hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow
    Tarık Demirkan Tarık Demirkan

    Cehennem Oyunu

    16.11.2015 Pazartesi | 10:14Son Güncelleme:

    Paris’teki acımasız saldırıların insanlarda yarattığı tepki, sadece şaşkınlık, derin acı değil, aynı zamanda nefret de olacak.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Aslında bu cehennem oyununun yönetmenlerinin istediği tam da bu.

    Nefreti körüklemek.

    İnsanları birbirine karşı

    Halkları halklara karşı

    Kültürleri kültürlere karşı kışkırtmak!

    Cehennem Oyunu

    Onlar çok iyi biliyorlar ki, böylesine masum insanların bu kadar acımasızca katledilmesine tanık olanlar artık sessiz ve seyirci kalamazlar.

    Bu soğukkanlı katiller temsil ettikleri ve adına bu uğursuz cinayetleri işledikleri değerlere karşı nefretin bir çığ gibi yükselmesini amaçlıyorlar.

    Ulaşmak istedikleri, sıradan hayatlarını yaşayan barışçıl ve vicdanlı Hıristiyanların, tutuşturdukları bu nefret dalgasına kapılıp, aralarındaki Müslümanları düşman gibi görmeleri, onları toplumdan söküp atmaları, kapı dışarı etmeleri.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Kapının önünde ölüm öpücüğüyle bekliyor olacaklar… Böylece “cehennem oyununun” yeni sayfalarını birlikte yazıp uygulamak için fırsat bulacaklar.

    Oysa İslam özünde “barış” demek.

    Hıristiyanlık ise “sevgi”.

    Ve şimdi her ikisi de tehlikede.

    Ve dahası, Fransa başkentinin gelenekleri ve temel insan hakları üzerinde yükselen Avrupa hoşgörülü yaşam modeli de tehlikede.

    Bu ise sadece Hıristiyan ve Müslümanlar için değil, belki de artık Avrupa’da toplumların çoğunluğunu oluşturan dine inanmayan insanlar için de çok önemli.

    Şimdi artık soru hümanist Avrupa’nın nefret dalgasına karşı kendini koruyup koruyamayacağı.

    Eğer Avrupa nefrete karşı barışın, sevginin ve hümanizmin bir sentezini yaratabilirse bunu başarabilir.