Sabri Ülker Vakfı, Avrupa Gıda Bilgi Konseyi’nin (EUFIC) Brüksel’de düzenlediği “Bilime Güvenmek: Kanıtlar Ötesi Dönem” başlıklı konferansta beslenme konusundaki bilgi kirliliğine savaş açan “Angry Chef” (Kızgın Şef) blog yazılarıyla tanınan Anthony Warner da konuşma yaptı. Biyokimya uzmanı olan ancak kariyerini aşçı olarak sürdüren Kızgın Şef, moda diyetlere, süper gıdalara ve sözde beslenme uzmanlarının çıkardığı diyet efsanelerine karşı çıkıyor. Werner, bilimsel olmayan iddiaları savunan ünlü ancak sözde uzmanlara karşı sert tepkiler veriyor.
Beslenme konusunda bilimsel kimliği olmayanların söylediklerinin hatalarla dolu olduğunu söyleyen Kızgın Şef, glütensiz su gibi beslenme efsanelerine de dikkat çekiyor. Gıda dünyasındaki doğru bilinen yanlışlara dair örnekler veren Warner, “Bilim gerçeğin gardiyanıdır. Bazı blog yazarları ve beslenme yazarları diyetlerinde tehlikeli mesajlar veriyorlar. Yemekten ilaç gibi söz ediliyor” şeklinde konuşuyor.
Gıda seçimi psikolojisinin çok önemli olduğuna dikkat çeken Kızgın Şef şunları söylüyor: “Beslenme konusunda neden kötü kararlar alıyoruz? Bilgi fırtınasına tutuluyoruz. Bilgiye çok fazla erişiyoruz, bunu hazmetmemiz gerekiyor. Bilgi güçtür, kanıt önemlidir. Muhakeme ve kanıt temelli karar almalıyız.”
Beslenme ile ilgili bilimsel konuların, ilgi çekici ve anlaşılır şekilde anlatılması gerektiğini söyleyen Warner, “Bilimin şarkısını herkesin aklına yerleştirmeliyiz” diyor.
“The Angry Chef - Bad Science and The Truth About Healthy Eating” isimli kitap yazan Warner ile beslenme konusunda söylenen yalanları konuştuk.
Beslenme konusunda ortalıkta dolaşan mitler neler?
Bazı gıdalar ile beslenerek "detox" yapılacağı söyleniyor. Bu beslenme ile ilgili mitlerin başında geliyor. Bu işi yapabilmek için zaten organlarınız var, karaciğeriniz, böbrekleriniz bu görevi üstleniyor zaten. Brokoli yiyerek ya da herhangi bir yiyeceği daha çok tüketerek, metabolizmanızın asıl görevi olan bir faaliyeti o yiyeceğin yapacağına inanmak çok saçma. Bu konunun böylesine dünyaya yayılmasının nedeni detox üzerine büyük bir endüstrinin kurulmuş olması. Bu konuyla ilgili yüzlerce kitap okuyabilir, binlerce blog bulabilirsiniz. İnsanlar ürünler satarak ya da bu konudaki fikirlerini pazarlayarak para kazanıyorlar. En çok kızdığım konulardan biri de yemeklerin ilaç gibi sunulması.
Alkali diyet zararlı mı?
Bazı gıdaların vücudunuzu alkalileştirdiği söyleniyor. Bu diyetleri savunanlar, “Sadece alkali gıdalar yiyin, asidik gıdaları tüketmeyin” diyor. Bu diyetin en büyük dezavantajı, kişiyi çok kısıtlıyor. Asidik gıdalar dediğimiz protein içerikli besinler, süt ve süt ürünleri, eti kısıtlayan bir diyet. Bu durumun bilimsel olarak hiçbir mantıklı açıklaması yok. Ne ile beslenirseniz beslenin, vücudunuz pH dengesini sağlayabilir. Eğer sağlıklı besleniyorsanız pH dengeniz bozulsa bile metabolizmanız onu bir şekilde dengeliyor. Bu diyetin ortaya atılmasının nedeni insanların yiyecek seçimleri konusunda korku hikayeleri yaymak ve asidik yiyeceklerin tehlikeli olduğunu düşünmelerine neden olmak. Ancak bu doğru değil.
Hangi uzmana güveneceğimize nasıl karar vereceğiz?
Önce konuşan kişinin uzman olup olmadığından emin olmamız gerekiyor. Ben bugüne kadar alkali diyeti savunan uzman bir doktor, akademisyen ya da bilim insanı görmedim. O zaman şunu sormamız gerekiyor; alkali diyeti öneren bu ''uzmanlar'' kim? Medikal doktor mu? Diyetisyen mi? Biliyor musunuz? Geçmişini araştırdınız mı? Ortalıkta kendine ''beslenme uzmanı'' diyen çok insan var. Dünyada bununla ilgili pek çok regülasyon var, güvenebileceğimiz. Bunları kendimiz araştırıp okuyabiliriz. Tabii bunlar sıkıcı geliyor insanlara.
Sizin en çok güldüğünüz yalanlar hangileri?
ABD’li oyuncu Gwyneth Paltrow’un kurduğu www.goop.com diye bir web sitesi var. Bu sitede yayınlanan beslenmeyle ilgili bilimsel öneriler aslında ''bir adama'' dayanıyor. Ve bu adam yaydığı bu bilgileri gelecekten haber veren hayaletlerden öğrendiğini iddia ediyor. O beni çok güldürüyor. Kendine ''medikal medyum'' diyen bu adamın pek çok da takipçisi var. Birçok konuda bilimsel bilgi verdiğini iddia eden bu site asla gerçekçi değil.
