İstanbul’da yolsuzluk ve terör operasyonu: Ekrem İmamoğlu tutuklanır mı?
Dün sabahtan beri merak edilen 6 soru var, en çok merak edilenler ise sürecin sonunda ne olacağı. İmamoğlu tutuklanır mı? İBB'ye kayyum atanır mı? İmamoğlu'nun görevden alınmasına hangi suç neden olur? Hacı Bayram Veli Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Levent Ersin Orallı değerlendirdi.
Levent Ersin Orallı'nın ifadeleri şöyle;
EKREM İMAMOĞLU TUTUKLANIR MI?
Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 100. maddesi açık bir şekilde ortaya koyuyor. Ölçülülük ilkesi çerçevesinde kuvvetli suç şüphesi ve kuvvetli deliller varsa, delil karartma ihtimali varsa, delillerle ilintili olarak diğer tanıklar üzerinde, şüpheliler üzerinde bir baskı kurma ihtimali varsa, bu tip bir durumun üstüne bir de anayasal düzene karşı suç kabiliyeti, yani Ceza Kanunu'nun 314. maddesinde sayılan bir pozisyon doğduysa tutuklamaya ilişkin bir sebep doğmuştur.
Bununla beraber, tutukluluk bir istisna halidir. Bu vurguyu özellikle yaptık ve ısrarla da vurgulamakta fayda görüyorum. Diğer adli kontrol mekanizmalarından birinin işletilmesi de söz konusu olabilir ama an itibariyle o 4 günlük gözaltı süresinden sonra, tutukluluğun kararı verilirse 'sürpriz olur mu' diye sorarsanız, hayır. 105 ayrı şüpheli ortaya konulmuş, çok önemli bir takım belli ki deliller var.
Aynı anda yapılan bir gözaltı, ifadelerin alınması devam ediyor. O 3 gün daha ifade süreci devam edecek. Ardından suç ceza hâkimine sevk edilecek. Savcılık çok muhtemel bir kısmı ismin tutuklanması talebiyle bir suçu cezaya sevk durumunu doğuracaktır. Belki bir kısmı ile ilgili yurt dışına çıkışa yasak konulabilir. Ya da İstanbul'da sınırlı kalmak kaydıyla bir imza zorunluluğu getirilebilir.
Ama belli ki bu süreçten bazı tutuklama kararları çıkacaktır diye değerlendiriyorum. Ama kimler tutuklu yargılanacak? O örgüt üyeliği ile ilgili kurucu kadro dedikleri, üyelik noktasında buldukları ya da diğer suçlarla ilgili; rüşvet, yolsuzluk, irtikap gibi alanlarla ilgili şüphesiz tamamının kişilerin tutuklanması beklenmez. Ama burada önemli bir tutukluluk sürecinde delalet edecek bir durumun doğduğundan bahsetmenin mümkün olduğu kanaatindeyim.
İBB'YE KAYYUM ATANIR MI?
5393 sayılı Belediye Kanunu'muz var. Belediye Kanunu, başkanlık makamının boşalması hâlinde yapılacakları tek tek sıralama yolunu seçmiş. Burada da ikili bir ayrım var. Kişi görevini yapamayacak noktaya geldiğinde, bu uzun süreli bir tutukluluk hâlinde söz konusu olabilir. Bu durumda kural olarak belediye meclisi toplanır.
Çünkü seçilmiş bir kişi, bir irade var ve bu iradeden kaynaklı olarak, kural olarak atanmış bir kişinin Belediye Başkanlığı koltuğuna bir şekilde vekalet etmesi arzu edilmez. 2016 yılında, yani Türkiye'nin 15 Temmuz sürecinin hemen ardından gelen olağanüstü hâl döneminde 5393 sayılı Belediye Kanunu'na önemli bir fıkra eklendi 45. maddeye.
Ve dendi ki, "Terör kapsamında bir tutukluluk hâli durumu söz konusu olursa." Yani bu madde de Ceza Kanunu'nun 314. maddesi üzerinden yürünebilir. Eğer Sayın Ekrem İmamoğlu TCK 314 ile ilintili olarak bir tutukluluk kararına sevk edilirse, bu durumda madde açık.
Der ki Madde 45 son fıkra; "Terörden kaynaklı bir tutukluluk hâli varsa belediye meclisi kendi içinden seçim yapmaz. Bu tip bir durumda kayyum atamasına gidilir."
Eğer tutukluluk çıkar sağlamak amacıyla örgüt kurma noktasında cereyan ederse, belediye meclisi karar alır, kendi içinden birini seçer. Ama terör örgütüne üyelikten dolayı kaynağını alırsa, bu durumda bir kayyum atamasıyla karşı karşıya kalma ihtimalimizi vurgulamakta fayda var.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
Otomobil, köprü ayağına çarptı; Sırp dansçı öldü, 3 arkadaşı yaralı
Yoğun başvuru nedeniyle 'Kazançlı Yatırım Kampanyası' uzatıldı
120 milyonluk vurgun: Kuyumcu ve 2 müdür tutuklandı
20 MART MGK TOPLANTISI KONULARI: MGK toplantısı ne zaman, saat kaçta?
Gürültü yapanları uyardı diye bıçaklanarak öldürüldü