hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Kadınlarda daha sık görülüyor

    Kadınlarda daha sık görülüyor
    expand
    KAYNAKDHA

    Erkeklere oranla kadınlarda kireçlenmenin daha sık görüldüğünü ifade eden Ortopedi Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Levent Arslan eklemlerde kireçlenme ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Ortalama yaşam süresinin uzamasıyla birlikte eklemlerde kireçlenme görülme ihtimali de artıyor. 65 yaş üzeri bireylerin yüzde 80’ inden fazlasında eklemlerde kireçlenme görülüyor. 

    Yaş ilerlemesi ile ortaya çıkabilen eklem kireçlenmesi özellikle 65 yaş üzeri bireylerin yüzde 80’ inden fazlasında görülüyor. Bunların da yaklaşık dörtte biri problem yaratarak hastalarda şikayetlere yol açıyor.

    “Kireçlenme ihtimalini arttıran en önemli neden yaş olmakla birlikte bunun yanında ispatlanmış birçok neden vardır” diyen Ortopedi Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Levent Arslan, “Bunlar cinsiyet, obezite, kalıtım, eklem ile ilgili sorunlar, burkulma ve zorlamalardır. Spor yapmayan, bedenini hor kullanan, fazla merdiven çıkan, ev işleriyle fazla uğraşan, aşırı kilo alan kadınlarda daha sık görülüyor" diye konuştu.

    Hareketle artan ve istirahatle azalan ağrı olduğunda ilk aklımıza kireçlenme gelmelidir. Bununla birlikte dizimizden de sürtünme sesi geliyorsa ve bu ses sırasında da ağrı ortaya çıkıyorsa en kısa zamanda uzman doktor muayenesi yapılmalıdır. Kireçlenme olan bir dizde uzun istirahat sonrası veya sabah uyanınca kısa süreli eklem tutukluğu da görülebilmektedir. İlk başlarda ağrı hareketle ortaya çıkarken, kireçlenme ilerledikçe istirahat sırasında da ağrı olmaya başlamaktadır” dedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Dizi zorlayıcı hareket ve sporlardan kaçınılmalı

    Öncelikle yapılması gerekenin uzman hekim tarafından detaylı bir muayene olduğunu ifade eden Dr. Öğr. Üyesi Arslan, konuşmasına şöyle devam etti:

    “Ön planda kireçlenme düşünülmesi durumunda, hasta ayakta-basarak çekilen bir röntgen ile hem kireçlenmenin tanısı hem de derecesi belirlenebilir. Erken dönem kireçlenmelerde ve benzer şikayetlerle seyreden hastalıkları dışlamak için bazen ileri tetkik olarak MR da gerekebilir.Günümüzde tedavi seçeneklerinin tamamı ağrıyı azaltıp fonksiyonu arttırmaya yöneliktir. Halihazırda kireçlenmeyi tamamen geçirecek bir tedavi yöntemi maalesef bulunmamaktadır.Tedavide adım adım ilerlenmeli ve sabırlı olmak gerekmektedir. Öncelikle kireçlenmeyi başlatan ve arttıran nedenler ortadan kaldırılmalıdır. Eklemde anatomik bozukluk varsa giderilmeli, aşırı kilolardan kurtulmalı, dizi zorlayıcı hareket ve sporlardan kaçınmalıdır.”

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Fizik tedavi uygulamaları çzöüm olabilir

    Bu önlemlerle yeterli rahatlama olmazsa ağrıyı azaltacak ilaç tedavilerine ve diz çevresi kasları kuvvetlendirmek için fizik tedavi uygulamalarına başvurulduğunu sözlerine ekleyen Dr. Öğr. Üyesi Arslan, “Bu yöntemlerle yeterli rahatlama olmayan hastalarda girişimsel yöntemlere başvurulur. Bu aşamada ilki diz içi iğne, ikincisi artroskopisidir. Diz içine yapılan iğnelerde farklı seçenekler bulunmakla birlikte hangisinin yapılacağına kireçlenmenin derecesine göre karar vermekteyiz. Artroskopi yöntemi ile diz içindeki yıpranmış ve ağrıya neden olan dokular temizlenir ve sertleşip hareket kısıtlılığı yapan yapılar gevşetilir. Bu sayılan yöntemlerin hiçbiri ile rahatlama olmazsa diz kireçlenmesinin nihai tedavisi protez ameliyatıdır”ifadelerini kullandı.

     

     

     

     

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow