Kılıçdaroğlu'ndan iş dünyasına Sayıştay eleştirisi
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Sayıştay raporlarına ilişkin, "Verginin çoğunu verenlerin, onların temsilcileri veya kuruluşlarının sesini çıkarmaması düşündürücüdür" dedi.
CHP Basın Birimi'nden yapılan yazılı açıklamaya göre Kılıçdaroğlu, ATO Başkanı Salih Bezci ve yönetim kurulu üyelerini kabul etti. Görüşmede, CHP Genel Başkan Yardımcıları Erdoğan Toprak, Umut Oran ve Ankara Milletvekilleri Levent Gök ile Sinan Aygün de hazır bulundu. Açıklamada, Kılıçdaroğlu'nun ATO'nun yeni seçilen yöneticilerine görevlerinin hayırlı olması ve başarılı bir çalışma sergilemeleri temennisinde bulunduğu belirtildi. TBMM'de bütçe görüşmeleri sürdüğünü ve 2013 yılı kesin hesap yasasının görüşüldüğünü kabulde dile getiren Kılıçdaroğlu'nun, konuklarına şunları söyledi:
"Yani nereye para harcandıysa onlar görünüyor. Adı Kesin Hesap Kanunu ama bu paralar doğru mu harcandı, yanlış mı harcandı onu birisinin denetlemesi lazım. Ama Meclis'in böyle bir denetim gücü yok. Yani her bir milletvekili gidip de Maliye Bakanlığına 'gel arkadaş sen parayı nereye harcadın' veya gidip de bir Bayındırlık Bakanlığına, 'siz bu parayı nereye harcadınız' deme şansı yok. Olsa da zaten bununla ilgilenecek zamanı yok. O yüzden TBMM adına denetimi Sayıştay'a vermişler. Bütün dünyada böyledir. Yani Amerika Sayıştay'ı da, İngiliz, Fransız, Japonya, Papua Yeni Gine. Özel bir mahkemedir burası, anayasal bir kurumdur. Onlar, TBMM adına kamu harcamalarını denetlerler, mali raporu hazırlarlar o rapor Meclis'e gelir. Milletvekilleri Meclis'e gelen bu raporu okurlar ve derler ki burada olumsuzluk var, burada olumluluk var diye bakarlar ve ona göre karar verirler."
Kılıçdaroğlu, 2010 yılı raporunun gelmediğini ve kendilerinin konuya ilişkin sordukları sorulara "Bu kanun yeni çıktı Sayıştay'da yeteri kadar
hazırlıklı değildi" yanıtlarının verildiğini anımsatarak, daha sonra Sayıştay'ın denetim yetkisinin çıkarıldığını bunun üzerine de kendilerinin Anayasa Mahkemesi'ne gittiklerini hatırlattı. Kararı AYM'nin iptal ettiğini ve ancak buna rağmen hükümetin raporları getirmediğini iddia eden Kılıçdaroğlu, "Ona rağmen hükümet getirmedi. Yapacak bir şey yok bütçe kanunu geçti gitti. Biz bütçenin iptaliyle ilgili ya da anayasaya aykırılığıyla ilgili bütünü için Anayasa Mahkemesine gidemiyoruz. Öyle bir anayasada hüküm var. Ama bir maddesinin iptaliyle ilgili gidebiliyoruz. Fakat bu bütçenin tümünü kapsadığı için Anayasa Mahkemesi'ne gitme şansımız olmadı" değerlendirmesinde bulundu. Bu sene de Sayıştay raporlarının gelmediğini ile süren Kılıçdaroğlu, kabulde şunları belirtti:
"İki tür rapor var. Bir rapor kalın. Bütün bakanlıkların hesaplarını inceleyen rapor. Bir de Meclis'e gelen 3-4 sayfalık bir rapor. 3-4 sayfalık.
Oradan bütün bilgiler çıkarılmış 3 - 4 sayfa gelmiş. Ben Adalet Bakanlığının bütçesinde söyledim. Orada, 'bakanlık bize verileri vermediği için, biz görüş beyan edemiyoruz' diyor. Bakanlık TBMM adına denetim yapan bir kuruluşa nasıl bilgi vermez? Maliye Bakanlığı vermiyor, Ulaştırma Bakanlığı vermiyor, Adalet Bakanlığı vermiyor. Hiçbir bakanlık vermiyor ama bu kabul edilecek. Şimdi biz bunun üzerine vatandaş vergisini veriyor, hükümette hesabını verecek. Bu gayet doğaldır yani demokrasilerde. Böyle bir billboard hazırladık. Dedik ki 'bunu paramızı verelim' yayınlatalım. Böylece vatandaşta farkına varsın yani bütçe görüşülüyor, ülkenin bütçesi görüşülüyor. 76 milyon insan vergi ödüyor. İlgili reklam firması bizim bu ilanımızı yayınlamadı, korktu. Bizde o yüzden Genel Merkezin önüne astık bu ilan yasaklandı diye."
Kılıçdaroğlu, demokrasinin çıkış noktasının vatandaşın ödediği vergilerin nerelere harcandığını sormasıyla başlayacağını kaydederek, "Magna Carta'tan beri bu böyledir. İlk kez bizim tarihimizde hükümet verginin nereye harcandığının kaynağını göstermeden diyor ki ben parlamentodan geçireceğim bunu siz ne derseniz deyin" ifadesini kullandı.
Bu duruma itiraz ettiklerini dile getiren Kılıçdaroğlu, vergi dairesinde kaydı olan, beyanname veren, muhtasar beyanname, gelir vergisi
beyannamesi, kurumlar vergisi beyannamesi veren vergi mükelleflerinin ses çıkarmadıklarını iddia etti. Kılıçdaroğlu, kabulde, "Bunlardan ses çıkmıyor. O zaman bizim demokrasimizde bir sorun var. Bir eksiklik var bizim demokrasimizde. Eğer ben vergi veriyorsam ne için veriyorum vergimi ülkem kalkınsın diye. Burada esas vergi verenlerin, verginin çoğunu verenlerin, onların temsilcileri veya kuruluşlarının sesini çıkarmaması düşündürücüdür" değerlendirmesini yaptı.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
İzmir için KRİTİK uyarı: Su seviyesi yüzde 10'ların altına inebilir!
EN SON HABER | Kayıp iş insanının cansız bedeni ormanda bulundu: Ortağı tutuklandı!
Henüz 17 yaşında 70 suçtan kaydı var: Defne Hakim 'Ah' ederek paylaştı!
SON DAKİKA | Abdulkadir Selvi yazdı: Yeni bir 'kara harekatı' yolda mı?
Yapay zeka destekli MR cihazı! İki kat daha fazla hastaya hizmet verecek