Erken teşhis ile atılacak bir adım, ihmal nedeniyle çok zorlu bir sürece girilmesinin önüne geçebiliyor. İşte bu nedenle sağlıklı bir hayat için yıllık gidilen rutin kontroller ve alanında uzman hekimler birçok noktada hayat kurtarıcı olabiliyor.
Cinsel yolla bulaşan Human Papilloma Virüsü (HPV)’nün, rahim ağzı kanserine en sık neden olduğu konusunda uyarıda bulunan Jinekolojik Onkolog Prof. Dr. Polat Dursun, bu virüsün birçok kansere de sebep olabildiğine dikkat çekti.
Rahim ağzı kanserinin görülme sıklığını 100 binde 4 ün altında tutulması hedefleniyor. Bu hedefe ulaşabilmek için yapılması gerekenleri Prof. Dr. Dursun, aşılama, tarama ve tedavi olarak sıralıyor.
Dünyadaki tüm ülkeleri Dünya sağlık örgütünün 90-70-90 hedefine 2030 yılına kadar ulaşılırsa, rahim ağzı kanseri ortadan kalkabilecek bir hastalık olacak.
HPV, birçok farklı kansere neden olabiliyor. Bunların içerisinde yüksek riskli tipleri kanser gelişimine daha fazla katkıda bulunuyor. “HPV sadece genital bölgelerle sınırlı değil; vulva, vajina, anal kanserler gibi başka kanser türleriyle de bağlantılı olabiliyor” diyen Prof. Dr. Dursun, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Hatta HPV, cilt kanserleri, göz tümörleri gibi kanserlerle de ilişkilendirilebilir.”
“Kanser virüsün enfekte ettiği bölge ve dokuya bağlı değişiyor”
HPV ile kanser arasındaki ilişkinin, virüsün enfekte ettiği bölge ve dokuya bağlı olduğuna dikkat çeken Dursun, “Örneğin, serviks kanserinde en yaygın HPV tipi 16'dır. HPV, cinsel temasla bulaşsa da başka yollarla da yayılabiliyor” dedi.
“HPV aşısı virüse karşı etkili”
HPV aşılarının, bu virüsün yol açtığı kanser riskini azalttığını belirten Dursun, “Özellikle genç yaşta aşı olmak, ileride kanseri önleyebilir. Bağışıklık sisteminin zayıfladığı durumlarda, HPV'ye bağlı kanser riski artabilir, bu yüzden bağışıklık sistemini güçlendirmek de önem taşıyor” diye konuştu.
“Uzman seçiminde dikkatli olun”
Coğrafi faktörlerin de HPV ile kanser arasındaki ilişkisindeki önemine dikkat çeken Dursun, HPV'nin sadece genital kanserlerle sınırlı olmadığını, başka kanser türlerine de neden olabileceğini söyledi. Doğru uzman seçimini de vurgulayan Prof. Dr. Polat Dursun, şunları kaydetti: “Çok eşlilik HPV bulaşması için en önemli bir risk faktörüdür. Çok eşlilikten kaçınmak korunmada önemli bir etkendir. İhmal edilmemesi gereken bir noktada eş veya
partnerde siğil var olup olmadığı araştırılmalı varsa bununda uygun tedavisi yapılmalı. En önemli noktalardan bir tanesi de cinsel ilişkiye başlamadan koruyucu HPV aşılarının yapılmasıdır.”
“Rahim Ağzı Kanseri dünyadan silinmeli”
Rahim ağzı kanserinin önlenebilir ve erken tanı durumunda tamamen tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu söyleyen Prof. Dr. Dursun, şunları söyledi: “Dünyada her yıl ortalama 500 bin yeni rahim ağzı kanseri vakası görülüyor ve 300 bin kadın bu hastalık nedeniyle hayatını kaybediyor. Rahim ağzı kanseri dünyada eşitsizliği yansıtan bir hastalık. Hastalığın yüzde 90’dan fazlası rahim ağzı kanseri tarama programı olmayan ve tedavi imkanları kısıtlı olan az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde görülüyor.”
Rutin Aşı Programı Uygulayan Ülkelerde Genital Siğil Görülme Oranı Düşüyor
Prof. Dr. Dursun, şu bilgileri verdi: “HPV aşılamasını çocukluk çağı rutin aşı programına almış olan ülkelerde yapılan epidemiyolojik araştırmalar genital siğil görülme oranı belirgin düzeyde azalıyor. Özellikle rahim ağzı kanseri görülmesinde belirgin azalmalar bildiriliyor. Ayrıca, yapılan araştırmalar dünyada her yıl 630 bin yüksek riskli HPV enfeksiyonu ile ilişkili yeni kanser vakasının tespit edildiğini gösteriyor. Koruyucu HPV aşılamalarının dünyada yayılması ile bu kanser vakalarında da belirgin azalmaların olması bekleniyor.”
