hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Abdullah Gül için karar çıktı!

    Abdullah Gül için karar çıktı
    expand

    Anayasa Mahkemesi Cumhurbaşkanı'nın görev süresi konusundaki kritik kararını verdi. Buna göre Abdullah Gül 7 yıl görev yapacak. Anayasa Mahkemesi kararında Gül'ün ikinci kez aday olabileceğini ama ikinci kez seçilmesi halinde görev süresinin 5 yıl olacağını belirtti.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Yüksek Mahkeme, Cumhurbaşkanı Gül'ün görev süresini 7 yıl olarak belirleyen yasa hükmünü, oyçokluğuyla Anayasa'ya aykırı bulmadı.

    Anayasa Mahkemesi, CHP'nin Cumhurbaşkanı Seçimi Kanunu'nun bazı hükümlerini iptali istemiyle açtığı davayı esastan karara bağladı.

    Gündem toplantısında, Cumhurbaşkanı Seçimi Kanunu'nun iptal isteminin de aralarında bulunduğu 7 dosyayı görüşen heyet, 09.30'da başlayan toplantısını saat 14.30'da bitirdi.

    Yüksek Mahkeme, Kanun'un bazı hükümlerinin iptali ve yürürlüğünün durdurulması istemiyle açılan davada, geçici 1. maddenin ikinci fıkrasındaki, "31 Mayıs 2007 tarihli ve 5678 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce seçilen Cumhurbaşkanları, iki defa seçilememeleri kuralı dahil, Anayasa'nın değişiklik öncesi hükümlerine tabidir" ibaresini iptal etti.

    Heyet, "Onbirinci Cumhurbaşkanının görev süresi yedi yıldır" hükmünün de aralarında bulunduğu diğer düzenlemelerin iptal istemlerini ise reddetti.

    Gül'ün görev süresinin 7 yıl olacağına ilişkin hükmün iptal isteminin reddi kararına üyeler Fulya Kantarcıoğlu, Mehmet Erten, Osman Paksüt ve Zehra Ayla Perktaş karşı oy kullandı.

    CHP'nin iptalini istediği diğer hükümler oybirliğiyle reddedilirken, "seçimin geri bırakılması" başlıklı 5. maddesinin iptali isteminin reddine üye Osman Paksüt'ün karşı oyuyla karar verildi.

    Yüksek Mahkeme'nin karar tutanağı Anayasa Mahkemesi önünde bekleyen gazetecilere, Genel Sekreter Yardımcısı Ahmet Kırtepe tarafından dağıtıldı.

    İptali istenen hükümler

    Kanun'un iptali istenen hükümleri şöyle idi:

    -Seçimin geri bırakılmasına ilişkin 5. maddesi: "(1) Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından savaş sebebiyle yeni seçimlerin yapılmasına imkan görülmediğine dair karar verilmesi halinde, Cumhurbaşkanı seçimi bir yıl geriye bırakılır. (2) Geri bırakma sebebi ortadan kalkmamışsa, erteleme kararındaki usule göre bu işlem tekrarlanabilir."

    -Cumhurbaşkanı adayı gösterilenlerin aday listesinin kesinleştiği tarih itibarıyla görevlerinden ayrılmış sayılacaklarına ilişkin 11. maddesinin 1. fıkrasında geçen "... hakimler ve savcılar, yüksek yargı organları mensupları, yüksek öğretim kurumlarındaki öğretim elemanları, Yükseköğretim Kurulu, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu üyeleri, kamu kurumu ve kuruluşlarının memur statüsündeki görevlileri ile yaptıkları hizmet bakımından işçi niteliği taşımayan diğer kamu görevlileri, belediye başkanları ve subaylar ile astsubaylar, siyasi partilerin il ve ilçe yönetim kurulu başkan ve üyeleri ile belediye meclisi üyeleri, il genel meclisi üyeleri, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ile sendikalar, kamu bankaları ile üst birliklerin ve bunların üst kuruluşlarının ve katıldıkları teşebbüs veya ortaklıkların yönetim ve denetim kurullarında görev alanlar' tümcesinin,
    -Propaganda döneminde, Türkiye radyo ve televizyonlarında yapılacak propaganda yayınlarının tam bir tarafsızlık ve eşitlik içinde yapılmasının Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu tarafından sağlanacağına ilişkin 13. maddesinin ikinci fıkrasının,
    -14. maddesinin 2. fıkrasında geçen "Seçilen adayın mal bildirimi, seçim sonuçlarının kesinleşmesini müteakip Resmi Gazete'de yayımlanır" ibaresinin,
    -Aynı maddenin 3. fıkrasında geçen "Alınan bağış ve yardımlar veraset ve intikal vergisinden müstesnadır. Adaylar ödünç niteliğinde para kabul edemez",
    -Aynı maddenin 4. fıkrasında geçen "Alınan bağış ve yardımlar sadece seçim harcamalarında kullanılır ve başka bir amaç için tahsis edilemez" ibaresi,
    -Aynı maddenin seçim hesapları ve bağışa ilişkin 6. fıkrasındaki bazı düzenlemelerin,
    -21. maddesindeki, "Seçilen Cumhurbaşkanı adına düzenlenen tutanak, TBMM Genel Kurulunda, TBMM Başkanı tarafından verilir" tümcesinin,
    -"Onbirinci Cumhurbaşkanının görev süresi yedi yıldır. (2) 31/5/2007 tarihli ve 5678 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce seçilen Cumhurbaşkanları, iki defa seçilememeleri kuralı dahil, Anayasanın değişiklik öncesi hükümlerine tabidir." hükmünü içeren geçici 1. maddesi."

