Çöken köprüyle ilgili soruşturma başlatıldı

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Çaycuma'da Filyos çayı üzerindeki köprünün çökmesine ilişkin idari ve adli soruşturma başlatıldığını bildirdi.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Yıldırım ile Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, köprünün çöktüğü bölgede incelemelerde bulundu.

Burada gazetecilere açıklamada bulunan Binali Yıldırım, köprünün neden çöktüğüne yönelik bir çalışma yürütüldüğünü belirterek, "Teknik çalışma bir yandan sürüyor, bir yandan da idari soruşturma başlamış durumda. Kaybolan ve muhtemelen hayatını kaybeden vatandaşlarımızın olması dolayısıyla bir adli soruşturma da, eş zamanlı olarak başlamış durumda" dedi.

Yıldırım, çöken köprünün rutin bakımlarının yapılmaya devam ettiğini, bakımla ilgili herhangi bir bir zafiyet söz konusu olmadığını söyledi.

Köprünün şiddetli sellerle çöktüğünü ifade eden Yıldırım, kayıpların olduğunu anımsattı.

Olayın ardından süratle AFAD, valilik, kaymakamlık, DSİ, karayolları, devletin bütün birimlerinin harekete geçtiğini, o günden beri çalıştıklarını belirten Yıldırım, şöyle konuştu:

"Minibüste olduğu bilinen 2 vatandaşımızın naaşına ulaşıldı. Ancak çalışmaların zorluğunu gördük bizatihi. Sel sonrası kalan sular artık balçığa dönmüş. Dolayısıyla zeminde çalışmayı oldukça güçleştirmiş durumdadır. Şimdi arkadaşlarımız büyük bir gayretle blokları parçalayarak minibüsün veya hayatını kaybeden vatandaşların burada olup olmadıklarından emin olmak istiyorlar. Köprüden denize kadar 18,5 kilometrelik bir mesafe var. Bu mesafe boyunca da hem dalgıçlar hem de arama kurtarma ekipleri de aralıksız çalışmalarını sürdürüyor. Hepimiz bir şekilde kaybolan vatandaşlarımıza ulaşmak istiyoruz. Minibüsün Karadeniz'e sürüklenme ihtimalini de göz önüne alarak denizde de sahil güvenlik ekiplerimiz gerekli
tertibatları aldı, onlar da gece gündüz çalışmalarını sürdürüyor."

SORULAR

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Yıldırım, köprünün neden çöktüğüne ilişkin soru üzerine şunları kaydetti:

"Köprünün çökmesi dolayısıyla başlatılan bir çalışma var, teknik çalışma bir yandan sürüyor, bir yandan da idari soruşturma başlamış durumda. Kaybolan ve muhtemelen hayatını kaybeden vatandaşlarımızın olması dolayısıyla bir adli soruşturma da eş zamanlı olarak başlamış durumda. Şu andaki işimiz ölü ya da sağ vatandaşlarımıza ulaşmak. Şu an önümüzdeki en acil konu budur. Tabiatıyla bu çöküş nedeni, teknik çalışmalar ve idari çalışmalardan sonra ortaya çıkacaktır."

Çöken köprünün 1951 yılında yapıldığını, 2004 yılında gelen talep üzerine buraya yeni bir köprü yapılarak 2009 yılında hizmete açıldığını belirten Yıldırım, "Aslında yeni yapılan köprü buradaki bütün ihtiyacı görecek nitelikte bir köprüdür. Dolayısıyla çöken köprünün bakımı, buna rağmen rutin bakımları yapılmaya devam etti. Herhangi bir bakımla ilgili zafiyet söz konusu değil ama o günün teknolojisiyle, 1950-51 yılında ahşap fore kazıklar üzerinde oturmuş bir köprüdür. Bugünkü köprüden farkı ne? Bugünkü köprü, demirçelik ve beton fore kazıklar üzerine oturuyor, tek farkı budur, betonarme köprüdür her ikisi de" diye konuştu.

"İğneyle kuyu kazar gibi"

"Bu olay oldu diye, köprülerde çalışma yapılmıyor diye bir algılama doğru bir şey değil" diyen Yıldırım, köprülerin tamamında çalışma yapıldığını belirtti.

