Bildiğiniz gibi bayramlar toplumda sevginin, birliğin ve barışın geniş sofralar halinde sunulduğu müstesna günlerdir. Toplum olarak bu günlerde ikramı ve ikram edileni yemeyi seviyoruz. Peki, bayram diye her şeyi yiyelim mi? Bunun cevabı maalesef hayır olacak. Belki ucundan biraz kaçırdığımız şeyler olabilir ancak dikkat etmemiz gereken önemli noktaları belirtmek gerekir. Kurban Bayramı bu anlamda özellik arz eder. Çünkü şeker ve bol tatlı tüketiminin yanında, et tüketimi de önemli ölçüde artmıştır. Tüketiminden önce etlerin pişirilmesi ve saklanması hususunda bilmemiz gerekenleri şöyle sıralayabiliriz;
-Yeni kesilmiş kurban etleri beklemiş ete göre daha serttir. Bu sertlik özellikle sindirim sorunu olanlarda zorluğa yol çar. Bu nedenle sindirim problemi olanlar, hazımsızlık çekenler eti buzdolabında uygun ısıda 24 saat beklettikten sonra tüketmelidir.
-Etler orta ısıda pişirilmeli. Biliyoruz ki yüksek ısı, ette su kaybına neden olacak bu da etin protein değerini düşürecektir. Aynı zamanda yüksek ısı, etin iç kısmının tam olarak pişmesini de maskeler.
-Haşlama ve ızgara tercih edilmeli, kızartmadan kaçınılmalıdır.
-Eti kendi yağı ile pişirmeli zaten yağ oranı yüksek olan kırmızı ete ilave yağ eklenmemelidir.
-Beraberinde sebze ile zenginleştirmek, besin çeşitliliğini artırır. Özellikle C vitamininden zengin sebze veya yeşil yapraklı salatalar tercih edilmelidir.
-Mangalda kızartılacak etler, yakılmamalı. Biliyoruz ki yanmış ette kanserojen maddeler bulunur.
-Etlerin yanına garnitür olarak, glisemik indeksi yüksek olan gıdalar yerine, besin değeri yüksek olan gıdalar tercih edilmelidir. Pirinç yerine bulgur, asitli ve gazlı içecekler yerine yoğurt ve ayran gibi.
-Kurban etleri büyük parçalar halinde değilde, küçük parçalar halinde saklanmalı. Buzlukta -2 santigrad derecede 1-2 hafta, -18 derecede derin dondurucuda daha uzun süre saklanabilir.
-Çözülen etler hemen pişirilmeli, tekrar dondurulmamalıdır. Çünkü çözülen etler mikroorganizmalar için ideal besin yerleridir.
-Doymuş yağ oranı yüksek olan kuyruk yağını kullanmamaya özen göstermelidir. Sakatat kullanımının da önemli ölçüde arttığı bu günlerde kolesterolü yüksek olanlar, yüksek tansiyonu bulunanlar ve kalp damar hastaları özelikle dikkat etmelidir.
-Bu kadar yağlı beslenmeye karşılık su tüketimimizi artırmalı, günde 2 lt.ye yakın su tüketmeye özen göstermeliyiz.
Gelelim tatlıya. "Ama bayram günüde yenilmezse ne zaman yiyelim" demeyin. Artık biliyoruz ki şeker vücuda giren bir zehirdir. Lütfen az ve sütlü tatlıları tercih edelim.
Kimsenin ağız tadının ve sağlığının bozulmadığı bir bayram diler, sevgi ve hürmetlerimi arz ederim.
Bildiğiniz gibi bayramlar toplumda sevginin, birliğin ve barışın geniş sofralar halinde sunulduğu müstesna günlerdir. Toplum olarak bu günlerde ikramı ve ikram edileni yemeyi seviyoruz. Peki, bayram diye her şeyi yiyelim mi? Bunun cevabı maalesef hayır olacak. Belki ucundan biraz kaçırdığımız şeyler olabilir ancak dikkat etmemiz gereken önemli noktaları belirtmek gerekir. Kurban Bayramı bu anlamda özellik arz eder. Çünkü şeker ve bol tatlı tüketiminin yanında, et tüketimi de önemli ölçüde artmıştır. Tüketiminden önce etlerin pişirilmesi ve saklanması hususunda bilmemiz gerekenleri şöyle sıralayabiliriz;
-Yeni kesilmiş kurban etleri beklemiş ete göre daha serttir. Bu sertlik özellikle sindirim sorunu olanlarda zorluğa yol çar. Bu nedenle sindirim problemi olanlar, hazımsızlık çekenler eti buzdolabında uygun ısıda 24 saat beklettikten sonra tüketmelidir.
-Etler orta ısıda pişirilmeli. Biliyoruz ki yüksek ısı, ette su kaybına neden olacak bu da etin protein değerini düşürecektir. Aynı zamanda yüksek ısı, etin iç kısmının tam olarak pişmesini de maskeler.
-Haşlama ve ızgara tercih edilmeli, kızartmadan kaçınılmalıdır.
-Eti kendi yağı ile pişirmeli zaten yağ oranı yüksek olan kırmızı ete ilave yağ eklenmemelidir.
-Beraberinde sebze ile zenginleştirmek, besin çeşitliliğini artırır. Özellikle C vitamininden zengin sebze veya yeşil yapraklı salatalar tercih edilmelidir.
-Mangalda kızartılacak etler, yakılmamalı. Biliyoruz ki yanmış ette kanserojen maddeler bulunur.
-Etlerin yanına garnitür olarak, glisemik indeksi yüksek olan gıdalar yerine, besin değeri yüksek olan gıdalar tercih edilmelidir. Pirinç yerine bulgur, asitli ve gazlı içecekler yerine yoğurt ve ayran gibi.
-Kurban etleri büyük parçalar halinde değilde, küçük parçalar halinde saklanmalı. Buzlukta -2 santigrad derecede 1-2 hafta, -18 derecede derin dondurucuda daha uzun süre saklanabilir.
-Çözülen etler hemen pişirilmeli, tekrar dondurulmamalıdır. Çünkü çözülen etler mikroorganizmalar için ideal besin yerleridir.
-Doymuş yağ oranı yüksek olan kuyruk yağını kullanmamaya özen göstermelidir. Sakatat kullanımının da önemli ölçüde arttığı bu günlerde kolesterolü yüksek olanlar, yüksek tansiyonu bulunanlar ve kalp damar hastaları özelikle dikkat etmelidir.
-Bu kadar yağlı beslenmeye karşılık su tüketimimizi artırmalı, günde 2 lt.ye yakın su tüketmeye özen göstermeliyiz.
Gelelim tatlıya. "Ama bayram günüde yenilmezse ne zaman yiyelim" demeyin. Artık biliyoruz ki şeker vücuda giren bir zehirdir. Lütfen az ve sütlü tatlıları tercih edelim.
Kimsenin ağız tadının ve sağlığının bozulmadığı bir bayram diler, sevgi ve hürmetlerimi arz ederim.