Yapay Zeka, Anlatı ve Algı
Yapay zekanın hikaye anlatımındaki etkisini anlamak için, onu yalnızca bir içerik üretim aracı olarak değil, aynı zamanda toplumsal algıları yönlendiren bir güç olarak değerlendirmemiz de gerekiyor. Yapay zekanın büyük veri kümelerinden beslenerek ürettiği içerikler, toplumların hangi hikayeleri dinlediğini ve hangi karakterleri ön planda tuttuğunu doğrudan etkileyebilir.
Algoritmik önyargılar, yapay zekanın eğitildiği verilerde gizli ve bu nedenle de yapay zeka, mevcut toplumsal önyargıları ve kalıplaşmış algıları istemeden de olsa çoğaltabilir. Bu konuda özellikle akademik dilde eşitliğe dikkat çeken genç girişimci Ekin Akman’ın yapay zeka projesi, alsında tam olarak bu teknolojinin sorumlu kullanımına iyi bir örnek.
Akademik Dilde Eşitlik için bir Yapay Zeka Girişimi
Ekin Akman projesini bana böyle aktardı : “ Eşitlik konseptinden bahsettiğimizde akla ilk gelen konular günlük etkileşim ve temsile bağlı. Halbuki akademik dilde olan eşitsizlik fark edilmeden de olsa bilimsel buluşları ele alışımızı da etkiliyor.
“Bilim adamları zebra balığının kalbinde de bir beyni olduğunu keşfettiler.” “İnsanoğlunda görülen ilk kanser örnekleri firavunlarda bulundu.”
Bu ifadeler istemsiz bir şekilde algımızda kalıplar oluşturuyor. Bir sonraki buluş hakkında düşündüğümüzde bilim adamlarına yöneliyoruz. Akademik çalışmalarda bu göz ardı edilen dil problemini çözmek üzere yürüttüğüm The Power of Youth Writers, Birleşmiş Milletler Organizasyonuna bağlı Girl Up Cognitive Coven araştırma platformuyla birlikte Cognitex adlı bir yapay zeka aracı geliştirdik. Hakemli dergilerde göz ardı edilen bu dilsel eşitsizliklerin tespit edilmesi için eğitilen Cognitex ile, araştırma çalışmalarında göz ardı edilen ayrımcı dil hatalarını %72’sini ortadan kaldırmayı planlıyoruz. Fark ettiği hatalar için eşitlikçi sözcük tavsiyeleri veren bu yapay zeka asistanı, bilimsel gelişmenin taraflı olmadan ele alınmasını sağlıyor.“
Algoritmik önyargılar ve verilerin yanlış temsil edilmesi, yapay zeka aracılığıyla, özellikle de akademik içeriklerle hem eğitim kültürünü böylece toplumları derinden etkileyebilir. Bu nedenle, gençlerin ve yeni nesil araştırmacıların, yapay zekayı etik bir perspektifle kullanarak araçlar ve bu yolla hıkayeler üretmesi büyük bir fark yaratabilir.
Yapay Zeka, Anlatı ve Algı
Yapay zekanın hikaye anlatımındaki etkisini anlamak için, onu yalnızca bir içerik üretim aracı olarak değil, aynı zamanda toplumsal algıları yönlendiren bir güç olarak değerlendirmemiz de gerekiyor. Yapay zekanın büyük veri kümelerinden beslenerek ürettiği içerikler, toplumların hangi hikayeleri dinlediğini ve hangi karakterleri ön planda tuttuğunu doğrudan etkileyebilir.
Algoritmik önyargılar, yapay zekanın eğitildiği verilerde gizli ve bu nedenle de yapay zeka, mevcut toplumsal önyargıları ve kalıplaşmış algıları istemeden de olsa çoğaltabilir. Bu konuda özellikle akademik dilde eşitliğe dikkat çeken genç girişimci Ekin Akman’ın yapay zeka projesi, alsında tam olarak bu teknolojinin sorumlu kullanımına iyi bir örnek.
Akademik Dilde Eşitlik için bir Yapay Zeka Girişimi
Ekin Akman projesini bana böyle aktardı : “ Eşitlik konseptinden bahsettiğimizde akla ilk gelen konular günlük etkileşim ve temsile bağlı. Halbuki akademik dilde olan eşitsizlik fark edilmeden de olsa bilimsel buluşları ele alışımızı da etkiliyor.
“Bilim adamları zebra balığının kalbinde de bir beyni olduğunu keşfettiler.” “İnsanoğlunda görülen ilk kanser örnekleri firavunlarda bulundu.”
Bu ifadeler istemsiz bir şekilde algımızda kalıplar oluşturuyor. Bir sonraki buluş hakkında düşündüğümüzde bilim adamlarına yöneliyoruz. Akademik çalışmalarda bu göz ardı edilen dil problemini çözmek üzere yürüttüğüm The Power of Youth Writers, Birleşmiş Milletler Organizasyonuna bağlı Girl Up Cognitive Coven araştırma platformuyla birlikte Cognitex adlı bir yapay zeka aracı geliştirdik. Hakemli dergilerde göz ardı edilen bu dilsel eşitsizliklerin tespit edilmesi için eğitilen Cognitex ile, araştırma çalışmalarında göz ardı edilen ayrımcı dil hatalarını %72’sini ortadan kaldırmayı planlıyoruz. Fark ettiği hatalar için eşitlikçi sözcük tavsiyeleri veren bu yapay zeka asistanı, bilimsel gelişmenin taraflı olmadan ele alınmasını sağlıyor.“
Algoritmik önyargılar ve verilerin yanlış temsil edilmesi, yapay zeka aracılığıyla, özellikle de akademik içeriklerle hem eğitim kültürünü böylece toplumları derinden etkileyebilir. Bu nedenle, gençlerin ve yeni nesil araştırmacıların, yapay zekayı etik bir perspektifle kullanarak araçlar ve bu yolla hıkayeler üretmesi büyük bir fark yaratabilir.