Son dakika... Kılıçdaroğlu'ndan Çorlu'daki tren kazası açıklaması

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu Çorlu'da yaşanan tren kazasıyla ilgili açıklama yaptı. Kazada ihmal olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, bu kazanın TBMM'de araştırılması gerektiğini ifade etti. Kılıçdaroğlu, "Bütün partilere çağrı yapıyorum. Eğer bu parlamentonun bir vicdanı varsa, gerçekten de görevini yapacaksa bir araştırma komisyonu kurulması ve bunu masaya yatırması lazım" dedi.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Çorlu'nun Sarılar Mahallesi yakınlarında meydana gelen ve 24 kişini öldüğü 341 kişinin de yaralandığı tren kazasının ardından, bugün yaralıları ve yakınlarını kaybeden aileleri ziyaret etti. Kılıçdaroğlu, önce beraberinde milletvekilleri ve belediye başkanları, il başkanları ile Çorlu Devlet Hastanesi'nde tedavileri süren 4 yaralıyı ziyaret edip, geçmiş olsun dileklerini iletti.

Çorlu Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan tren kazası açıklaması

Kılıçdaroğlu ziyaret sonrası tren kazasıyla ilgili açıklama yaptı. 

Konuşmasından satır başları:

İki konuya dikkatinizi çekmek istiyorum. Birincisi şu; aşırı yağış olacaktır dolayısıyla bölgede önlem alınması gerekir düşüncesi Devlet Demir Yolları'na iletildi mi? Yani aşırı yağış olacağını bildiği halde bir idare gerekli önlemleri aldı mı? Şimdi haklı olarak vatandaşlarımız şunu sorabilirler Devlet Demir Yolları nereden bilsin? Ama burada ilk kez açıklayacağımız bir belge 30 Mayıs 2018 tarihiyle; Devlet Demir Yolları'nın yazısı şöyle diyor; Meteoroloji Genel Müdürlüğü'nden alınan verilere göre; bölgemiz mıntıkasında önümüzdeki günlerde ve yaz dönemi içinde aşırı yağış olabilir. Gayet açık gayet net. Neler yapılması gerektiğini de şöyle açıklıyor; meydana gelen yağışlar hasara sebebe olur. Meteorolojiden hava durumunu takip edin. Yarma ve akma ve heyelan tehlikesine karşı kontrol altında tutun. Kritik hava durumlarında nöbetçi bırakın. Doğal afet olursa kazaya sebep olmadan önleyin. Gerekli görülen yerlerde yaya kontrollerini arttırın.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

24 kişinin öldüğü tren faciasında makinistin ifadesi

Her şey var burada; bir afetin geleceği, geldiğinde önlemi alının demiş. Bunun gereği yapıldı mı? Bunun gereğinin yapılmadığını hepimiz biliyoruz çünkü 34 vatandaşlarımız hayatını kaybetti. 341 vatandaşımız yaralandı. İkinci önemli nokta; hatta gerekli bakım ve kontrol çalışmaları yapıldı mı? Kazanın olduğu hatta gerekli kontrol ve çalışmalar yapıldı mı? Yine size önemli bir bilgiyi vereceğim; Devlet Demir Yolları Çorlu Devlet Savcılığına çok ivedi diyerek bir yazı yazıyor; 13 Nisan 2018'de yol makinaları ile yolda kontrol yaptık. Aynı yazıda bir mahal listesi de var. Mahal listesiyle ilgili şu ifadeler yer alıyor; bakımı yapılması planlanan menfezler gösteriliyor. Peki kazanın vuku bulduğu menfez için bir planlama var mı? Yazı aynen şöyle; kazanın vuku bulduğu menfezde bakım öngörülmemiştir, listede bulunmamaktadır.

Meteoroloji uyarıyor, birinci bölge idaresi uyarıyor. Kazanın olduğu menfezi kontrol etmedik diyor. Özetle şu; tehlike biliniyor. Bütün bunların tamamı dosyada kalmış, gereği yapılmamış ve sonuç 24 ölü, 341 yaralı. Ölenler ve yaralananlar bizim vatandaşlarımız. Kazadan hemen sonra 81 milyon vatandaşımızın vicdan azabı çektiğini biliyorum. 

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Tren kazasında kaybettiği ailesini son yolculuğuna uğurladı

Şu soruyu sormadan edemiyorum; kim görevini yaptı, kim görevini yapmadı?

Sarılar Mahallesi'nin bütün sakinleri görevlerini yaptılar. Kazayı öğrendikten itibaren seferber oldular. Balabanlar Mahallesi de hemen harekete geçti, Kırkkepenekli Mahallesi de hemen harekete geçti. Yetkililer gelmeden doğrudan doğruya harekete geçtiler. 

Acı olanı şu; bir kazanın olduğunu kamu görevlileri değil vatandaşlar bildiriyor. İktidar yetkilileri kazanın nerede olduğunu bile bilmiyor. Türkiye bu acıyı hep beraber yaşarken vatandaş tarafından şöyle bir talep yükseldi; ulusal yas ilan edebiliriz. Bunu bile yapmadılar. Buradan parlamentoda görev yapan bütün partilere çağrımdır; raporumuzu hazırladık. Bu konunun TBMM'de araştırılması lazım. Eğer bu parlamentonun bir vicdanı varsa, gerçekten de görevini yapacaksa bir araştırma komisyonu kurulması ve bunu masaya yatırması lazım. Görünen tablo şudur; bir kişi yetkili bir yerdeyse onun denetlenmesi kaçınılmazdır.