Erken teşhis ile atılacak bir adım, ihmal nedeniyle çok zorlu bir sürece girilmesinin önüne geçebiliyor. İşte bu nedenle sağlıklı bir hayat için yıllık gidilen rutin kontroller ve alanında uzman hekimler birçok noktada hayat kurtarıcı olabiliyor.
Cinsel yolla bulaşan Human Papilloma Virüsü (HPV)’nün, rahim ağzı kanserine en sık neden olduğu konusunda uyarıda bulunan Jinekolojik Onkolog Prof. Dr. Polat Dursun, bu virüsün birçok kansere de sebep olabildiğine dikkat çekti.
Rahim ağzı kanserinin görülme sıklığını 100 binde 4 ün altında tutulması hedefleniyor. Bu hedefe ulaşabilmek için yapılması gerekenleri Prof. Dr. Dursun, aşılama, tarama ve tedavi olarak sıralıyor.
Dünyadaki tüm ülkeleri Dünya sağlık örgütünün 90-70-90 hedefine 2030 yılına kadar ulaşılırsa, rahim ağzı kanseri ortadan kalkabilecek bir hastalık olacak.
HPV, birçok farklı kansere neden olabiliyor. Bunların içerisinde yüksek riskli tipleri kanser gelişimine daha fazla katkıda bulunuyor. “HPV sadece genital bölgelerle sınırlı değil; vulva, vajina, anal kanserler gibi başka kanser türleriyle de bağlantılı olabiliyor” diyen Prof. Dr. Dursun, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Hatta HPV, cilt kanserleri, göz tümörleri gibi kanserlerle de ilişkilendirilebilir.”
“Kanser virüsün enfekte ettiği bölge ve dokuya bağlı değişiyor”
HPV ile kanser arasındaki ilişkinin, virüsün enfekte ettiği bölge ve dokuya bağlı olduğuna dikkat çeken Dursun, “Örneğin, serviks kanserinde en yaygın HPV tipi 16'dır. HPV, cinsel temasla bulaşsa da başka yollarla da yayılabiliyor” dedi.
“HPV aşısı virüse karşı etkili”
HPV aşılarının, bu virüsün yol açtığı kanser riskini azalttığını belirten Dursun, “Özellikle genç yaşta aşı olmak, ileride kanseri önleyebilir. Bağışıklık sisteminin zayıfladığı durumlarda, HPV'ye bağlı kanser riski artabilir, bu yüzden bağışıklık sistemini güçlendirmek de önem taşıyor” diye konuştu.
“Uzman seçiminde dikkatli olun”
Coğrafi faktörlerin de HPV ile kanser arasındaki ilişkisindeki önemine dikkat çeken Dursun, HPV'nin sadece genital kanserlerle sınırlı olmadığını, başka kanser türlerine de neden olabileceğini söyledi. Doğru uzman seçimini de vurgulayan Prof. Dr. Polat Dursun, şunları kaydetti: “Çok eşlilik HPV bulaşması için en önemli bir risk faktörüdür. Çok eşlilikten kaçınmak korunmada önemli bir etkendir. İhmal edilmemesi gereken bir noktada eş veya
partnerde siğil var olup olmadığı araştırılmalı varsa bununda uygun tedavisi yapılmalı. En önemli noktalardan bir tanesi de cinsel ilişkiye başlamadan koruyucu HPV aşılarının yapılmasıdır.”
“Rahim Ağzı Kanseri dünyadan silinmeli”
Rahim ağzı kanserinin önlenebilir ve erken tanı durumunda tamamen tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu söyleyen Prof. Dr. Dursun, şunları söyledi: “Dünyada her yıl ortalama 500 bin yeni rahim ağzı kanseri vakası görülüyor ve 300 bin kadın bu hastalık nedeniyle hayatını kaybediyor. Rahim ağzı kanseri dünyada eşitsizliği yansıtan bir hastalık. Hastalığın yüzde 90’dan fazlası rahim ağzı kanseri tarama programı olmayan ve tedavi imkanları kısıtlı olan az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde görülüyor.”
Rutin Aşı Programı Uygulayan Ülkelerde Genital Siğil Görülme Oranı Düşüyor
Prof. Dr. Dursun, şu bilgileri verdi: “HPV aşılamasını çocukluk çağı rutin aşı programına almış olan ülkelerde yapılan epidemiyolojik araştırmalar genital siğil görülme oranı belirgin düzeyde azalıyor. Özellikle rahim ağzı kanseri görülmesinde belirgin azalmalar bildiriliyor. Ayrıca, yapılan araştırmalar dünyada her yıl 630 bin yüksek riskli HPV enfeksiyonu ile ilişkili yeni kanser vakasının tespit edildiğini gösteriyor. Koruyucu HPV aşılamalarının dünyada yayılması ile bu kanser vakalarında da belirgin azalmaların olması bekleniyor.”