Deprem yatağı ve deprem odası işe yarıyor mu? Hayat kurtaran 7 noktayı açıkladı
6 Şubat’tan bu yana yaşanan depremler ve 40 bini aşkın can kaybından sonra deprem anında hayat kurtaracağına inanılan sistemler yeniden gündeme geldi. Deprem yatakları ve kafes odalar deprem anında hayat kurtarabilir mi? Deprem Uzmanı Prof. Dr. Hüsnü Can, insanların 'canını kurtarma' psikolojisiyle sığınmak istedikleri bu sistemlerin işlevsel olup olmadığını açıkladı.
Başta merkez üssü Kahramanmaraş olmak üzere 11 ilde ciddi yıkıma ve can kaybına yol açan depremler tüm Türkiye’yi derinden sarstı. Depreme öncesi ve deprem anında alınması gereken önlemlere karşı ise uzmanların uyarıları devam ediyor. Deprem anında birçok kişinin hayatını kurtaran 'yaşam üçgeni' en dikkat çeken yöntemlerin başında geldi. Sağlamlığından emin olunan eşyaların yanına sığınan ancak içinde bulunduğu yapı sarsıntıya dayanamayıp çöktüğünde ise günlerce kurtarılmayı bekleyecek depremzedelerin, küçük yaşam boşluklarında günlerce süren bekleyişi açlık ve susuzlukla daha da zor olabiliyor. Resmi verilere göre 17 bin 480 kişinin hayatını kaybettiği 1999 Gölcük Depremi’nden sonra satışa sunulan ve deprem anında ölümden kurtaran sistemler olarak tanıtılan deprem odaları ve deprem yatakları ise piyasadaki varlığını sürdürüyor. Peki, bu odalar gerçekten hayat kurtarabilir mi? Milliyet'ten Zeynep Dilara Akyürek'in haberi...
'DEPREMDE YAPIYLA BİRLİKTE SAVRULABİLİR'
Büyük depremler sırasında oluşan sarsıntı insanları ve yapıları ciddi şekilde savurabiliyor. Sarsıntı başladığında deprem odalarına, kafeslere ya da deprem yataklarına sığınmak, koruma amaçlı üretilen bu sistemlerin de savrulmasına engel olamıyor.
Deprem Uzmanı Prof. Dr. Hüsnü Can deprem anında içine saklanılan deprem odalarının ya da kafes sisteminin de sarsıntıyla savrulduğunda güvenli olmaktan çıkacağının altını çizdi. Deprem anında yaşanan yıkımın beton ve demirlerin yapı güvenliği açısından yetersiz olduğuna işaret ettiğini belirten Prof. Dr. Can, “Bu durumda beton ezilir ve yapıdaki demirler de doğal olarak burkulur. Ancak bu olayı çelik kafesle eşleştirmek doğru değil. İkisinin depremde davranışları benzer değildir. Kafes bir bağımsız bölümde yapılır. Yapı depreme dayanıklı değilse kafes yapıyla birlikte savrulur” dedi.
Depremin ne zaman olacağı tahmin edilemediği için, nerede depreme yakalanılacağı da belirsiz. Prof. Dr. Can, bu sistemlerin içinde bulunulan yapının tek bir bölümünde bulunmasının fayda sağlamayacağını da sözlerine ekleyerek şunları söyledi:
‘ÖNEMLİ OLAN BİNANIN DEPREME DAYANIKLI OLMASI’
Kahramanmaraş ve Hatay merkezli son depremlerin ardından enkazda hayata tutunmanın ne şekilde mümkün olacağı pek çok kişi tarafından araştırılırken, yapıların dayanıklı hale getirilmesi için hangi tekniklere başvurulacağı da gündeme geldi. Prof. Dr. Can depreme dayanıklı ve güvenli bir yapı inşa etmek için dikkat edilmesi gereken 7 noktayı şöyle sıraladı:
1- Bölgenin deprem açısından özellikleri iyi araştırılmalı.
2- Yerel zemin, zemin koşulları ve bina temel sistemleri iyi belirlenmeli.
3- Kullanılan yapı malzemeleri ve kalitesi araştırılmalı.
4- Yapının mimari tasarımı deprem gözetilerek yapılmalı.
5- Yapının taşıyıcı sistemi (kiriş, kolon, betonarme perdeleri, ve yapının temel tasarımı) sağlam uygun olmalı.
6- Yapının projesine göre yapılan imalatlar (kalıp, beton ve demirler) özenli ve işçilikleri kurallara uygun olmalı.
7- Projenin ve yapı denetiminin kesinlikle dikkatli ve kusursuz olmalı. Her şeyden önemlisi ‘Türkiye Deprem Yönetmeliği’ne uygun olmalı.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
Son Dakika: Pınar Gültekin Davasında Yargıtay'dan Tartışmaları Beraberinde Getiren Karar!
Son Dakika Deprem Haberleri... Ege Denizi'nde Deprem Fırtınası: 400'ün Üzerinde Sarsıntı Kaydedildi
Mahalleli kötü koku üzerine yardım istedi: Eve giren ekipler şok oldu
Öldüren Diş Çekimi: Sanıklara İstenen Ceza Belli Oldu
Sosyal konut seferberliği başlıyor! Bakan Kurum imzaladı: 81 ilin valiliğine genelge gönderildi...