Prof. Dr. Canan Karatay: Mısır şurubu ve şeker yasaklanmalı
Kayseri'de katıldığı Kitap Fuarı'nda düzenlenen "Yaşam boyu sağlık" konulu konferansta konuşan Prof. Dr. Canan Karatay, şeker, ekmek ve mısır şurubuna karşı uyardı ve dinleyicilerinden bu gıdalardan uzak durmalarını istedi. Mısır şurubu ve şekerin yasaklanması gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Karatay, Kayserililere bol bol çiğ halde pastırma yemelerini önerdi: "En sağlıklı et pastırmadır. Pastırma ve sucuk doğal olarak yapıldığı zaman çok önemlidir. Pastırma çiğ olarak bol tüketilebilir."
Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen 1'inci Kitap Fuarı'na katılan İç Hastalıkları ve Kardiyoloji Uzmanı Prof.Dr. Canan Karatay, sevenleri ile buluştu. Hastalıkların temelinde yanlış beslenme ve yaşam biçiminin bozulması olduğunu belirten Prof.Dr. Karatay, her türlü kanser, şeker hastalığı, tansiyon, alzheimer, depresyon, unutkanlık ve bağışıklık sisteminin çökmesi gibi hastalıkların temelinde yanlış beslenme olduğunu söyledi.
Prof.Dr. Karatay, "Yanlış beslenme sonucu vücudumuzda çıkan bir reaksiyonlar ortaya çıktı. Mineraller meyvelerden ve topraktan yok olduğu zaman hastalıklar artıyor. Çünkü bizim vücudumuzu gençleştiren, güçlendiren ve mikroplarla savaşımızı sağlayan hücrelerimizde hiçbir canlanma olmuyor" dedi.
Prof. Dr. Karatay, konuşmasında soğuk çay içilmemesini de önererek, "Az önce dışarıda gördüm, çocuklar ellerinde soğuk çay içiyor, çok önemli bir şey gibi. İçerisinde mısır şurubu şekeri var, bugün en büyük zehirdir. Gençlerimizin sağlıklı olmasını istiyorsak mısır şurubu şekerinin bu memlekette yasaklanması lazım" dedi. Ayrıca Kayseri yemek kültürünü beğendiğini de söyleyen Karatay, "En sağlıklı yiyecek pastırmadır" dedi.
'Şeker bağımlılığı, morfin, eroin bağımlılığından çok daha tehlikelidir'
Yaklaşık 45 dakika katılımcılara sağlık ile ilgili konferans veren Prof. Karatay, "Gençlerin müptelası olduğu gazlı ve şekerli içecekler maalesef reklamlarda sunuluyor, aileler 1-2 yaşındaki çocukların doğum gününe şekerli içecekler masaya konuluyor, büyük bir başarı gibi. İşte hastalıkların temeli oradan atılıyor. 2-3 yaşındaki çocuğun doğum gününe şekerli, gazlı içecek gitmez, koymayın. O zamandan itibaren çocukların ve bebeklerin karaciğerleri bozulmaya başlıyor. Şeker bağımlılığı, morfin, eroin bağımlılığından çok daha tehlikelidir. Neden? Çünkü 2 yaşından itibaren bağımlılık başlıyor. 2 yaşından itibaren anneler, babalar, dedeler çocuklara temelini attırıyorlar. Sonunda bu içtiğiniz şekerler yağ oluyor, karaciğerler yağlanıyor. Karaciğerdeki yağlar en tehlikeli yağlardır" diye konuştu.
'2 yaşından küçüklere verilen şeker kalp hastası yapıyor'
Prof. Dr. Canan Karatay, kalp hastalığının 31 yıl içinde yüzde 400, kronik bronşitin yüzde 800, astım hastalığı yüzde 4 bin arttığını belirtirken, "Amerikan Kalp Derneği 2 yaşına kadar olan çocuklara şeker verilmeyeceğini söylüyor. 2 yaşından küçük çocuklara şeker verdiğiniz zaman ileride kalp hastası oluyorlar. Dünya Sağlık Örgütü de şekere karşı çok büyük savaş açtı. Yediğimiz, içtiğimiz bütün şekerler kan şekerimizi yükseltiyor. Bu yükselirken vücudumuzun her hücresi için toksit olduğunu gördük. Vücudumuz sizden, benden akıllıdır. Organizma kendini korur. 'O ilacı aldığımda hastalanmayacağım' demek hikaye. İlaçlar bizi hiçbir hastalıktan korumaz. Vücuda fırsat verirsek o kendini korur" diye konuştu.
'Pastırma çiğ olarak bol bol tüketilmeli'
Et konusuna değinen Prof.Dr. Karatay, "En sağlıklı et pastırmadır. Pastırma ve sucuk doğal olarak yapıldığı zaman çok önemlidir. Tabi katkı maddesi olmayacak. Pastırma çiğ olarak bol bol tüketilebilir. Tabi Kayseri deyince mantı da aklımıza gelir. Eğer göbekliyseniz ve karaciğeriniz yağlıysa mantı olmaz" dedi.
'Ekmek yemeyin' uyarısı
Katılımcılara 'Ekmek yemeyin' diye uyarıda bulunan Prof. Dr. Karatay, şöyle konuştu: "Ekmeği, baklavayı, böreği, Kayseri mantısını ağzımıza koyduğumuz an bilin ki vücut onları şeker olarak görüyor ve göbekteki yangın başlıyor. Göbekte yangın başlayınca hastalıkların temeli atılıyor. Kanser, katarakt, kalp ve şeker hastalıkları, erkek ve hanımlarda kısırlığın olması, damar bozuklukları, meme kanseri prostat kanseri hepsini yapan şekerin ürettiği hormonlardır. Ekmek yemeyin diyorum, çünkü en çok tükettiğimiz şey ekmektir. Dünya sağlık organizasyonu Avrupa'da kişi başına senede 200 kilo ekmek tüketildiğini, Türkiye'de ekmek tüketiminin azalması ile bu hastalıkların azalacağını söylüyor. Ben söylemiyorum."
Karatay'dan güldüren fıkra
Katılımcılara bir fıkra da anlatan Karatay, "Hırsızı yakalamışlar hakime götürmüşler, hakime diyor ki 'vallahi ekmek parası için çaldım, hakim de diyor ki vallahi bizim için sorun yok ama Karatay duyarsa zılgıtı yersin" dedi. Karatay'ın anlattığı fıkra üzerine salondakiler kahkahalara boğuldu.
'Mısır şurubu şekeri bu memlekette yasaklanmalı'
Prof. Karatay, soğuk çay içilmemesini de belirterek, "Az önce dışarıda gördüm, çocuklar ellerinde soğuk çay içiyor, çok önemli bir şey gibi. İçerisinde mısır şurubu şekeri var bugün en büyük zehirdir. Gençlerimizin sağlıklı olmasını istiyorsak mısır şurubu şekerinin bu memlekette yasaklanması lazım" dedi.
'Zeytinyağının ana sütünden farkı yoktur'
Zeytinin en sağlıklı meyve olduğunu söyleyen Karatay, "30-40 tane günde zeytin yiyin. En sağlıklı meyve suyu da zeytinyağıdır. Zeytinin yağı, zeytinin suyudur. Son derece faydalıdır. Bozulmamış, işlenmemiş, bozulmamış bir zeytinyağının ana sütünden farkı yoktur. Biz yetişkinlere doğanın bahşettiği ana sütüdür. Kahvaltıda zeytinyağı içip geldim" ifadelerini kullandı.
Karatay'ın konferansı sırasında gençlerin cep telefonları ile Karatay'ı görüntülemek için birbirleriyle yarıştıkları da görüldü.
'Eğer göbekliyseniz mantı olmaz'
Konferansın ardından gazetecilere açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Canan Karatay, Kayseri Kitap Fuarı'nın birincisinin gerçekleşmesine rağmen büyük ilgi gördüğünü belirterek, insanın okumadan adam olamayacağını söyledi. Gazetecilerin Kayseri yemek kültürünü beğenip, beğenmediği sorusuna, Kayseri'nin yemek kültürünün beğendiğini, pastırmanın en sağlıklı yiyecek olduğunu söyleyen Karatay, "Pastırma ve sucuk doğal olarak yapıldığı zaman bilhassa pastırma çok önemlidir. Ama katkı maddesi olmayacak, hiçbir kimyasal olmayacak. Eski geleneksel üsul ile pastırma en sağlıklı ettir, çiğ olarak bol bol tüketilebilir, bildiğimiz köy yumurtasıyla. Tabi Kayseri denince mantı da aklımıza gelir. Eğer göbekliyseniz, eğer karaciğer yağlıysa mantı olmaz. Eskiden bira göbeği denirdi, eskiden alkol göbeği denirdi, biz tıpta okurken. Şimdi fürüktoz göbeği deniyor, ekmek göbeği deniliyor. Meyve suyu yerine tuzlu ayran var, saf zeytinyağı var, en sağlıklı meyve suyu zeytinyağıdır" dedi.
Karatay, son olarak 1. Kayseri Kitap Fuarı'nda kendisi için ayrılan stant alanında sevenlerine kitaplarını imzaladı.
Meyve suyu uyarısı
İzleyicilere meyve sularını içmeme önerisinde bulunan Prof.Dr. Karatay, şöyle konuştu: "Bildiğiniz gibi ilk meyve suyu fabrikaları Kayseri'de üretime geçmişti. Meyve suları artık çok değişti. Vücuda sıvı şeker olarak giriyor. Bilhassa çocukların alkolüdür. Karaciğeri yağlandırıyor. Erkeklerin memelerinin büyümesi, karaciğerin yağlanması ve buna 12-13 yaşında başlaması 35-40 yaşlarında kalp krizine sebep verebilir. Yasaklanması gerekir diye düşünüyorum. Çünkü mısır şurubu içerek şekeri beyaz şekerden 7 kat daha fazla zehirlidir. Eskiden bira göbeği, alkol göbeği denirdi. Şimdi fruktoz, ekmek göbeği deniyor. Göbekte yangın başladığı zaman bütün hastalıkların temeli atılmış oluyor. Doğal olan her şey bu yangını söndürüyor. Meyve suyu yerine ayran ve saf zeytinyağı var."