hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow
    Esra Öz Esra Öz

    D vitamininin fazlası zehirliyor

    21.06.2017 Çarşamba | 12:53Son Güncelleme:

    Medyada gördüğümüz sınırsız D vitamini kullanımına dair haberler dikkatinizi çekti mi? “Hiçbir ürün için sınırsız kullanım” diye bir şey yoktur. Bu tip haberler gördüğünüzde temkinli davranın, fayda sağlayayım derken zehirlenmeyin. Bu nedenle konu ile ilgili açıklama yapan uzmanların, eğitimlerine ve çalışma alanlarına dikkat edin.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    D vitaminin sınırsız kullanımıyla ilgili Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Endokrinoloji ve Diyabet Bölümü Başkanı Prof. Dr. Şükrü Hatun, uzun zamandır sosyal medyadan uyarılarda bulunuyor. Geçtiğimiz günlerde bir paylaşımı dikkatimi çekti, şöyle diyordu:

    Geçen hafta 12 yaşlarında bir erkek çocuğunu büyüme geriliği nedeniyle getirmişlerdi. Bu sorunla ilgili konuşmalar bittikten sonra anne biraz çekinerek laboratuvar kağıdını uzattı. Anneye, “Kaç ampül D vitamini içirdiniz” dedim. Önce, “Ayda bir” dedi, sonra 6 aydır ayda iki ampül içirdiğini itiraf etti. Ne yazık ki aileler, daha doğrusu anneler kulaktan dolma bilgilerle çocuklarına gereksiz yere D vitamini ampülü içiriyor. Sonuç bu çocukta olduğu gibi D vitamini zehirlenmesi. Lütfen bu konuda bilgili uzmanlara danışmadan çocuklarınıza D vitamini ampülü içirmeyiniz ve günde 3 -5 damladan fazla D vitamini vermeyiniz.

    Sıkça dile getirilen bu konuyu ele aldık ve Prof. Dr. Şükrü Hatun ile D vitamini hakkında doğru bilinen yanlışları konuştuk. 

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    - D vitamini zehirliyor mu?

    Bu konu eskiden beri bilinen bir konudur. Özellikle küçük çocuklarda olmak üzere Raşitizm gibi ağır D vitamini eksikliğine bağlı bir hastalık olmadan yüksek doz D vitamini, örneğin ampül şeklinde D vitamini zehirlenmesine (intoksikasyonuna) yol açar. Yakın zamanda güncellenen D vitamini rehberlerine göre serum D vitamini düzeyi 100 ng/ml’den fazla ve beraberinde serum kalsiyum düzeyi yüksek ise D vitamini zehirlenmesi tanısı konur.

    Erişkinlerde D vitamini alımı için güvenli üst sınır günde 4000, ilk yaşlarda ise 1000-1500 ünite civarındadır. Bu üst sınırlar yalnızca güvenlik için belirlenmiştir; bir başka söyleyişle bir hastalık olmadan  D vitamini ampulü içmek, bir süre sonra kandaki D vitamini düzeylerini zararlı seviyelere çıkarabilir. Gereksiz ve yüksek dozda alınan D vitamini, kalsiyum yüksekliğine ve böbreklerde kalsiyum çökmesine neden olur. Kan kalsiyum düzeyinin yükselmesi  ayrıca iştahsızlık, halsizlik, kabızlık, reflü gibi bulgulara neden olabilir.

    Ülkemizde geçmiş yıllarda çocuklarda gereksiz D vitamini kullanımı nedeniyle çok sayıda “D vitamini zehirlenmesi” vakası görüldüğünü biliyoruz. Bu nedenle erişkinlerin de endokrin uzmanı reçetesi olmadan yüksek doz D vitamini kullanmasının benzer sakıncaları olabileceğini tahmin etmek zor değil. Konuştuğum erişkin endokrinoloji uzmanları son yıllarda D vitamini zehirlenmesi vakalarında bir artış olduğunu belirttiler. Sonuç olarak yüksek doz ve gelişigüzel D vitamini kullanımı masum bir uygulama değildir. Bu konuda ilgili uzmanlık dernekleri ve Sağlık Bakanlığının etkili girişimlerde bulunması gereklidir. 

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    - D vitamini nasıl bir vitamindir?

    Vitaminlerin hemen hepsi besinlerle alınır ve kan yapımından, enfeksiyonlardan korunmaya; büyüme ve gelişmeden, pıhtılaşma faktörlerinin sentezine kadar birçok işlevi sessizce yerine getirirler. Genel olarak vitaminlerin şiddetli eksikliği durumlarında biraz eski zamanlarda kalan Skorbüt, Beriberi gibi hastalık tabloları oluşur. Öte yandan, sanıldığının aksine, vitaminlerin gereğinden fazla alınmasının insan sağlığına ek bir yararı yoktur.

    Vitaminler içinde D vitamini özel bir yere sahiptir. Çünkü D vitamini ihtiyacı büyük ölçüde ultraviyole ışınlarının etkisi ile deride sentez edilerek karşılanır. Deride sentez edilen D vitamini, karaciğer ve böbreklerde peş peşe iki kez işlemden geçerek yani “hidroksillenerek” aktif hale gelir. Bu arada ise sentez edilen D vitamininin bir kısmı başta yağ dokusunda olmak üzere depolanır. Genel olarak insanın 3-4 ay yetecek kadar D vitamini depolayabildiği bilinmektedir.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    D vitamini ile insan sağlığı arasındaki ilişki, 1900’lerin başında “raşitizm” diye bilinen kemik hastalığının tedavisinde D vitamininden zengin balık yağının etkili olduğunun gözlenmesi ile kuruldu. Raşitizm, büyümenin en hızlı olduğu ilk 1 yaşta daha çok görülen ve kemiklerin çimentosunu oluşturan kalsiyum ve fosforun eksik olmasına bağlı bir hastalık. D vitamini bağırsaklardan kalsiyum ve fosfor emilimi için gerekli olduğundan eksikliğinde çocuklarda “raşitizm”, erişkinlerde ise “osteomalazi” meydana gelir. Raşitizm, “İngiliz hastalığı” olarak da bilinir. Çünkü sanayi devrimi sırasında bol yağışlı ve güneşsiz İngiltere iklimine hava kirliliğinin eklenmesi ile çocuklarda “raşitizm” yaygın bir hastalık haline geldi. Başta Avrupa ülkeleri olmak üzere birçok ülke bu yüzyılın başından itibaren ekmek, süt gibi besinleri D vitamini ile zenginleştirerek ve güneşlenmeyi teşvik ederek raşitizm hastalığını sorun olmaktan çıkarttı.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    - D vitamini eksikliği tanımı değişti mi?

    D vitamini eksikliği için kullanılan eşik değerler çocuklarda ve erişkinlerde farklılık göstermekle birlikte birçok hekim 20 ng/ml altındaki değerleri eksiklik olarak yorumlama eğiliminde. Oysa çocuklarda eksiklik sınırı 12 ng/ml’dir yani 12-20 arası yetersizlik, 20-50 ng/ml arası normal değer olarak kabul edilmektedir.

    Endocrine Society’nin 2011 tarihli klinik rehberinde ise 20 ng/ml’in altı eksiklik, 20-30 mg/ml arası ise yetersizlik olarak tanımlanmakta ve bu öneri yüksek doz D vitamini kullanımına zemin hazırlamaktadır. 

    - Yaşam boyu günlük D vitamini ihtiyacı ne kadar? Gebelik döneminde D vitamini desteğine ihtiyaç var mı?

    Yaşam boyu günlük D vitamini ihtiyacı ABD’deki IOM isimli kuruluş tarafından düzenli aralıklarla güncelleniyor. Bu güncellemeler, hedef toplumun en az yüzde 97,5’inin ihtiyacını karşılayan miktar ve günde herhangi bir risk oluşturmadan alınabilen maksimum miktar kapsamaktadır.

    Gebelik dönemindeki D vitamini desteği esas olarak yenidoğan dönemindeki geç kalsiyum eksikliğinin (hipokalseminin) önlenmesi için önemlidir. Ülkemizdeki gibi kadınlarda doğum sonrası (maternal) D vitamini eksikliğinin sık olduğu ülkelerde günde 1200 veya daha yüksek dozlar da önerilmektedir.

    Ülkemizde 2005 yılından beri uygulanan D vitamini eksikliğinin önlenmesi programında bebeklere yaşamın ilk gününden itibaren günde 400 IU, gebelik ve emzirme dönemindeki kadınlara ise günde 1200 IU D vitamini öneriliyor.

    Genel olarak bebeklerde en az ilk 1 yaşına kadar, tercihen 3 yaşına kadar ağızdan damla şeklinde D vitamini verilmesi yeterli görülüyor. Bebeklerin 6 aydan sonra üzerlerinde yalnızca bez varken haftada 30 dakika,  giyinik iken 2 saat güneş görmeleri de D vitamini ihtiyaçları bakımından önemli. Bu arada güneş kremleri ve camların D vitamini sentezini yüzde 90’dan fazla oranda engellediğini akılda tutmak gerekli.

    - Çocuklarda D vitamini kullanımı ile ilgili başlıca yanlış tutumlar nelerdir?

    Ülkemizde uzun yıllar D vitamini eksikliğine bağlı raşitizm ilk iki yaşta sık görülen bir sorundu ve bu çocuklar yürüme ve diş çıkarma gecikmesi gibi bulgular gösteriyordu. Bu ilişki nedeniyle bazı aileler, eczacılar ve bazen de hekimler “erken yürüsün” ve “çabuk dişi çıksın” düşüncesiyle bebeklere D vitamini ampulü içirme eğilimi taşıdılar. Oysa bir bebeğe gereğinden fazla D vitamini vermenin erken yürüme ve diş çıkarma üzerine hiçbir etkisi yoktur. Bunun ötesinde bu yanlış tutumlar, “D vitamini zehirlenmesi” ve böbreklerde kalsiyum çökmesine neden olarak kalıcı zararlara neden olabilir.

    D vitamini ile ilgili diğer bir yanlış uygulama,  bacak eğriliği olan çocuklara yeterli inceleme yapılmadan yüksek doz D vitamini verilmesidir. D vitamini eksikliğine bağlı raşitizm bacak eğriliğinin bir nedenidir ama tek nedeni değildir. Bacak eğriliği olan çocuklarda “ailesel ya da fizyolojik bacak eğriliği”, genetik kemik hastalıkları gibi nedenler de söz konusu olabilir. Bu nedenle bacak eğriliği olan çocuklara gelişigüzel yüksek doz D vitamini verilmemeli, bu vakaların mutlaka bir çocuk endokrin uzmanınca muayenesi sağlanmalıdır.

    Son olarak yine ülkemizde bazı hekimler ilk aylarda çocukların “bıngıldakları”nın küçük olduğunu söyleyerek D vitaminini kesmektedir. Bu da yanlış  bir uygulamadır. D vitamini eksikliğinde bıngıldak geç kapanır ama D vitamininin normal hatta yüksek dozlarının bıngıldağın küçük olmasına veya erken kapanmasına hiç bir etkisi yoktur.