Bu yazımda ise dişlerimizi doğal olan sarımtırak beyazdan daha da beyaz hale getirmek için uyguladığımız “bleaching” yani “diş beyazlatma” veya “diş ağartma” tedavisine karar verdiğimizde yapmamız ve yapmamız gereken noktaları sizlere anlatmaya çalışacağım.
Diş beyazlatma tedavisinin ilk seansı diş kliniğinde yaklaşık 45 ile 60 dakika arasında sürmekte ve bu süre zarfında dişinize bir takım kimyasal ajanlar uygulanmakta. Bu süreç sırasında ve sonrasında dişleriniz bu kimyasal ajana bağlı olarak biraz hassas hale gelebilmekte.
Ayrıca bu seans sonrasında diş hekiminizin size özel olarak hazırladığı plaklar ile kendi evinde dişlerinize daha düşük konsantrasyonda kimyasallar uygulamaya devam edeceksiniz. Bu durum da dişleriniz hassaslaşmasına neden olabilir çünkü kaba tabirle bu kimyasallar dişlerinizin üzerinde bulunan gözenekleri açmakta ve şekilde işlevlerini yerine getirmektedirler.
Bu süreçte yiyeceğiniz veya içeceğiniz çok sıcak veya çok soğuk gıdalar dişlerinizde hassasiyet meydana getirebilir. Bu nedenden dolayı bu süreç zarfında çok soğuk ve çok sıcak gıdalar tüketmek yerine daha çok ılık gıdalar tüketmek sizin yararınıza olacaktır. Ayrıca çoğunlukla diş hekiminiz size daha yüksek oranda flor içeren diş macunları önerecek ve bu sadece oluşabilecek hassasiyet sorunlarının önüne geçilecektir.
Diş beyazlatma sürecinde dikkat etmemiz gerek en önemli nokta, boyayıcı gıdalardan uzak durmaktır. Yani asitli içecekler, meyve suları, çay, kahve gibi gıdaları tüketmemeniz gerekir. Ayrıca eğer sigara içiyorsanız bu süreç belki de sizin sigarayı bırakmanız için iyi bir fırsat olacaktır.
Ancak özellikle toplumumuzda yaygın olan çay ve kahve alışkanlıklarına 15 ile 20 gün ara vermek oldukça güç olabiliyor. Bu durumda eğer illa ki çay kahve içmeden duramam derseniz (tavsiye etmemekle birlikte), bu durumda hekiminizin sizin için hazırladığı şeffaf plakları boş bir şekilde ağızınıza takıp içebilir ve daha sonrasında dişlerinizi hemen fırçalayabilirsiniz. Bu şekilde oluşabilecek hasara en aza indirilmiş olur.
Bu yazımı Mevlana’nın bir sözü ile bitirmek istiyorum “Her zorluğun sonunda doğan bir ışık vardır. Eğer elleriniz diken yaralarıyla kan içinde kaldıysa, güle dokunmanıza çok az kalmış demektir.”
Umarım yararlı bir yazı olmuştur. Aklınıza takılan her türlü soruyu bize sorabilir ve sonraki yazılarımız için bizi yönlendirebilirsiniz. Hepinize sağlıklı, mutlu ve bol gülüşlü günler diliyorum.
Bu yazımda ise dişlerimizi doğal olan sarımtırak beyazdan daha da beyaz hale getirmek için uyguladığımız “bleaching” yani “diş beyazlatma” veya “diş ağartma” tedavisine karar verdiğimizde yapmamız ve yapmamız gereken noktaları sizlere anlatmaya çalışacağım.
Diş beyazlatma tedavisinin ilk seansı diş kliniğinde yaklaşık 45 ile 60 dakika arasında sürmekte ve bu süre zarfında dişinize bir takım kimyasal ajanlar uygulanmakta. Bu süreç sırasında ve sonrasında dişleriniz bu kimyasal ajana bağlı olarak biraz hassas hale gelebilmekte.
Ayrıca bu seans sonrasında diş hekiminizin size özel olarak hazırladığı plaklar ile kendi evinde dişlerinize daha düşük konsantrasyonda kimyasallar uygulamaya devam edeceksiniz. Bu durum da dişleriniz hassaslaşmasına neden olabilir çünkü kaba tabirle bu kimyasallar dişlerinizin üzerinde bulunan gözenekleri açmakta ve şekilde işlevlerini yerine getirmektedirler.
Bu süreçte yiyeceğiniz veya içeceğiniz çok sıcak veya çok soğuk gıdalar dişlerinizde hassasiyet meydana getirebilir. Bu nedenden dolayı bu süreç zarfında çok soğuk ve çok sıcak gıdalar tüketmek yerine daha çok ılık gıdalar tüketmek sizin yararınıza olacaktır. Ayrıca çoğunlukla diş hekiminiz size daha yüksek oranda flor içeren diş macunları önerecek ve bu sadece oluşabilecek hassasiyet sorunlarının önüne geçilecektir.
Diş beyazlatma sürecinde dikkat etmemiz gerek en önemli nokta, boyayıcı gıdalardan uzak durmaktır. Yani asitli içecekler, meyve suları, çay, kahve gibi gıdaları tüketmemeniz gerekir. Ayrıca eğer sigara içiyorsanız bu süreç belki de sizin sigarayı bırakmanız için iyi bir fırsat olacaktır.
Ancak özellikle toplumumuzda yaygın olan çay ve kahve alışkanlıklarına 15 ile 20 gün ara vermek oldukça güç olabiliyor. Bu durumda eğer illa ki çay kahve içmeden duramam derseniz (tavsiye etmemekle birlikte), bu durumda hekiminizin sizin için hazırladığı şeffaf plakları boş bir şekilde ağızınıza takıp içebilir ve daha sonrasında dişlerinizi hemen fırçalayabilirsiniz. Bu şekilde oluşabilecek hasara en aza indirilmiş olur.
Bu yazımı Mevlana’nın bir sözü ile bitirmek istiyorum “Her zorluğun sonunda doğan bir ışık vardır. Eğer elleriniz diken yaralarıyla kan içinde kaldıysa, güle dokunmanıza çok az kalmış demektir.”
Umarım yararlı bir yazı olmuştur. Aklınıza takılan her türlü soruyu bize sorabilir ve sonraki yazılarımız için bizi yönlendirebilirsiniz. Hepinize sağlıklı, mutlu ve bol gülüşlü günler diliyorum.