Bekir Bozdağ'dan Tahir Elçi'nin öldürülmesiyle ilgili yeni açıklama

Diyarbakır Baro Başkarı Tahir Elçi'nin öldürülmesiyle ilgili konuşan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Tahir Elçi'nin yanında bulunan silahın şehit olan polislerden birinin vurulmasında kullanıldığını açıkladı. Bozdağ, "olay yerinde merhum Tahir Elçi'nin yanında bulunan silahın, şu anda elde edilen bilgiler çerçevesinde kaçan teröristlerin kullandığı silahlardan birisi olduğu ve bu silahın da şehit olan polislerimizden birinin vurulmasında kullanıldığı balistik incelemede tespit edilmiş durumdadır" dedi.

Haberin Devamı

Yozgat'ta partisinin il teşkilatı tarafından düzenlenen İl Danışma Meclisi toplantısına katılan Bakan Bozdağ, burada yaptığı konuşmada, Diyarbakır'da iki polis memurunun şehit edilmesi ve olayın devamında Baro Başkanı Tahir Elçi'nin başından vurulma olayı hakkında konuştu. Konuşmasına taziye dilekleriyle başlayan Bozdağ, "Sözlerimin başında öncelikle dün Diyarbakır'da hayatını kaybeden polislerimize Cenabı Allah'tan rahmet, ailelerine, yakınlarına, emniyet teşkilatımıza başsağlığı diliyorum. Ayrıca Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi'ye Allah'tan rahmet, ailesine, yakınlarına ve tüm barolar birliğine, hukuk camiasına, Diyarbakır Barosu'na başsağlığı diliyorum" diye konuştu.

Bozdağ, "Dün iki teröristin saldırısı üzerine başlayan çatışma sırasında maalesef iki polisimiz şehit oldu, bir basın mensubu yaralandı, ayrıca olayın başladığı yere çok yakın bir mesafede açıklama yapmakta olan Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi de nereden ve kimden geldiği tespit edilememiş olan bir kurşunun isabeti suretiyle hayatını kaybetti. Öncelikle şunu ifade etmek isterim ki terörün her türlüsü lanetlidir, lanetlenmelidir. Şiddetin her türü lanetlidir, lanetlenmelidir. Dünyanın hiçbir yerinde terörle, şiddetle elde edilmiş doğru bir netice yoktur. Bundan sonra da terörle ve şiddetle elde edilecek bir netice olmayacaktır" dedi.

Çarpıtma haberler yapılıyor

Çarpıtma haberlerle zihin bulandırmak isteyen çevreler olduğunu söyleyen Bakan Bozdağ, şöyle devam etti:
"Olayın akabinde hem adli, hem de idari soruşturma başlatılmıştır. Adli ve idari soruşturma olayı bütün yönleriyle detaylı bir şekilde ortaya çıkaracaktır. Şu anda yazılı, görsel ve sosyal medya üzerinden yayınlanan bazı haberler gerçek değil yalandır. Bazıları manipülasyon, bazıları çarpıtma, maalesef kirli haberlerle milletimizin zihnini bulandırmak isteyen çevrelerde var. Şu anda yaşanan olayla alakalı, olayı duyduğu andan itibaren yaşananlar milletimizin gözü önündedir. Sayın Başbakanımızın, Sayın Cumhurbaşkanımızın, İçişleri Bakanlığımızın, Adalet Bakanlığımızın olayın arkasından ortaya koyduğu yaklaşımlar ortadadır. İçişleri Bakanımız dört tane müfettişi olay yerine göndermiştir. Adalet Bakanlığı olarak biz müsteşar yardımcımız ve genel müdürümüzü dün Diyarbakır'a gönderdik. Diyarbakır Başsavcısı derhal bir soruşturma, İçişleri Bakanlığı da idari bir tahkikat başlattı. Olay bütün yönleriyle incelenecek ve bütün gerçek tüm çıplaklığıyla ortaya çıkarılacaktır. Hiçbir şeyin gizlenmesi, örtülmesi göz ardı edilmesi, ihmal edilmesi asla söz konusu değildir, olması da mümkün değildir."

Önyargılarla katil ilan edilemez

Yapılan açıklamalara bakıldığında, art niyetli trollerin işbaşında olduğunu ifade eden Bakan Bozdağ, "Bazı çevreler daha işin başında 'katil devlet' diye önyargılarıyla katil ilan etmeye başladılar. Elde bilgi var mı? Yok. Delil var mı? Yok. Herhangi bir bulgu var mı? Yok. Sadece ön yargılarla konuşan parti temsilcileri oldu. HDP'nin temsilcileri oldu ve başka yerlerde, başka çevrelerde benzer konuşmalar yapıldı. Sayın Başbakanımızın yaptığı açıklamalar çarpıtıldı. Olayın farklı bir noktaya çekilmesi için maalesef kirli gayretleri, çabaları görüyoruz. Türkiye'mizin 81 ilinde yaşayan aziz vatandaşlarımıza şunu özellikle ifade etmek istiyorum. Gerek yazılı, gerek görsel, gerekse sanal medyada yer alan kirli haberlere, art niyetli trollere, terör örgütünün veya Türkiye düşmanlığının iliklerine kadar işlemiş olan düşmanlıklarının yaptıklarına, yazdıklarına, söylediklerine lütfen itibar etmeyin. Kirli bilgilerle değil, doğru bilgilerle değerlendirme yapın. Onun için de devletin yetkili ve doğru ağızlarını dinleyin. Cumhuriyet Başsavcılığı'nın açıklamalarını, Diyarbakır Valiliği'nin açıklamaları, İçişleri Bakanlığı'nın açıklamaları ve Adalet Bakanlığı'nın açıklamaları, Sayın Başbakanımızın ve hükümetimizin açıklamaları gerçeği Türkiye kamuoyuna açıklamak için yapılmaktadır. Bundan sonra da bu açıklamalar yapılmaya devam edilecektir" diye konuştu.