Bakan Yıldırım, bir gazetecinin, kayıpların bulunmasının çok uzadığına yönelik eleştirilerin olduğunu dile getirmesi üzerine, şunları söyledi:

"Vatandaşlarımızın hayatını kaybetmesi, yakınlarının çok büyük bir acı içinde olmaları tabiatıyla anlaşılabilir bir şey. Bu acıyı hep birlikte yaşıyoruz ama onlar daha fazla yaşıyor ama şunun bilinmesinde fayda var, şartlar ortada. Çok geniş bir alanda, tamamen balçıklarla kaplanmış bir alanda çalışıyorsunuz. Hiçbir şekilde görüş şansımız yok. Tamamiyle iğneyle kuyu kazar gibi, 18 kilometreye 300 metrelik bir alanda arama yapıyorsunuz. Ben çalışmalarda gayet titiz davranıldığı kanaatindeyim. Herhangi bir sıkıntı yok. Vali bey, bize bu konudaki çalışmaların detayını anlattı. Canla başla, gece gündüz bütün devletin imkanları seferber olmuş durumda, bu çalışmaları tamamlayıp bir şekilde sonuçlandırmak yönündedir."

Binali Yıldırım, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, köprünün yenilenmesine yönelik talimat verdiğine yönelik haberler çıktığının hatırlatılması üzerine de "Onlar yapılıyor. Köprünün başlaması için, bu şartların normale dönmesi lazım" dedi.

Gerekli ölçümlerin yapılacağını ifade eden Yıldırım, "Bu çalışmalar bir yandan başlıyor. Kaldı ki burada o köprünün olmaması ilçenin ulaşım ihtiyacını kesintiye uğratacak bir şey değil. Üzerinde bulunduğumuz köprü, zaten yeterince bu görevi yapıyor onun yanına bir köprü daha yapılması tabiatıyla söz konusu onu da yapacağız. Belediyenin sorumluluğunda diyemeyiz. İhtiyaç varsa bunu da en kısa zamanda gerçekleştireceğiz" şeklinde konuştu.

Kayıp yakınlarına ziyaret

Bakanlar Binali Yıldırım ve Veysel Eroğlu, köprüdeki incelemelerinin ardından, Türk Kızılayı tarafından kurulan çadırda bekleyen kayıp yakınlarını ziyaret etti.

Bir kayıp yakınının, yetkililerin kendileriyle ilgilenmediğini ileri sürmesi üzerine Bakan Eroğlu, "Buraya Faruk Çelik Bakanımız, Erdoğan Bayraktar Bakanımız geldi. Biz de geldik, acınızı paylaşmak için" dedi. Bakan Eroğlu, bir başka kişinin beton blokun kaldırılamadığını söylemesi üzerine, şöyle konuştu:

"Çaydaki blok kaç ton biliyor musunuz? Köprü üzerine vinci getirirsek, orası yıkılabilirdi. Bundan dolayı, yol yaptık. Dolgu yaparken, dalgıçlarımız burada canlarını tehlikeye atarak çalışıyorlar. Biz vatandaşların acısını görüyoruz. Burası kaç kilometrelik alan. Sahil güvenlik ekiplerimiz denizde arama yapıyor. İnşallah dua edelim, çıksınlar. Sizlerin acısını biliyoruz. Ateş düştüğü yeri yakar. Ne gerekirse yapacağız, söz."

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın taziyelerini ilettiğini ifade eden Eroğlu, kendisine konuyla ilgili bilgi aktaracaklarını belirterek, "Allah sizlere sabır versin" dedi.

Bakan Binali Yıldırım da "Vatandaşların cenazelerinin en kısa sürede çıkartılmasını istiyoruz. Yeni bir iş planıyla 24 saat işin başındayız, gayretle çalışıyoruz. Şu anda sözün bittiği yerdeyiz, acılarınızı anlıyoruz, sizin kadar hissedemesek de" diye konuştu. Buradan Yolgeçen köyüne giderek olayda babası ve yeğeni kaybolan Çaycuma Belediye Başkanı Mithat Gülşen ve kayıp yakınlarıyla görüşen Yıldırım ve Eroğlu, daha sonra ilçeden ayrıldı.