    TEPKİLER

    CNN TÜRK'e kararı değerlendiren Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Metehan Demir'e göre Gül ikinci kez aday olmayacak.

    Metehan Demir, kararın ne anlama geldiğini şöyle yorumladı:

    "Zaten beklenen bu şekildeydi. Gül ve Erdoğan'ın aynı sandıkta rakip olacaklarını düşünmüyorum. Buna yüzde bir ihtimal bile vermiyorum. Erdoğan kafasındaki düşünceyi net olarak açıklarsa Gül'ün "Hayır ben devam edeyim, adayım" diyeceğini sanmıyorum. Bundan sonra Türkiye’nin 2014'e kadar yaşayacağı siyasi gelişmeler en az 15 yıllık sürecini etkileyecektir. "

    Hürriyet yazarı Yalçın Doğan:
    "Anayasa Mahkemesi beklenen bir karar verdi. Bunda bir sürpriz yok. Siyasi hayat normal devam edecek. Gül'ün bir kez daha aday olacğaını zannetmiyorum. Erdoğan ile Gül arasında uzlaşma var. Ben Abduullah Gül'ün Tayyip Erdoğan'ın karşısına rakip olarak çıkacağını sanmıyorum. "

    Hürriyet yazarı Taha Akyol:
    "Bu kararı hukuken de okumak gerekir. Hukuken öngörülür bir karardır. Siyasi bir karar aramak yanlıştır. Bu durum Gül'ün siyaset elini güçlendirmiştir. Tabii ki meydanlarda cumhurbaşkanlığı yarışına girmeyeceklerdir. Erdoğan kendini cumhurbaşkanı olduğunda karşısında güçlü bir başbakan olsun istemiyor. Başkanlık sisteminin gündeme gelmesinden bunu anlıyoruz. Gül'ün çevresinden edindiğim izlenim, bu şekilde kanun çıkarılmasından üzgündü. Gül'ün tolere edebileceği bir şey değildi. Bu karar Gül'e başbakanlık yolu açılmasını destekleyebilir. "

    Anayasa Hukukçusu İbrahim Kaboğlu:
    "Anayasa Mahkemesi 5 yıl yerine 7 yıl için karar vermiş bulunuyor. Ve görev başındaki Cumhurbaşkanı'nın adaylığını yeniden koyabileceğini belirtiyor. Anayasa Mahkemesi'nin kararınının gerekçesini henüz bilmiyoruz. Ayrıntılı değerlendirme gerekçeyi gördükten sonra mümkündür. 5 yıl ve 7 yıl tartışması yapılıyordu. Ortada bir konuydu. Hukuken tartışmalı bir konu. Bu bakımdan neden 7 ya da 5 yıl olmadı diye bir sorgulamak bence şu an yerinde değil. Anlamakta zorluk çektiğim yeniden aday olup olmayacağı konusunda verilen karardır. 7+5 yıl kararına nasıl ulaştı. Tabii ben bunu hukuksal açıdan merak ediyorum. Ancak politik açıdan tartışılabilir bu karar"

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Anayasa Mahkemesi'nin cumhurbaşkanının görev süresine ilişkin kararı ile ilgili olarak herkesin verilen karara saygı duyması gerektiğini bildirdi.

