde bağlı tüm aletler çıkarılır, bebek sıcakken ailesi aranır, bebek kefenlenmeden önce aile görür, bebeği son kez gördükten sonra biz de son görevimiz olarak bebeği yıkar ve kefenler, aileye teslim ederiz. Halime bebeğe de aynısını uyguladık. Denetime geldiklerinde Halime bebek vefat etmişti biz de bağlı olduğu makineleri çıkarmıştık, bekliyordu. Denetime gelen görevliler kuvözde yatarken gördüler" dedi.
CUMHURİYET SAVCISINDAN SANIĞA ÇELİŞKİLİ SAVUNMA SORUSU
Savunmasına devam eden sanık E.K., "Fırat Sarı her gün hastaneye gelirdi. Bizi rahat bırakmaz, sürekli başımızda dururdu. Halime bebekle Fırat Sarı, her gün ilgilendi ailesiyle de yakından ilgilendi. Halime bebeğin ailesi yabancı uyrukluydu. Kendileriyle tercüman eşliğinde iletişim kurarlardı" dedi.
Cumhuriyet savcısı sanığa, "Her gün doktor olması gerekiyor ama olmuyordu diyorsun aynı zamanda Fırat Sarı'nın her gün hastanede olduğunu söylüyorsun, bu çelişkiyi açıklar mısın?" diye sordu. Sanık, "Fırat Sarı belli saatlerde gelirdi, benim kastım sabit olarak her gün hastaneye gelen bir doktor olmasını istememdi" şeklinde yanıtladı.
Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesince adliyenin konferans salonunda görülen duruşmaya, organize suç örgütü elebaşı Fırat Sarı'nın da aralarında bulunduğu 22 tutuklu ve bazı tutuksuz sanıklar ile tarafların avukatları katıldı.
Duruşmada, çok sayıda basın mensubu da izleyici olarak yer aldı.
18 Kasım Pazartesi gününden itibaren devam eden ve 22 tutuklunun savunmalarının tamamlandığı duruşmanın bugünkü oturumunda tutuksuz sanıkların beyanlarının alınmasına geçildi.
Duruşmada tutuksuz sanık hemşire Ecem Koç, savunma yapıyor.
Canlı Anlatım Özeti
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
O anlar tüm Türkiye'yi yasa boğmuştu! Sen rahat uyu şehidim! Kızların üniversiteli oldu
Biri 17 diğeri 21 yaşındaydı! 2 eltinin feci sonu
SON DAKİKA || Kar yağışı devam edecek mi? Aralık ayında hava nasıl olacak? La Nina uyarısı
Bahtiyar Aladağ kimdir, nereli? Bahtiyar Aladağ olayı nedir, kimleri neden öldürdü?
Bayraktar TB3 SİHA'dan TCG Anadolu'ya iki başarılı iniş kalkış daha!