Anayasa Mutabakat Komisyonu ilk kez toplandı
Anayasa Mutabakat Komisyonu, ilk toplantısını yapmak üzere TBMM Başkanı İsmail Kahraman Başkanlığında toplandı. Meclis Başkanı İsmail Kahraman, Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun ilk toplantısında "Çözümde görev almayanlar sorunun bir parçası olurlar, çareleri birlikte arayacağız. Gayemiz her kesimi kapsayan, zihinlerde meşruluğu şüpheli olmayan temel bir kanun yapmaktır" dedi. Komisyon 2. toplantısını 10 Şubat Çarşamba günü gerçekleştirecek.
Anayasa Mutabakat Komisyonu Meclis Başkanı İsmail Kahraman başkanlığında ilk toplantısını gerçekleştirdi. Anayasa Mutabakat Komisyonun ilk toplantısı Meclis Başkanı İsmail Kahraman başkanlığında TBMM Mermerli salonda yapıldı. Komisyonda AK Parti'den Cemil Çiçek, Ahmet İyimaya, Cemil Abdulhamit Gül, CHP'den Namık Havutça, Ömer Süha Aldan ve Bülent Tezcan, HDP'den Garo Paylan, Mithat Sancar , Meral Danış Beştaş, MHP'den Oktay Öztürk, Mehmet Parsak ve Kadir Koçdemir olmak üzere her partiden 3'er üye bulunuyor.
Yeni anayasa sürecine ilişkin bilgileri paylaşan İsmail Kahraman, ilk anayasa olan 1876 Teşkilat-ı Esasi'den başlayarak bugüne kadar yapılmış olan anayasa çalışmaları ve değişiklikleri konusunda bilgi verdi. Komisyon üyelerinin mensubu oldukları siyasi parti ile olan bağlılıklarının çalışmalarda uzlaşma ortamının zedelenmeyeceğine inancının tam olduğunu vurgulayan Kahraman ortak akılla hareket edilerek anayasa yapım sürecinin başarıyla neticeleneceğine inandığını bildirdi.
Komisyonun 'Anayasa Mutabakat Komisyonu' olarak adlandırılmasının daha doğru olduğunu kaydeden Kahraman 24'üncü yasama döneminde başlatılan Anayasa Uzlaşma Komisyonunun çalışmalarının yarım kaldığını anımsatarak şunları söyledi: "24. Yasama Dönemi'nde, 19 Ekim 2011 tarihinde çalışmalarına başlayan Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun faaliyet sürecinin ilk aşaması 'katılım'a ayrılmış ve bu aşama 2012 yılı Nisan ayı sonuna kadar devam etmiştir. Komisyonun başkanlığını Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı sıfatıyla Sayın Cemil Çiçek yürütmüştür. Bu çalışmalar, 2013 yılı sonlarında, bir taslak metin üzerinde mutabakat sağlanamadan nihayete ermiştir. 172 maddeden oluşması planlanan taslağın 60 maddesinde uzlaşma sağlanmış, sonrasında görüşmeler tıkanmış ve sonuç alınamamıştır.
Bugünden itibaren çalışmalarına başlayacak olan komisyon, önceki çalışmalardan yararlanarak yeni bir başlangıç yapacaktır. Bu çalışmaların bir mutabakat ile sonuçlanacağını ümit ediyorum. Böylece, 26. Yasama Dönemi siyasi tarihimizde müstesna bir yere sahip olacaktır. 24. Yasama Döneminde kurulan Anayasa Uzlaşma Komisyonunun yaptığı çalışmalar ile mevcut komisyonun çalışmalarının rahatça takip edilmesi ve sağlayacağı kolaylıklar açısından kurulan komisyonumuzun Anayasa Mutabakat Komisyonu olarak adlandırılmasının daha doğru olacağı düşüncesindeyim."