    Kılıçdaroğlu, "(Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün) ikinci kez seçilmesinin de yolu açıldı, bu kararı nasıl değerlendiriyorsunuz?" yönündeki soru üzerine de "Mahkemenin kararı siyasi bir karar. Yasama organının yerine geçti ve bir karar verdi" yanıtını verdi.

    CHP Grup Başkanvekili Emine Ülker Tarhan :  
    "Bu kararla anayasa bizzat anayasa mahkemesi tarafından ihlal edilmiştir"
    "Cumhurbaşkanlığı seçim yasasının metnindeki tüm Anayasa ihlalleri görmezden gelinerek, Anayasa Mahkemesince bir kez daha hukukun değil, başka dinamiklerin etkili olduğu bir karar verilmesi tercih edilmiş, bu kararla anayasa bizzat anayasa mahkemesi tarafından ihlal edilmiştir."

    TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Anayasa Mahkemesi'nin Cumhurbaşkanlığı Seçimi Kanunu ile ilgili verdiği karara ilişkin, "Bu bir yargı kararıdır. Uyulması gereken bir karardır. Meseleye öyle bakmak lazım" dedi.

    Bahçeli: "Hukukun güvenirliğine kalıcı bir darbe vurmuştur"

    Bu arada MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Cumhurbaşkanlığı görev süresinin '5 5' yıl olarak tayin edilmesine rağmen, Anayasa Mahkemesi'nin bugün verdiği kararın tutarlılıkla, objektiflikle ve adaletle bağdaşır ve izah edilebilir hiçbir tarafı görülmemiştir" değerlendirmesinde bulundu.

    Yazılı açıklamayla Anayasa Mahkemesi'nin, Cumhurbaşkanı Seçimi Kanunu'nun kısmi iptaliyle ilgili kararını değerlendiren Bahçeli, Gül'ün görev süresinin yedi yıl olarak kesinleştiğini ve önümüzdeki Cumhurbaşkanlığı seçiminde bir kez daha aday olmasının önünün açıldığını ifade etti.

    Anayasa Mahkemesi'nin kararının yürürlükteki Anayasa'ya açıkça aykırılık teşkil ettiğini öne süren Bahçeli, şu görüşlere yer verdi: "Cumhurbaşkanlığı görev süresinin '5 5' yıl olarak tayin edilmesine rağmen, Anayasa Mahkemesi'nin bugün verdiği kararın tutarlılıkla, objektiflikle ve adaletle bağdaşır ve izah edilebilir hiçbir tarafı görülmemiştir. Anayasa'da açık ifadesi bulunan ve tartışma götürmez bir şekilde net olan Cumhurbaşkanlığı görev süresini sulandırmak, siyasi ve keyfi yorumlarla yeni içtihat oluşturmak en başta Anayasa'nın çiğnenmesinden başka bir anlama gelmemiştir.

    Partimiz onbirinci Cumhurbaşkanı Sayın Abdullah Gül'ün görev süresinin beş yılla sınırlı olduğuna inanmaktadır. Ne var ki, Sayın Gül'ün eski mevzuata göre belirlenen yedi yıllık görev süresinin devamı ve üstelik bu görevini tamamladıktan sonra tekrar aday olabilme imkanına kavuşması Anayasa Mahkemesi'nin telkin ve yönlendirmelere ne kadar açık olduğunu da kanıtlamıştır. Bundan sonra Başbakan Erdoğan ile Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün siyasi rakip olmaları kaçınılmaz bir gerçek olarak ortaya çıkacaktır."

    Bahçeli, Gül'ün uluslararası bir göreve getirilme çabalarının da şimdilik sonuçsuz kalacağını iddia ederek, şöyle devam etti: "Anayasa Mahkemesi verdiği kararla, AKP'nin tekerine taş koyduğu gibi, hukukun güvenirliğine de kalıcı bir darbe vurmuştur. Elbette aziz milletimiz bu tezgah altı ilişkileri görmekte ve devleti aile şirketine çevirme arayışında olan sinsi niyetleri ibretle izlemektedir. Şüphesiz Anayasa Mahkemesi'nin verdiği bu kararın düzeltmesini, büyük Türk milleti, gelecek Cumhurbaşkanlığı seçiminde yerine getirecek ve devletin en yüksek makamıyla ilgili hesap yapanları mutlaka sükutu hayale uğratacaktır."

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow