LinkedIn'de influencer pazarlaması da, diğer sosyal medya platformlarından farklı bir yaklaşım gerektiriyor. Platform, satış odaklı içeriklerden ziyade, otantik ve sohbet tarzı, bilgi ve içgörü paylaşımlarına daha olumlu tepki veriyor. Bu değişim, markaların içerik üreticilerle olan ilişkilerini de yeniden şekillendiriyor.
CEO'lar ve Düşünce Liderliği Dönemi
Düşünce liderliği (thought leadership), bir alanda öncü fikirleri ve vizyonu ile öne çıkarak, sektörü yönlendiren ve etkileyen kişilerin ortaya koyduğu yaklaşımı ifade ediyor. LinkedIn'de bu kavram, özellikle üst düzey yöneticiler için kritik bir öneme sahip. Platform, geleneksel medyadan farklı olarak, liderlerin kendi deneyimlerini, öngörülerini ve sektörel analizlerini de doğrudan paylaşabilecekleri bir alan sunuyor.
LinkedIn'in profesyonel yapısı, özellikle CEO'lar ve üst düzey yöneticiler için benzersiz bir düşünce liderliği platformu haline geldi. Microsoft AI CEO'su Mustafa Suleyman'dan Türkiye’ye baktığımızda KOBİL’in kurucusu ve CEO’su İsmet Koyun, Ülker’in yönetim kurulu başkanı Murat Ülker, Global Teknoloji Lideri Ayşe Ally İldeniz, Orka Holding Yönetim Kurulu Başkanı Kübra Orakçıoğlu Kazan, Limak yönetim kurulu başkanı Ebru Özdemir gibi isimler düzenli paylaşımlarıyla üst düzey yöneticiler arasında platformu düzenli kullanan ve içerik üreten isimlerden. Hem şirket kültürlerini hem de düşünce liderliklerini yansıtıyorlar, endüstri trendlerini şekillendiriyorlar.
Peki etkili düşünce liderliği için önemli noktalar neler?
● Özgün bakış açısı ve deneyim paylaşımı en önemlisi olsa gerek.
● Sektörel trendlere dair derinlemesine analizler, takipçilere bir değer önerisi sunuyor.
● Yapay zeka, sürdürülebilirlik gibi güncel konularda vizyon sunma,
● Şirket değerlerini ve kültürünü yansıtan içerikler,
● Güncel konularla ilgili görüş paylaşımı gibi noktalar da doğrudan iletişim de etkileşim oranlarını arttırıyor.
Başarılı bir düşünce liderliği pozisyonu oluşturmak, sadece unvan ve pozisyonla değil, paylaşılan içeriğin özgünlüğü ve yarattığı katma değerle mümkün oluyor. Bu da LinkedIn'de içerik üreten yöneticilerin, sürekli olarak değer yaratan, özgün ve yapıcı içerikler üretmesini gerektiriyor.
Metrikler ve Başarı Kriterleri Neler?
LinkedIn'deki içeriklerin başarısına bakarken yaygın ölçümlerde, takipçi sayısının yanında daha çok etkileşim oranlarıyla ölçülüyor. Etkili bir kampanya için, post başına ortalama 10.000 üzerinde görüntülenme, en az 100 beğeni, en az 50 yorum, 10 yeniden paylaşım (repost) gibi metriklere odaklanılıyor.
Nano-Influencer'ların Yükselişi
Küçük ama etkili toplulukları olan nano-influencer'lar, LinkedIn'de giderek daha fazla önem kazanıyor. Bu içerik üreticileri, niş kitlelere ulaşmada ve yüksek etkileşim oranları yakalamada önemli bir rol oynuyorlar. Marka elçisi konusunda içerik paylaşımı düşünen markaların bu tür profesyonellere çalışması çok iyi sonuçlar doğurabiliyor.
Global pazarlamacı ve iletişimciler, 2025 yılında influencer marketing'in pazarlama stratejilerinin vazgeçilmez bir parçası olacağını öngörüyorlar. Yine global kampanyalarda başarılı bir LinkedIn kampanyası için çeyrek bazında yaklaşık reklamlarla birlikte, 150.000 dolarlık bir bütçe ve en az bu konuya dedike edilmiş bir uzman ekip üyesi öneriliyor.
LinkedIn'de influencer pazarlama iletişimine başlamak isteyen markalara da iki önemli önerim var.
- Alanınızdaki içerik üreticileriyle birebir görüşmeler yapın ve fikir alış verişinde bulunun.
- Otantik, hikaye odaklı içeriklere öncelik verin. İçerikle büyüme stratejilerini hafife almayın, insanlık besin zincirinin en tepesine kelimelerin gücünden yararlanarak çıktı.
Liderler için ise, LinkedIn dışındada kendinizi ifade edebileceğiniz, kendi alanınızda doğru medya ya da iletişim kanallarında görünür olmayı mutlaka stratejilerinize ekleyin. Dış kaynaklardan aldığınız etkileşimleri hafife almayın.
LinkedIn'in profesyonel dünyasında, içerik üreticileri ile markalar arasındaki işbirliklerinin geleceği, daha stratejik ve veri odaklı bir yaklaşıma doğru evrilirken, platformun kendine özgü dinamikleri bu dönüşümü şekillendiriyor. Başarılı kampanyalar için anahtar ise, platformun profesyonel doğasını korurken, otantik ve değer odaklı içerikler üretmekten geçiyor.