Meclis Başkanı Kahraman : "Dikkat ve emek isteyen zorlu bir süreç"
Yeni bir anayasa yapım sürecinin kolay olmadığını sabır, dikkat ve emek isteyen zorlu bir süreç olduğunu aktaran İsmail Kahraman, kanun yapılmasında iki yol olduğunu belirtti. İsmail Kahraman, "Hükümetin hazırladığına Kanun Tasarısı, milletvekillerinin hazırladığına Kanun Teklifi denmektedir. Anayasada yapılacak değişiklikler milletvekillerinin vereceği Kanun Teklifi ile olur. Buna ait hükümler Anayasanın 175. Maddesinde düzenlenmiştir" dedi.
"Milletimizin beklentisi ülkemizin barış, mutluluğu ve güvenliği için el ele vermemizdir"
İsmail Kahraman, hazırlanacak anayasanın toplumu kucaklayacak bir anayasa olması gerektiğini, gayenin toplumun hiçbir kesiminin dışlanmadığı, her kesimi kapsayan ve zihinlerde meşruluğu şüpheli olmayan bir temel kanun yapmak olduğunu kaydederek şöyle dedi:
"1961 Anayasasının hazırlanması sürecine ilişkin bir anekdotu nakletmek istiyorum; 1961 anayasasını hazırlayan heyette bulunan Anayasa hukuku Profesörü Hüseyin Nail Kubalı Bey ile bir sohbetimdeki beyanları şöyleydi. 1975 yılı idi. Kendisine, 'Hocam hazırladığınız anayasanın tatbikatını ve ortaya çıkan sıkıntı ve tıkanıklıkları yaşadınız. Ne dersiniz?' diye sordum. Cevabı dikkate değerdir; “Biz odadaki 23 kişiye Anayasa hazırlamışız. Dışarıda bir Türkiye olduğunun farkında değildik. Hazırlayacağımız Anayasa millet ve devlet kaynaşmasını sağlayan bir temele oturtulmalı ve 78 milyonu kucaklamalıdır. Çalışmalarda gözetilmesi gereken hedef, bütünüyle kendi siyasi düşüncesine yakın bir Anayasanın kabul edilmesini sağlama refleksini sergileme olmamalıdır; farklı fikirleri, evrensel ilke ve değerlerle uyum içinde olacak şekilde yorumlayıp, ortak bir noktada birleştirmek olmalıdır. Komisyon çalışmalarındaki mutabakat, toplumsal uzlaşma zeminini besleyecektir. Milletimizin bizden beklentisi görüş ve fikir teatisinde bulunmamız, ülkemizin barış, mutluluğu ve güvenliği için el ele vermemizdir."
Yeni anayasa internet sayfası
İsmail Kahraman, çalışmaların yakından takip edilmesi için yeni anayasa internet sayfasının aktif hale getirildiğini sayfada komisyonun çalışmalarının yanı sıra anayasa konusunda bütün bilgi ve belgeleri toplu olarak bulunabileceğini söyledi.
Cemil Çiçek : "Milletimiz yeni bir anayasa yapmak konusunda ağır bir görev vermiştir"
Ak Parti adına konuşan Cemil Çiçek, Türkiye'ye yakışır yeni bir anayasa yapmanın görevleri olduğunu belirterek toplumun tüm kesimlerinin yeni anayasa konusunda büyük beklenti içinde bulunduğunu bildirdi. Cemil Çiçek konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bu konudaki mutabakat başlangıç noktamız olarak en büyük avantajımızdır. Toplumun tüm kesimleri yeni anayasa konusunda bizden büyük beklenti içindedir. Tercih çok basittir. Ya anlaşamayıp kamuoyu nezdinde 'darbeciler kadar olamadılar' tartışmasını yaftasını üzerimizde taşıyacağız ya da milletimize karşı sorumluluğumuzu yerine getireceğiz. Aziz milletimiz bizlere yeni bir anayasa yapmak konusunda ağır bir görev vermiştir. Tek bir Türkiye var ve hepimiz bu ülkenin vatandaşlarıyız. Demokratik bir anayasa bizim gelecek nesillere en başta gelen borcumuzdur. Ülkemizin bir anayasa sorunu vardır. Ülke gündemini sürekli tartışmalarla meşgul edilmesi ve bu konunu çözüme kavuşturulamaması toplumu yormaktadır. Toplumsal gerginlikleri asgariye indirmek toplumun tüm katmanları olarak bizim elimizdedir. Bu süreçte birbirimizi suçlamak yerine sorunların çözümüne katkı sağlamak amacıyla her türlü fikrin tartışılmasına imkan verecek şekilde ortak noktalarımızı ön plana çıkarmak suretiyle sorunun üstesinden gelmeye çalışmalıyız. Kangren olmuş bu sorunumuzu ülkemize karşı sorumluluğumuzun bir gereği olarak el birliğiyle çözeceğimize inanıyorum."
