Fethullah Gülen ABD vizesini nasıl aldı?

Türkiye ABD'ye 4 dosya göndererek Fethullah Gülen'in iadesini istedi. Gülen'in ABD'deki varlığı uzun süredir iki ülke arasında tartışma konusu. Peki Gülen ABD'de kalabilmek için o vizeyi nasıl aldı?

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Fethullah Gülen, çeşitli vize kategorilerinde yaptığı başvuruların reddedilmesinden sonra, son olarak 2006 kasım ayında, “yabancı işçi” kategorisinde, kalıcı çalışma vizesi için başvuru yaptı.

Bu vizeyi talep edebilmek için sıradışı bir yeteneğe, beceriye sahip olmak, veya olağanüstü başarılı bir profesör ya da araştırmacı kimliği taşımak ya da kalifiye işçi olmak gerekiyordu. Gülenin avukatları, müvekillerinin eğitim alanında “sıradışı yetenek” ölçütünü karşıladığını ileri sürdü.

Ancak Amerikan Göçmen Bürosu, Gülen’in bir din adamı olduğunu belirterek, eğitim alanındaki faaliyetlerini yeterli görmüyordu. Başvurusunu 19 Kasım 2007’de reddetti. Gülen tarafı itiraz etti, itiraz da 7 Mart 2008’de reddedildi.

Türkiye Fethullah Gülen için adım attı

Gülen, bunun üzerine, Amerikan Göçmen Dairesi'ni ve bu dairenin bağlı olduğu Amerikan İç Güvenlik Bakanlığını dava etti. Gülen’in avukatıyla İç Güvenlik Bakanlığı'nı savunan federal savcılar arasında kıyasıya yazışmalar başladı.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

“Büyük ve etkili bir dini ve siyasi hareketin lideri"

Avukat, Gülen okullarını eğitim alanındaki icraatının en önemli kanıtı olarak gösterdi. Federal savcılar ise Gülen’in eğitimci olmadığını, aksine çok geniş ticari faaliyetleri de bulunan “büyük ve etkili bir dini ve siyasi hareketin lideri olduğunu” savundu. Bu süreçte Gülen’in vize talebini destek için mahkemeye 30 kadar referans mektubu sunuldu. Bu mektupların çoğu ilahiyatçı akademisyenler ve üst kademe din adamlarına aitti.

Referans olan 3 isim

Ancak üç isim ayrıca dikkat çekiyordu: CIA’de merkezi istihbarat analizi direktörü olarak görev yapan, emekliliğinden sonra akademik hayata giren George Fides. Eski bir CIA görevlisi olan ve ABD Ulusal İstihbarat Konseyine kadar yükselmiş olan Graham Fuller ve Amerikanın eski Ankara Büyükelçisi Morton Abramowitz. Hepsi de mektuplarında Gülen okullarının akademik başarılarını, ayrıca kendisinin dinler arası diyalog alanındaki çalışmalarını övdü.

Gülenin avukatı, dava sürecinde, hep, müvekkilinin oturma izni almasının “ABD’nin yararına olacağı” tezini işledi. Sonuçta, Temyiz Mahkemesi, 16 temmuz 2008’de, İç Güvenlik Bakanlığı'nın itirazlarını reddetti ve “siyaset ve din bilimcisi sıfatıyla oturma iznine hakkı vardır” diyerek Gülen’e kalıcı vize verilmesinin yolunu açtı.