Tahir Elçi'nin kim tarafından öldürüldüğü henüz tespit edilemedi

Adalet Bakanı Bozdağ, konuşmasının devamında şu ana kadar elde edilmiş bilgiler doğrultusunda iki teröristin araba içinden polislere ateş ettiğinden bir tereddüt olmadığını belirtti. Bozdağ, "Polislerimizden ikisinin yaralandığı, birinin olay yerinde diğerinin de daha sonra hastanede şehit olduğu ve atılan kurşunların teröristlerin silahlarından çıktığı sabit. Yine teröristlerle polislerimiz arasında çatışma çıktığı da bir gerçek. Teröristlerin merhum Tahir Elçi'nin açıklama yaptığı noktaya doğru kaçtıkları, bu sırada çatışmanın da devam ettiği, o da bir gerçektir. Tahir Elçi'nin de bu olay sırasında isabet eden bu kurşunla öldüğü de bir gerçek. Ama Tahir Elçi'ye isabet eden kurşunun kimin silahından çıktığı şu ana kadar ulaşılan bilgi ve belgeler çerçevesinde henüz tespit edilmiş değildir. Onun için Cumhuriyet Savcılığı çok detaylı bir tahkikat yürütmektedir. Gerek otopsi incelemesi sırasında, gerek olay yeri incelemesi sırasında, Diyarbakır Barosu'nun temsilcileri ve diğer bütün soruşturmada bulunması gerekenlerle beraber süreç birlikte işletilmiştir, birlikte de işleteceğiz. Maalesef olay yeri incelemesi yapılırken terör örgütü mensupları olay yeri incelemesini sürdürürken Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcımız, Cumhuriyet Başsavcı Vekilimiz, iki Cumhuriyet Savcımız ve baro temsilcilerinin de bulunduğu alana doğru otomatik silahlarla ve roketatarla saldırmışlar ve olay yerinin güvenliğini almakla görevli bir polis aracımıza uzaktan kumanda ile patlatılan bombayla patlatılmış ve bu arada da bazı polislerimiz yaralanmıştır" dedi.

PKK gerçeğin ortaya çıkmasından rahatsız

Bakan Bozdağ, gerçeği arayanların, peşinde olanların soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcılarının işini yapmasından neden rahatsız olduklarını sordu. Bozdağ, "Eğer merhum Tahir Elçi'nin nasıl öldürüldüğünü merak ediyorsak, gerçeğin ortaya çıkmasını istiyorsak hepimizin yapması gereken bu araştırmanın, bu soruşturmanın sağlıklı bir biçimde yürümesi ve yürütülmesidir. Maalesef olay yerinde inceleme yapan Cumhuriyet Savcılarına ve diğer yargı görevlilerine görevlerini sağlıklı bir şekilde yapmalarına imkan tanınmamış ve terör örgütü mensupları olay yerine saldırıda bulunmuşlardır. Öyleyse buradan soruyorum, siz gerçeğin ortaya çıkmasını istiyor musunuz? PKK terör örgütü gerçeğin ortaya çıkmasından belli ki rahatsız. HDP eş başkanları ve diğer yetkileri konuşuyorlar, onlara da soruyorum; Siz gerçeğin ortaya çıkmasını istiyor musunuz, istemiyor musunuz? İstiyorsanız o zaman bu soruşturmayı yapan Cumhuriyet Savcılarımızın görevlerini sağlıklı bir şekilde yürütmelerini neden sabote ediyor, neden terör örgütü saldırıyor, neden onların görevlerini yapmasına engel çıkarılmak isteniyor" diye konuştu.

Olay yerinde bulunan silah kaçan teröriste ait

Bozdağ, Tahir Elçi'nin öldürüldüğü yerde bulunan silahın kaçan teröristlerden birine ait olduğu ve şehit olan polislerden birine bu silahla ateş açıldığının tespit edildiğini söyledi. Bozdağ, şöyle konuştu:

"Olay yeri çalışmaları sürdürülmüş ve pek çok delil toplanmıştır. Görüntü kayıtlar başka deliller titizlik içerisinde toplanmakta bunların analizi ve değerlendirilmesi yapıldıkça Türkiye kamuoyu ile de paylaşılacaktır. Soruşturmanın hiçbir aşamasında kimseden gizlenen bir şey olmamıştır, bundan sonra da soruşturmanın usul hukukunda çerçevesi ne ise o çerçeve içerisimnde yürütülecğinden de kimsenin endişesi olmamalıdır. Bu yüzden de gerçek bilgilere itibar edelim ve bu nokatda sorumlu olanların açıklamalarından hareketle değerlendirme yaparsak o zaman daha sağlıklı bir değerlendirme yapmış oluruz. Olay yerinde merhum Tahir Elçi'nin yanında bulunan silahın şuanda elde edilen bilgiler çerçevesinde kaçan teröristlerin kullandığı silahlardan birisi olduğu ve bu silahın da şehit olan polislerimizi birinin vurulmasında kullanıldığı da baristik incelemede tespit edilmiş durumdadır."