İstanbul Depremi Sonrası "Sallanma Hissi" Normal mi? Uzmanlardan Kritik Tavsiyeler
İstanbul Silivri açıklarında meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki depremin üzerinden dört gün geçti. Ancak birçok İstanbullu hâlâ sanki zemin sallanıyormuş gibi hissediyor. Özellikle gece saatlerinde bu hissiyatın arttığını belirten vatandaşlar, artçıların büyüklüğünün düşük olmasına rağmen psikolojik etkilerin sürdüğünü dile getiriyor. Psikiyatri uzmanları ise, bu sürecin doğal olduğunu ve doğru yönetilmesi gerektiğini söylüyor. Hürriyet'ten Fulya Soybaş'ın özel haberi...

Psikiyatrist Prof. Dr. Arif Verimli, deprem sonrası yaşanan "sallanıyor muyum?" hissinin, kalp çarpıntısının ve uyku problemlerinin tamamen normal tepkiler olduğunu belirtiyor. Prof. Dr. Verimli, "İnsan bilmediğinden korkar. Bu yüzden deprem öncesi, sırası ve sonrasında neler yapılacağını bilmek kaygıyı azaltır," diyor.

Uzman, deprem öncesinde tatbikatlara katılmanın, "çök-kapan-tutun" gibi yöntemleri öğrenmenin ve evlerin dayanıklılığı hakkında bilgi sahibi olmanın psikolojik dayanıklılığı artıracağını vurguluyor. Ayrıca, daha önce ağır deprem travması yaşamış kişilerin, bu etkileri daha uzun süre hissedebileceğini ve profesyonel destek almasının yararlı olacağını söylüyor.

Moodist Psikiyatri ve Nöroloji Hastanesi'nden Prof. Dr. Önder Kavakçı da, deprem sonrası yaşanan uykusuzluk, aşırı tetikte olma, öfke, huzursuzluk veya hissizlik gibi tepkilerin tamamen doğal olduğunu vurguluyor. Kavakçı, "Bu süreçte kendinize nazik olun ve gerekirse psikolojik destek almaktan çekinmeyin," diye ekliyor.

Uzmanlar, deprem sonrası ruhsal iyileşmeyi desteklemek için şu yöntemleri öneriyor:
Derin ve yavaş nefes egzersizleri yapın.
Kendinize ve sevdiklerinize şefkatli olun; duygularınızı bastırmayın.
Sosyal medyadan ve felaket haberlerinden uzak durun.
Hayvanlarla vakit geçirmek gibi rahatlatıcı aktiviteler yapın.
Yalnız kalmayın, aile ve komşularla dayanışma içinde olun.

Öte yandan, deprem konusunda bilim insanlarının farklı açıklamalar yapması vatandaşların güven duygusunu da zedeliyor. Prof. Dr. Arif Verimli, bu konuda "Hepsini dinleyin, çalışmalarını araştırın ve kime güveneceğinize karar verin. Sürekli felaket senaryolarına maruz kalmak sadece kaygıyı artırır," diyerek uyarıda bulunuyor.

Yeni bilimsel araştırmalar yapılmadan yapılan açıklamaların daha fazla belirsizlik yarattığını belirten uzmanlar, Japonya örneğini işaret ederek, depremle yaşamayı öğrenmenin ve kişisel önlemleri artırmanın önemine dikkat çekiyor.