Sabri Ülker Vakfı, Avrupa Gıda Bilgi Konseyi’nin (EUFIC) Brüksel’de düzenlediği “Bilime Güvenmek: Kanıtlar Ötesi Dönem” başlıklı konferansta beslenme konusundaki bilgi kirliliğine savaş açan “Angry Chef” (Kızgın Şef) blog yazılarıyla tanınan Anthony Warner da konuşma yaptı. Biyokimya uzmanı olan ancak kariyerini aşçı olarak sürdüren Kızgın Şef, moda diyetlere, süper gıdalara ve sözde beslenme uzmanlarının çıkardığı diyet efsanelerine karşı çıkıyor. Werner, bilimsel olmayan iddiaları savunan ünlü ancak sözde uzmanlara karşı sert tepkiler veriyor.
Beslenme konusunda bilimsel kimliği olmayanların söylediklerinin hatalarla dolu olduğunu söyleyen Kızgın Şef, glütensiz su gibi beslenme efsanelerine de dikkat çekiyor. Gıda dünyasındaki doğru bilinen yanlışlara dair örnekler veren Warner, “Bilim gerçeğin gardiyanıdır. Bazı blog yazarları ve beslenme yazarları diyetlerinde tehlikeli mesajlar veriyorlar. Yemekten ilaç gibi söz ediliyor” şeklinde konuşuyor.
Gıda seçimi psikolojisinin çok önemli olduğuna dikkat çeken Kızgın Şef şunları söylüyor: “Beslenme konusunda neden kötü kararlar alıyoruz? Bilgi fırtınasına tutuluyoruz. Bilgiye çok fazla erişiyoruz, bunu hazmetmemiz gerekiyor. Bilgi güçtür, kanıt önemlidir. Muhakeme ve kanıt temelli karar almalıyız.”
Beslenme ile ilgili bilimsel konuların, ilgi çekici ve anlaşılır şekilde anlatılması gerektiğini söyleyen Warner, “Bilimin şarkısını herkesin aklına yerleştirmeliyiz” diyor.
“The Angry Chef - Bad Science and The Truth About Healthy Eating” isimli kitap yazan Warner ile beslenme konusunda söylenen yalanları konuştuk.
Beslenme konusunda ortalıkta dolaşan mitler neler?
Bazı gıdalar ile beslenerek "detox" yapılacağı söyleniyor. Bu beslenme ile ilgili mitlerin başında geliyor. Bu işi yapabilmek için zaten organlarınız var, karaciğeriniz, böbrekleriniz bu görevi üstleniyor zaten. Brokoli yiyerek ya da herhangi bir yiyeceği daha çok tüketerek, metabolizmanızın asıl görevi olan bir faaliyeti o yiyeceğin yapacağına inanmak çok saçma. Bu konunun böylesine dünyaya yayılmasının nedeni detox üzerine büyük bir endüstrinin kurulmuş olması. Bu konuyla ilgili yüzlerce kitap okuyabilir, binlerce blog bulabilirsiniz. İnsanlar ürünler satarak ya da bu konudaki fikirlerini pazarlayarak para kazanıyorlar. En çok kızdığım konulardan biri de yemeklerin ilaç gibi sunulması.
Alkali diyet zararlı mı?
Bazı gıdaların vücudunuzu alkalileştirdiği söyleniyor. Bu diyetleri savunanlar, “Sadece alkali gıdalar yiyin, asidik gıdaları tüketmeyin” diyor. Bu diyetin en büyük dezavantajı, kişiyi çok kısıtlıyor. Asidik gıdalar dediğimiz protein içerikli besinler, süt ve süt ürünleri, eti kısıtlayan bir diyet. Bu durumun bilimsel olarak hiçbir mantıklı açıklaması yok. Ne ile beslenirseniz beslenin, vücudunuz pH dengesini sağlayabilir. Eğer sağlıklı besleniyorsanız pH dengeniz bozulsa bile metabolizmanız onu bir şekilde dengeliyor. Bu diyetin ortaya atılmasının nedeni insanların yiyecek seçimleri konusunda korku hikayeleri yaymak ve asidik yiyeceklerin tehlikeli olduğunu düşünmelerine neden olmak. Ancak bu doğru değil.
Hangi uzmana güveneceğimize nasıl karar vereceğiz?
Önce konuşan kişinin uzman olup olmadığından emin olmamız gerekiyor. Ben bugüne kadar alkali diyeti savunan uzman bir doktor, akademisyen ya da bilim insanı görmedim. O zaman şunu sormamız gerekiyor; alkali diyeti öneren bu ''uzmanlar'' kim? Medikal doktor mu? Diyetisyen mi? Biliyor musunuz? Geçmişini araştırdınız mı? Ortalıkta kendine ''beslenme uzmanı'' diyen çok insan var. Dünyada bununla ilgili pek çok regülasyon var, güvenebileceğimiz. Bunları kendimiz araştırıp okuyabiliriz. Tabii bunlar sıkıcı geliyor insanlara.
Sizin en çok güldüğünüz yalanlar hangileri?
ABD’li oyuncu Gwyneth Paltrow’un kurduğu www.goop.com diye bir web sitesi var. Bu sitede yayınlanan beslenmeyle ilgili bilimsel öneriler aslında ''bir adama'' dayanıyor. Ve bu adam yaydığı bu bilgileri gelecekten haber veren hayaletlerden öğrendiğini iddia ediyor. O beni çok güldürüyor. Kendine ''medikal medyum'' diyen bu adamın pek çok da takipçisi var. Birçok konuda bilimsel bilgi verdiğini iddia eden bu site asla gerçekçi değil.