Arınç: "Dünyanın barışa ihtiyacı var"
Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı'nın iftarına katılan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, "Dünyanın sulhe ihtiyacı var, insanların huzura, barışa ihtiyacı var. Bunları sağlayabilmek, ortak bir mücadeleyle, ortak bir gayretle mümkün" dedi.
Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı, siyasetçileri, büyükelçileri, yabancı misyon temsilcilerini ve pek çok davetliyi iftarda buluşturdu. Vakfın iftarına Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Tanrıverdi, Adalet Komisyonu Başkanı ve AK Parti Ankara Milletvekili Ahmet İyimaya, CHP Ankara Milletvekili Sinan Aygün, BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, Aydın Menderes'in eşi Ümran Menderes, Vatikan, Avustralya, İsveç, Danimarka ve Mısır'ın da aralarında bulunduğu birçok ülkenin büyükelçisi, yabancı misyon temsilcileri, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ile çok sayıda davetli katıldı.
Arınç, iftarın ardından yaptığı konuşmada, Ramazan ayının bereketiyle, güzelliğiyle, sadeliğiyle, toleransıyla, sevgisiyle geldiğini belirterek, getirdikleri, dostlukları, arkadaşlıkları, hatırladıkları güzel günler olarak Ramazan'ın hasretle beklendiğini söyledi. Ramazan günlerini dolu dolu geçirmeye çalıştıklarını anlatan Arınç, israfa girmedikçe, gösterişe dalmadıkça, dostları bir araya getiren iftarlara çok ihtiyaç olduğunu kaydetti.
"Ramazan gününde, tanklar, toplar kullanılıyor..."
Vakfın 18 yıldır "diyalog" kelimesini ağzından düşürmediğini, hayata geçirmeye çalıştığını ve büyük gayretler sarf ettiğini belirten Arınç, insanların birbirleriyle dost olabileceklerini pek çok faaliyetleriyle ortaya koyduğunu dile getirdi. Arınç, diyalog kurabilmenin medeni hayat için çok büyük bir ihtiyaç olduğunu düşündüğünü ifade ederek, vakfın, insanların birbirini anlaması konusunda da her kurum ve kuruluşla çalışmaları olduğunu söyledi. Vakfın, "evrensel barışa doğru" diye bir slogan kullandığını, aslında bir hayalin söylendiğini belirten Arınç, "Olur mu? Olur" dedi. Arınç, şunları söyledi:
"En yakın çatışma noktalarının içimizde ve hemen komşularımızda olduğunu gördükçe, hatta uzak bir ülkeyi, Myanmar'ı zikrettikçe, hatta Güney Amerika'dan bir başka ülkeyi veya Asya'nın en güneyindeki ya da kuzeyindeki bir ülkeyi bahsettikçe, evrensel barışta 'ne, nasıl gerçekleşir' diye şüpheyle bakılabilir ama ideal bu olmalı bence. İdeal, evrensel barışın teessüsü için neler yapacağımız konusunda, sadece dinlerarası diyalogla değil, bütün fikirlerin, bütün düşüncelerin, fobilere karşı, korkulara karşı alınabilecek tedbirlerin mutlaka görüşülmesi, konuşulması ve düşünen insanlara bunların anlatılması gerekli."
"Ramazan gününde, tankların, topların kullanıldığı, insanların öldüğü coğrafyaları da bildiklerini" anlatan Arınç, oralarda huzur, güvenlik gelmesini istediklerini söyledi.
Arınç, Türkiye'nin de eşbaşkanlığını yaptığı "medeniyetler ittifakı" konusunda İstanbul'daki enstitünün çalışmalarını sürdürdüğünü dile getirerek, "Dünyanın sulhe ihtiyacı var, insanların huzura, barışa ihtiyacı var. Bunları sağlayabilmek, ortak bir mücadeleyle, ortak bir gayretle mümkün" diye konuştu.
Arınç, "Bugünkü sıkıntılarımızın temelinde ne varsa bunlar ancak diyalogla, anlayışla, birbirimizi kabul etmekle ve o kabulün şartlarını yerine getirmekle sanıyorum mümkün olabilecek" dedi.
Birkaç adım, kulaç atmakla "neticeye vardık" denilemeyeceğini belirten Arınç, ancak bir maratonun bile bir adımla başladığını kaydetti. Arınç, geçmişe göre daha iyi bir noktada bulunulduğunu ifade ederek, daha çok gayret gösterilmesinin önemli olduğunu söyledi.
"Ramazan'ın hissettireceği sadece bu sofralarda konuşmakla kalmamalı"
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay da konuşmasında Ramazan'ın insanları sofralarda buluşturmasının çok güzel olduğunu söyledi.
Günay, "Ramazan'ın hissettireceği sadece bu sofralarda konuşmakla kalmamalı. Başkalarıyla ilgili adalet duygusunu, muhtaçlara yardım duygusunu, tamahkarlıktan uzaklaşma duygusunu, mal biriktirmenin, servet biriktirmenin bu dünya için güzel gözükse de inançlarımız için çok doğru olmadığı duygusunu, yani bu dünyayla ilgili fazla tamahkar olmama duygusunu hissettirmesi gerektiğine inanıyorum" diye konuştu.
Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı Genel Başkanı Mustafa Yeşil de birlikte yaşama kültürünü oluşturmaya mecbur olduklarını belirterek, vakfın 18 yıldan bu yana bunun için çalıştığını kaydetti.
Diyaloğu, farklılıkların, zenginlik zemininde anlaşılmasını sağlayan en önemli üslup ve metot ve insanların kendisini anlatabileceği zeminler olarak gördüklerini dile getiren Yeşil, anlayabilmek ve anlatabilmenin yaptıkları toplantılarda en önemli nokta olduğunu ifade etti.
Türkiye'nin kıymetli değerlere sahip olduğunun altını çizen Yeşil, toplumun içindeki farklı kesimlerin cevherler olduğunu anlattı. Yeşil, konuşmasının sonunda yeni anayasayı hasret ve özlemle beklediklerini bildirdi.
Vakfın Ankara Temsilcisi Mehmet Şahin de herkesin insanlık aleminin birer ferdi olduğunu söyledi.
Şahin, insanların birbirlerine hava kadar, su kadar mecbur olduklarını ifade ederek, birlikte yaşamanın önemine değindi.
Programda, Vakfın Onursal Başkanı Fetullah Gülen'in gönderdiği mesaj, davetlilerle paylaşıldı.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
Dikkat! Meteoroloji il il uyardı: Lapa lapa kar geliyor! Don, tipi, buzlanma...
KENDİ ELLERİYLE YAPTI! Yatağa bağımlı 47 yıllık eşi için binanın dışına asansör
Yolda yatan köpeği ezdi: 10 saatlik kamera incelemeleri sonucu yakalandı!
HABER || İzmir'de 3 polisi yaralamışlardı! Adliyeye sevk edildiler
İstanbul'da yıkım sırasında şok! Yan binanın duvarının olmadığı ortaya çıktı: Yatak odası açıkta kaldı