Bülent Tezcan : "1982 anayasasıyla birlikte alt mevzuatınının da değiştirilmesi gerekir"
CHP adına konuşan Bülent Tezcan ise darbe hukukuna dayanan 1982 anayasasıyla birlikte alt mevzuatınının değiştirilmesi gerektiğini vurguladı. Tezcan, "Mevcut anayasada basın özgürlüğü nasıl tarif edilmiş: Basın hürdür ve sansür edilemez. Biz yeni anayasayı yazarken de bu ifadeden farklı bir şey kullanma şansına sahip değiliz. Bu hükme rağmen bugün Türkiye'de çok sayıda gazetecinin gazetecilik faaliyeti nedeniyle terör örgütü üyesi isnadıyla tutuklandığını biliyoruz. Son olarak Can Dündar ve Erdem Gül için hazırlanan 400 sayfalık iddianamede 52 köşe yazısının delil olarak konduğunu biliyoruz. Bu yüzden çalışmaların eş zamanlı olarak sadece anayasa çalışması değil alt mevzuatıyla beraber bütün bir sistemi değiştirmeye çalışma olarak başlamasını istiyoruz" diye konuştu.
"Meclis başkanımız bu komisyonun çalışmasına bu sürede sahip çıkınız"
Anayasasının ilk 4 maddesinin kurucu iradeyi ifade ettiği ve tartışılmaması konusunda hassasiyetlerini dile getiren Tezcan sistemlerin kişilerin ihtiyaçlarına göre değişemeyeceğini bildirdi. Parlamenter demokrasiyi daha nitelikli hale getirecek yeni mekanizmaların geliştirilebileceğini aktaran Tezcan şöyle konuştu: "200 yıllık birikimi terk ederek güncel adımlar etrafında şekillenen bir çalışmanın Türk demokrasisi için olumlu sonuçlar vereceğini düşünmüyoruz. Bu çerçevede çalışmaların parlamenter demokrasiyi güçlendirecek esaslar etrafından yürütülmesi esasını paylaşmak istiyoruz. Bu komisyonun çalışmalarının bir başkanlık rejimi tartışması gölgesinde yada başkanlık kampanyasının yan kol faaliyeti pozisyonuna düşürülmemesi gerektiği konusunda hassasiyetimizi paylaşmak istiyoruz. Bu çalışma devam ederken Sayın Cumhurbaşkanımız başkanlık rejimi kampanyasını başlattı. Sayın başbakanımız dünkü konuşmalarında kısmen bu kampanyaya destek vereceği işaretlerini başlattı. Meclis başkanımızdan hassaten bir talebimiz var: Bu komisyonunun çalışmasına bu sürede sahip çıkınız. Bunun dışındaki çalışmalar özellikle devletin cumhurbaşkanlığı gibi önemli bir makamının mali güç, siyasi güç ve manevi gücünü kullanarak yürüteceği kampanya sizin başlatacağınız bu çalışmayı niyet öyle olur yada olmaz ama fiilen sabote eden bir çalışma olabilir. O yüzden sayın meclis başkanımızın bu sürece sahip çıkacak gerekli girişimleri yapması gerektiği arzumuzu paylaşmak istiyoruz."
