hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Hileli gıdaya hapis cezası

    { title }

    SONRAKİ VİDEO

    Gaziantep’te ayçiçeği yağına soya karıştıran üreticiye 1 yıl 1 ay 10 gün hapis cezası verildi. Kararı değerlendiren Bitkisel Yağ Sanayicileri Derneği (BYSD) Başkanı Büyükhelvacıgil, kararın gıda güvenliği için emsal niteliğinde olduğunu belirterek, “Cezayı öder, yoluma devam ederim’ devri bitti” dedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Bakanlık kozmetik ürünleri sağlıksız buldu

    Ekmekte büyük tehlike: Katkı maddesi GDO'lu çıktı

    Gaziantep’te ayçiçeği yağına soya yağı karıştırdığı tespit edilen bir firmanın sahibi, 1 yıl 1 ay 10 gün hapis cezasına çarptırıldı. Hürriyet gazetesinden Eray Görgülü'nün haberine göre, kararın gıda güvenliği için emsal niteliğinde olduğunu belirten Bitkisel Yağ Sanayicileri Derneği (BYSD) Başkanı Tahir Büyükhelvacıgil, “Karar, sadece bitkisel yağ için değil tüm gıda ürünleri için örnek oluşturacak. ‘Cezayı öderim, yoluma devam ederim’ devri bitti” dedi.

    Gaziantep’de 3 Mart 2015’te yapılan denetim sırasında bir firmanın ürettiği ayçiçeği yağından alınan numunenin Türk Gıda Kodeksine uygun olmadığı ortaya çıkarken, firmanın ayçiçeği yağına soya yağı kattığı tespit edildi. Bunun üzerine BYSD ile birlikte Tarım İl Müdürlüğü, “kişilerin hayatını ve sağlığını tehlikeye sokacak biçimde bozulmuş ve değiştirilmiş gıda bulundurma suçunun” işlendiği gerekçesiyle mahkemeye başvurdu. Mahkemenin görevlendirdiği bilirkişi raporunda ayçiçeği yağının içinde soya yağının bulunduğuna dikkat çekilerek, bu durumun “gıda ve yemde taklit ve tağşiş yapılamaz” hükmüne açıkça aykırı olduğu ifade edildi. Raporda ayrıca, şu ifadelere yer verildi:

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Alerjen bilgisi

    “Üretici, içerisinde alerjen bulunan ürünü ilgili yönetmelik uyarınca etiketinde göstermeli ve tüketici bilgilendirilmelidir. Dolayısıyla soya fasulyesi ve ürünleri, süt ve ürünleri, yumurta, yerfıstığı gibi ürünleri alerjik hassasiyetler gösterenler tüketiciler için sağlık riskleri oluşturabilir. Ürünle ilgili tüm yasal düzenlemeler ve analiz sonuçları incelendiğinde soya fasulyesinin insan sağlığını alerjik yönden olumsuz etkileme ihtimali mevcut olduğu kanaatine varılmıştır.” Raporun ardından firmanın savunmasını alan Gaziantep 4. Asliye Ceza Mahkemesi, Mart 2019’de “bozulmuş veya değiştirilmiş gıda veya ilaç ticareti” suçunun işlendiğine hükmederek, firma sahibi S.Y.’yi 1 yıl 1 ay 10 gün hapis ve 5 gün adli para cezasına çarptırdı. Gerekçel karar 28 Ağustos 2018 tarihinde taraflara tebliğ edildi.Ceza ertelenirken, sanığın 1 yıl 6 ay denetim süresine tabi tutulması kararlaştırıldı. Sanık avukatları karar için temyize gitti.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Dernek olarak gıdada tağşişle mücadeleye her platformda devam ettiklerini belirten BYSD Başkanı Tahir Büyükhelvacıgil, bugüne kadar benzer davalarda Kabahatler Kanunu kapsamında cezaların verildiğine dikkat çekerek gıdada hileli karışımın ilk kez “halk sağlığını tehdit” suçundan TCK’nın 186. maddesine göre değerlendirildiğini söyledi.

    Cezayı öderim devri sona erdi

    BYSD Başkanı Büyükhelvacıgil, ülkenin farklı yerlerinde açılmış çok sayıda davalarının olduğunu belirterek şunları söyledi: “İlk kez bilirkişi tağşişli ürünün kişi sağlığı üzerindeki negatif etkilerini net bir şekilde dile getirdi. Mahkeme de ilk kez bu kadar uzun hapis cezasına hükmetti. Bu da hileli gıda üreten herkes için net bir mesaj. Artık yaptıkları yanlarına kâr kalmayacak. Bu hepimizin gıda güvenliğini güvence altına alan bir karar. ‘Gıdada hile yapıyorum, başıma bir şey de gelmiyor’ dönemi sona eriyor. Genelde hileli gıdada ‘para cezasını öderim, yoluma devam ederim’ bakışı hâkimdi. Oysa bu karar, tüm bu ezberleri bozacak nitelikte. Mahkeme ve bilirkişi, bu davada net bir şekilde gıdada yapılan hile nedeniyle tüketicilerin sağlığının olumsuz etkilenebileceğine dikkat çekti ve bu suçu işleyen kişiye hapis cezası verdi. Tağşiş, düzgün üretim yapan firmaların rekabet gücünü kırıyor, tüketicinin de yanıltılmasına da yol açıyor. Artık güvenilir gıdaya bir adım daha yakınız. Bu kararın gıda güvenliğiyle ilgili davalarda da emsal olmasını bekliyoruz.”

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow