Ayı Datvi'nin hüzünlü hikayesi...

Yaklaşık 1 yıl önce Kaçkar Dağları'nın eteklerinde bulunan ve Rize Çamlıhemşin'de belgeselci Cemal Gülas tarafından koruma altına alınan ayı "Datvi"yi devlet geri aldı.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

14 aylık olan ve yaklaşık 100 kilo ağırlığa ulaşan Datvi, "büyüdüğünde tehlike oluşturabileceği" düşüncesiyle Milli Parklar Genel Müdürlüğü'nün talimatı üzerine, Bursa'daki Karacabey Ayı Rehabilitasyon Merkezi'ne götürüldü.
 
Datvi'yi almak için vahşi hayvanlar uzmanı Prof. Dr. Nilüfer Aytuğ, Rize Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürü Hasan Kudal ile aralarında Jandarma'nın da yer aldığı sekiz kişilik bir ekip Çamlıhemşin'in Boğaziçi köyüne geldi.
 
Gülas'ın yanından ayrılmadı
 
Ekiplerin gelmesiyle götürüleceğini hissetmiş gibi davranan Datvi, annesi olarak gördüğü Cemal Gülas'ın yanından ayrılmadı. Yavru ayı, pençeleriyle son kez süt içtiği Gülas'ın elini tuttu.
 
Gülas, yetkililere Karacabey'deki merkezin bir hapishane olduğunu söyleyerek tartıştı.
 
"Ayının ne yapacağı belli, insanın ki değil"
 
Gülas, yetkililerin "Ayı bu, ne yapacağı belli olmaz" diyerek Datvi'nin kamyon kasasında yer alan kafese konulması için yardım talebini, "İnsanların ne yapacağı belli olmaz, ayıların ne yapacağı bellidir" diyerek geri çevirdi.
 
Cemal Gülas, daha sonra Datvi'nin uyuşturucu silahla etkisiz hale getirilmesini görmemek için eve girdi.
 
Datvi bu sırada uyuşturucu silahla etkisiz hale getirildi. Daha sonra kafese konan Datvi, Bursa'daki Karacabey Ayı Rehabilitasyon Merkezi'ne doğru yola çıkarıldı.
 

 
Bursa Karacabey Ayı Rehabilitasyon Merkezi vahşi hayvanlar uzmanı Prof. Dr. Nilüfer Aytuğ, ayıyı alarak onu doğadan koparmayı amaçlamadıklarını söyledi.
 
Aytuğ, "Ama emin olun ki 1-2 yıl içinde o insana fazla alıştığı için insandan kopamayacak ve yiyecek bulmak için sürekli olarak köylere gidecektir. Bu şekilde köylere gittiklerinde sonuçta çok olumsuz sonuçlarla karşılaşılıyor" dedi.
 
Datvi'nin 110 dönümlük bir alanda 60 ayı ile birlikte yaşayacağını söyleyen Aytuğ, "Mutlu olacağını düşünüyorum. Tabii burası olağanüstü güzel bir yer ama orada da mutlu olabilmesi için olabildiğince iyi bir ortam yaratmaya çalıştık" ifadesini kullandı.
 
Datvi'nin götürüldüğü yerde ölümü bekleyeceğini söyleyen Cemal Gülas ise, söz konusu alanın 5 dönüm olduğunu söyledi.
 
Gülas, "Bu benim süs hayvanım değildi. Bu hayvan arazide yaşıyordu. İnsana olan yakınlığını bir türlü engelleyemedik. Bugün Türkiye'nin birçok yerinde de vahşi hayvanlar insanlar tarafından besleniyor, büyütülüyor. Böyle olunca hayvan bir daha doğaya dönemiyor, insanlarla da yaşayamıyor. Çoğu katlediliyor.
 
Sadece bu şekilde olan ayılar alınıyor ve bir tür hapishaneye konuyor. Bizim arkamızda 30 bin dönüm arazi var, şimdi bu hayvanı götürdüler. 50 ayıyla 5 dönüm bir arazide yaşatacaklar. O zaman uyutsunlar bu hayvanları. Uyutmak işlerine gelmiyor, çünkü o zaman dünya kadar fondan gelen destekler kesilecek. Bu hayvanlar üzerinden biri rant sağlıyor ve adını da Rehabilitasyon Merkezi koyuyorlar" diye konuştu. 
 
Datvi artık Bursa'da
 
Datvi, uyuşturucu iğneyle bayıltılarak getirildiği ayı barınağında yavru ayılar için hazırlanan özel bölüme bırakıldı. Ortama alışması için diğer ayılardan izole edilen Datvi, kendine geldikten sonra sürekli çevresini inceleyerek, yeni yuvasını tanımaya çalıştı.
 
Prof. Dr. Nilüfer Aytuğ, "Öncelikle merkezdeki yavru ayılara alıştırılacak. Belki 3-4, belki de 6-7 ay sonra büyük ayıların bulunduğu alana, diğer ayıların yanına bırakılacak. Şu anda Datvi'de davranış bozuklukları var. Sürekli olarak ya ön pençesini ya da en yakınındaki insanın elini emmeye çalışıyor. Bunlar ne yazık ki patolojik problemler olarak değerlendirilebilir. Yani kesinlikle normal davranışlar değil. Biraz strese maruz kaldığında, bu hareketleri sıklıkla tekrarlıyor. Öncelikle bu durumdan onu kurtaracağız. Sonra da yavaş yavaş doğal ortama alıştıracağız" dedi.

Datvi "yavru ayı" demek
 
Yaklaşık 1 yıl önce Kaçkar Dağları'nın eteklerinde vatandaşlar tarafından bulunan yavru boz ayı, İl Çevre ve Orman Müdürlüğü ekiplerine teslim edilmişti.
 
Annesi avcılar tarafından vurulduğu sanılan yavru boz ayıya sahip çıkan Cemal Gülas, ayıyla birlikte ormanlık alanda bulunan evinin çevresinde yaşamaya başlamıştı.
 
Gürcüce'de "yavru ayı" anlamına gelen Datvi adını verdiği ayıyla ormanda kalan Gülas, onu yeniden doğal yaşamına alıştırmayı başarmıştı.
 
Datvi bu süreçte insanlara alışmış, köylüler de çok sevdikleri Datvi'nin zarar görmemesi için orman çevresindeki kapanları kaldırmıştı.