Meral Danış Beştaş: "Erkek egemen zihniyetle de mücadele edeceğimizi ifade etmek istiyorum"
HDP adına konuşan Meral Danış Beştaş, kadın temsiliyetinin az olduğunun, anayasanın sadece erkeklere değil kadınlara da yapıldığını vurgulayarak şunları kaydetti: "Anayasa sadece erkeklere değil, aynı zamanda tüm yurttaşlar gibi kadınlara da yapılıyor. Daha önceki Anayasalarda kadının adının olmadığını, kadın sözünün, kadın hak ve özgürlüklerinin ayrıntılı şekilde düzenlenmediğini, elim bir zihniyetle bu sürecin götürüldüğünü dikkate alacak olursak, bunun ne kadar büyük eksiklik olduğunu görmüş oluruz. Bu masada ayrıca bir handikap var, büyük bir talihsizlik var. Eteği ve kadını bir aşağılama aracı olarak gören bir zihniyette masada oturuyor. Biz kadına yönelik etek üzerinden bir aşağılamayı asla kabul etmediğimizi, etmeyeceğimizi, erkek egemen zihniyetle de mücadele edeceğimizi ifade etmek istiyorum."
"Evlatların tabutlara sarılmak zorunda kaldığı bir iklimde anayasa tartışacağız"
Komisyonun çalışmalarının büyük bir çatışma ortamı içinde başladığını söyleyen Beştaş, "Cizre'de 52 gündür sokağa çıkma yasakları devam ediyor. 13 gündür Cizre'deki yaralılardan hala kurtarılma sonuç alınamadı. Cumartesi gününden bu yana vahşet bodrumunda tedavi olmayı bekleyen, sağlık haklarının yerine getirilmesini bekleyen yaralılardan haber alamadığımız ortamda Anayasa tartışması yapacağı. Böyle bir ortamda kutuplaşmanın dorukta olduğu, her gün insanların öldüğü, Türkiye'nin her yerinde çocuklarının, evlatlarının tabutlara sarılmak zorunda kaldığı bir iklimde Anayasa tartışacağız. Biz bu süreçte Anayasa Komisyonu'nun barışçıl bir ortamın, tartışma ortamının yaratılması noktasında sorumluluk alması gerektiğini ve Türkiye toplumunun her kesiminin bu tartışmaya dahil olmasını sağlayacak mekanizmaları oluşturma konusunda sorumluluk almasını bekliyoruz" dedi.
Oktay Öztürk : "Olabildiğince geniş bir uzlaşma sağlamalı"
MHP adına açıklama yapan Oktay Öztürk ise olabildiğince geniş bir uzlaşma sağlamanın önemine dikkat çekerek, "Partimiz, Sayın Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı başkanlığında oluşturulacak siyasi parti gruplarının temsilcilerinin de yer alacağı bir heyetin Anayasa ve Hazırlık Uzlaşma Komisyonu olarak göre alması yönünde girişimde bulunmuştur. Sayın Genel Başkanımızın konuşmasında işaret ettiği usul ve esaslara uygun olarak 2011 yılında kurulan Anayasa Uzlaşma sürecinde ısrarla belirttiğimiz gibi; Milliyetçi Hareket Partisi olarak esasen yürütmekte olduğumuz Anayasa yapım sürecinin her şeyden önce yeni Anayasa yapımı değil, Anayasa'nın yenilenmesi süreci olarak algıladığımız belirtmek istiyoruz. Çünkü; bağımsızlığını yeni kazanmış bir milletten, savaş, darbe, devrim gibi olağanüstü bir süreçten ya da herhangi bir sebep veya ihtiyaçtan devlet düzenini yeniden kurulması veya değiştirilmesi gibi bir ihtiyaç ülkemiz ve milletimiz açısından söz konusu değildir" şeklinde konuştu.