LinkedIn'de influencer pazarlaması da, diğer sosyal medya platformlarından farklı bir yaklaşım gerektiriyor. Platform, satış odaklı içeriklerden ziyade, otantik ve sohbet tarzı, bilgi ve içgörü paylaşımlarına daha olumlu tepki veriyor. Bu değişim, markaların içerik üreticilerle olan ilişkilerini de yeniden şekillendiriyor.
CEO'lar ve Düşünce Liderliği Dönemi
Düşünce liderliği (thought leadership), bir alanda öncü fikirleri ve vizyonu ile öne çıkarak, sektörü yönlendiren ve etkileyen kişilerin ortaya koyduğu yaklaşımı ifade ediyor. LinkedIn'de bu kavram, özellikle üst düzey yöneticiler için kritik bir öneme sahip. Platform, geleneksel medyadan farklı olarak, liderlerin kendi deneyimlerini, öngörülerini ve sektörel analizlerini de doğrudan paylaşabilecekleri bir alan sunuyor.
LinkedIn'in profesyonel yapısı, özellikle CEO'lar ve üst düzey yöneticiler için benzersiz bir düşünce liderliği platformu haline geldi. Microsoft AI CEO'su Mustafa Suleyman'dan Türkiye’ye baktığımızda KOBİL’in kurucusu ve CEO’su İsmet Koyun, Ülker’in yönetim kurulu başkanı Murat Ülker, Global Teknoloji Lideri Ayşe Ally İldeniz, Orka Holding Yönetim Kurulu Başkanı Kübra Orakçıoğlu Kazan, Limak yönetim kurulu başkanı Ebru Özdemir gibi isimler düzenli paylaşımlarıyla üst düzey yöneticiler arasında platformu düzenli kullanan ve içerik üreten isimlerden. Hem şirket kültürlerini hem de düşünce liderliklerini yansıtıyorlar, endüstri trendlerini şekillendiriyorlar.
Peki etkili düşünce liderliği için önemli noktalar neler?
● Özgün bakış açısı ve deneyim paylaşımı en önemlisi olsa gerek.
● Sektörel trendlere dair derinlemesine analizler, takipçilere bir değer önerisi sunuyor.
● Yapay zeka, sürdürülebilirlik gibi güncel konularda vizyon sunma,
● Şirket değerlerini ve kültürünü yansıtan içerikler,
● Güncel konularla ilgili görüş paylaşımı gibi noktalar da doğrudan iletişim de etkileşim oranlarını arttırıyor.
Başarılı bir düşünce liderliği pozisyonu oluşturmak, sadece unvan ve pozisyonla değil, paylaşılan içeriğin özgünlüğü ve yarattığı katma değerle mümkün oluyor. Bu da LinkedIn'de içerik üreten yöneticilerin, sürekli olarak değer yaratan, özgün ve yapıcı içerikler üretmesini gerektiriyor.
Metrikler ve Başarı Kriterleri Neler?
LinkedIn'deki içeriklerin başarısına bakarken yaygın ölçümlerde, takipçi sayısının yanında daha çok etkileşim oranlarıyla ölçülüyor. Etkili bir kampanya için, post başına ortalama 10.000 üzerinde görüntülenme, en az 100 beğeni, en az 50 yorum, 10 yeniden paylaşım (repost) gibi metriklere odaklanılıyor.
Nano-Influencer'ların Yükselişi
Küçük ama etkili toplulukları olan nano-influencer'lar, LinkedIn'de giderek daha fazla önem kazanıyor. Bu içerik üreticileri, niş kitlelere ulaşmada ve yüksek etkileşim oranları yakalamada önemli bir rol oynuyorlar. Marka elçisi konusunda içerik paylaşımı düşünen markaların bu tür profesyonellere çalışması çok iyi sonuçlar doğurabiliyor.
Global pazarlamacı ve iletişimciler, 2025 yılında influencer marketing'in pazarlama stratejilerinin vazgeçilmez bir parçası olacağını öngörüyorlar. Yine global kampanyalarda başarılı bir LinkedIn kampanyası için çeyrek bazında yaklaşık reklamlarla birlikte, 150.000 dolarlık bir bütçe ve en az bu konuya dedike edilmiş bir uzman ekip üyesi öneriliyor.
LinkedIn'de influencer pazarlama iletişimine başlamak isteyen markalara da iki önemli önerim var.
- Alanınızdaki içerik üreticileriyle birebir görüşmeler yapın ve fikir alış verişinde bulunun.
- Otantik, hikaye odaklı içeriklere öncelik verin. İçerikle büyüme stratejilerini hafife almayın, insanlık besin zincirinin en tepesine kelimelerin gücünden yararlanarak çıktı.
Liderler için ise, LinkedIn dışındada kendinizi ifade edebileceğiniz, kendi alanınızda doğru medya ya da iletişim kanallarında görünür olmayı mutlaka stratejilerinize ekleyin. Dış kaynaklardan aldığınız etkileşimleri hafife almayın.
LinkedIn'in profesyonel dünyasında, içerik üreticileri ile markalar arasındaki işbirliklerinin geleceği, daha stratejik ve veri odaklı bir yaklaşıma doğru evrilirken, platformun kendine özgü dinamikleri bu dönüşümü şekillendiriyor. Başarılı kampanyalar için anahtar ise, platformun profesyonel doğasını korurken, otantik ve değer odaklı içerikler üretmekten geçiyor.