Anayasa Mahkemesi'nden aşı ve topuk kanı kararı
Anayasa Mahkemesi, anne babası istememesine karşın, yeni doğan bebeğe çocukluk dönemi aşılarının uygulanmasının hak ihlali olduğuna hükmederken, topuk kanı alınmasını ihlal saymadı.
Resmi Gazete'de yayımlanan karara göre, yeni doğan bebeğe, sağlık görevlilerince aşı yapılması ve topuk kanı alınması işlemi, bebeğin anne ve babası tarafından reddedildi.
Mersin Aile Danışma Merkezi Müdürlüğü dilekçe ile mahkemeden başvurucu hakkında sağlık tedbiri uygulanması talebinde bulundu.
Mersin 2. Çocuk Mahkemesi, bebek için aşı uygulanması ve topuk kanı alınması bağlamında sağlık tedbiri uygulanmasına karar verdi.
Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu
Karara yapılan itirazın Mersin 3. Çocuk Mahkemesince reddedilmesinin ardından, bebeğin anne, babası Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuruda bulundu.
Yüksek Mahkeme, bebeğin maddi ve manevi varlığının korunması ve geliştirilmesi hakkının, zorunlu aşı uygulaması yönünden ihlal edildiğine, zorunlu topuk kanı uygulaması açısından ise ihlal edilmediğine karar verdi. Ayrıca, ihlalin ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmasına hükmedildi.
Zorunlu aşı uygulaması
Zorunlu aşı uygulamasının kanuni temeli bağlamında Halk Sağlığı Kurumu tarafından gönderilen yazı içeriğinde belirtilen düzenlemelerin, başvuruya konu uygulamanın kanuni dayanağı olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı belirtildi.
Kararda, "Bunun yanı sıra 1593 sayılı Kanun'da münferiden çiçek aşısının mecburi bir aşı olarak öngörüldüğü ve söz konusu yükümlülüğün zaman ve kişi grupları dikkate alınarak Kanun'un 88-94. maddelerinde ayrıntılı olarak düzenlendiği görülmektedir. Bunun dışındaki aşı uygulamasının Bakanlığın ilgili genelgesi kapsamında ve belirlenen program çerçevesinde yapıldığı görülmekle birlikte genel ve zorunlu aşı uygulamasına dayanak oluşturacak bir kanun hükmünün mevcut olmadığı anlaşılmaktadır." ifadelerine yer verildi.
Bu tespitler uyarınca başvuruya konu müdahalenin kanunilik şartını sağlamadığı ifade edilen kararda, açıklanan nedenlerle zorunlu aşı uygulaması bağlamında başvurucunun Anayasa'nın 17. maddesinde güvence altına alınan maddi ve manevi varlığın korunması ve geliştirilmesi hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi gerektiği bildirildi.
Topuk kanı alınması
Topuk kanı alınması uygulamasına ilişkin değerlendirmede ise 3359 sayılı Kanun'un 3. maddesiyle bir kısım metabolizma hastalıklarının teşhisi hususunda yenidoğanlar üzerinde bazı tıbbı testlerin yapılması ve gerekli tedbirlerin alınması hususunda ilgili idareye yetki verildiği belirtildi.
Kararda, zorunlu topuk kanı uygulamasına ilişkin esas ve usulleri ayrıntılı olarak düzenleyen "Neonatal Tarama Programı konulu Genelge" ile "Yeni Doğan Tarama Programı" konulu genelgenin de belirtilen hükümler kapsamında tanzim edildiği de anlatıldı.
Ayrıca, programla zeka geriliği, beyin hasarları ve geri dönüşümsüz zararların engellenerek topluma getirdiği ekonomik yükün önlenmesi, akraba evliliklerinin azaltılması konusunda toplum bilincinin artırılması, tanı konan bebeklerde bu hastalıklar nedeniyle oluşacak rahatsızlıkları önlemek için uygun tedaviye başlanması ve böylece belli bir zeka seviyesine ulaşmalarının sağlanmasının amaçlandığı kaydedildi.
Bu kapsamda söz konusu uygulamanın çocukların ve buna bağlı olarak kamu sağlığının korunması şeklindeki meşru amacı taşıdığı bildirilen kararda, şu tespitlerde bulunuldu: "Başvurucu tarafından zorunlu topuk kanı uygulamasının sağlık açısından bir soruna yol açtığına ilişkin bir iddianın da ileri sürülmediği
anlaşılmaktadır. Başvuru formu ve ilgili yargılama evrakı kapsamında, Yenidoğan Tarama Programı uyarınca topuk kanı alınması işleminde başvurucunun ve kamunun sağlığına ilişkin mevcut yarar karşısında, söz konusu işlemin başvurucunun sağlığı açısından olumsuz bir etkisi olduğuna dair bir bulguya da rastlanılmamıştır.
İlgili yargısal makamlar tarafından da ilgili mevzuat kapsamında başvurucu hakkında sağlık tedbiri uygulanmasına karar verildiği görülmektedir. Söz konusu tespitler, Derece Mahkemesi kararlarının yeterli bir temele sahip olduğu ve keyfilik içermediğini ortaya koymaktadır. Bu tespitler uyarınca başvuruya konu müdahalenin demokratik toplumda gerekli ve ölçülü olmadığı söylenemez. Açıklanan nedenlerle zorunlu topuk kanı uygulaması bağlamında başvurucunun Anayasa'nın 17. maddesinde güvence altına alınan maddi ve manevi varlığın korunması ve geliştirilmesi hakkının ihlal edilmediğine karar verilmesi gerekir."
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
SON DAKİKA! İZMİR, MUĞLA, AYDIN... Meteoroloji Tek Tek Uyardı! Çok Kuvvetli Geliyor! Dikkat...
İngiltere'de Türk profesör ölü bulundu! Eşinden açıklama
HABER || Kahire'de tarihi zirve: Peş peşe önemli görüşmeler! Erdoğan'dan 'terörsüz Suriye' mesajı
Türkiye'nin kanı donmuştu! Caninin ailesinden dilekçe: Bu soyadını taşıyamayız
Terör örgütü panikledi! PKK-YPG silah bırakacak mı? Abdulkadir Selvi yazdı