hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Albay Çiçek: "Suç şüphesi kalmadı"

    Albay Çiçek: Suç şüphesi kalmadı
    expand

    "İrtica ile Mücadele Eylem Planı" iddialarıyla ilgili yargılanan Yeditepe Üniversitesi kurucusu Bedrettin Dalan ile Albay Dursun Çiçek'in de aralarında bulunduğu 7 sanıklı davanın 17. duruşması başladı. İlk olarak söz alan Çiçek, "Mahkemenin suç şüphesi dediği hiçbir şey kalmadı" dedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün, dosyanın aslının Yargıtay Ceza Genel Kurulu'ndan döndüğünü belirterek, genel kurulun oy çokluğuyla verdiği kararla, mahkemelerinin aldığı "Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki İlhan Cihaner'in de sanıkları arasında yer aldığı 'Ergenekon terör örgütüne üye olma' suçu kapsamındaki dava ile 'İrtica ile Mücadele Eylem Planı' davasının birleştirilmesi yönündeki kararın" kaldırıldığını belirtti.

    Şengün, Yargıtay 11. Ceza Dairesinin de Cihaner'in "Ergenekon terör örgütüne üye olmak" suçlamasıyla yargılandığı davada, Adalet Bakanlığından soruşturma izni alınmadığı gerekçesiyle, eksikliklerin tamamlanması için dava dosyasını tekrar Erzincan Cumhuriyet Başsavcılığına gönderdiğini anımsattı.

    Çiçek: "Aleyhime belge kalmadı"

    Duruşmada söz alan Dursun Çiçek, yargılandığı dava dosyası ile Erzurum'daki dosya arasında bağlantının kesin olduğunu ifade ederek, Erzurum dosyasının akıbeti belli olmadan, mahkemenin, yargılandığı bu davada bir karar vermemesi gerektiğini söyledi.

    Mahkemenin tanık dinleme ve delil değerlendirme aşamasına geçmesini isteyen Çiçek, yaklaşık 300 sayfa savunma yaptığını, suç şüphesi diye bir şeyin kalmadığını anlattı.

    Çiçek, mahkemenin Genelkurmay'dan istediği 40'tan fazla talebe de cevap verildiğini, aleyhinde herhangi bir belge ve bilgi olmadığını belirterek, Genelkurmay Başkanlığında kesinleşmiş bir karar olmadığı için "Ergenekon" ifadesinin yazılmasının yasak olduğunu kaydetti.

    Dava konusu belgedeki formatın, yazım şeklinin askeri kurallara uygun olmadığını belirten Çiçek, "Sahte plan, Silahlı Kuvvetler adına mı, örgüt adına mı hazırlandı?" dedi.

    Çiçek, bu planı bir albayın örgüt için hazırladığının iddia edildiğini, mahkemenin bir albayın örgüt için bu planı hazırladığı iddiası doğrultusunda değil de, emir komuta zinciri ilişkisinde askeriyede hazırlanıp hazırlanmadığına ilişkin kendisine sorular yöneltildiğini söyledi.

    Mahkeme Başkanı: "Saygısızlık ediyorsunuz"

    Albay Dursun Çiçek, tek kişilik bir cunta olarak yargılandığını belirterek, savcıların gerçeğin peşinde olmadıklarını savundu.

    Çiçek'in Türkiye'de yargının, ordu ve gazetecilere karşı kindar davrandığına ilişkin
    sözleri üzerine Başkan Şengün, mahkemenin kimseye kini olamayacağını söyledi.

    Konuşmasının bir saati aşması üzerine Şengün, sözlerini toparlaması konusunda bir kaç kez uyarıda bulunduğu Çiçek, "Biz gerçekleri anlatalım diye bir sürü hazırlık yapıyoruz. Siz 'bitirin' diyorsunuz. Böyle adalet olmaz" diye bağırdı.

    Bunun üzerine Şengün de bağırarak, "Mahkemeye saygısızlık ediyorsunuz. Bu yaptığınız rütbenizle, görevinizle bağdaşmıyor. Mahkeme bunu asla kabul etmez. Mahkemeyle tartışmak kimseye bir yarar getirmez. Beğenirsiniz beğenmezsiniz, sanıksınız mahkemeye uymak zorundasınız" dedi.

    Mahkeme Başkanı'ndan Çiçek'in kızına uyarı

    Şengün, bu arada söz almak isteyen Çiçek'in kızı olan avukatı İrem Çiçek'e de, "Söz vermiyorum. Sabretmeyi bilin. Sıranız geldiğinde söylersiniz diyeceklerinizi" şeklinde konuştu.

    Duruşmada daha sonra söz alan İrem Çiçek, müvekkili savunma hakkını kullanırken müdahale edildiğini belirterek, "Dört sayfalık ucuz kağıdın Dursun Çiçek tarafından hazırlanmadığını siz de biliyorsunuz. Şu anda karşınızda sanık olarak bulunabilir ama 50 yaşında, doktorasını yapmış bir kurmay albay olan Dursun Çiçek'in sizden mevki ve sıfat olarak hiç farkı yok" diye konuştu.

    "Albay Dursun Çiçek Vakası-Kışladan Hasdal'a" adlı bir kitap yazdığını ifade eden İrem Çiçek, çarşamba günü çıkacak olan kitabının bir taslağını da mahkemeye sundu.

    Aydınlık Dergisi Genel Yayın Yönetmeni'nin sözleri

    Tutuklu sanık Aydınlık Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Deniz Yıldırım da, 15 yıldır İşçi Partili olduğunu belirterek, Doğu Perinçek'ten talimat almakla suçlandığı için 18 aydır tutuklu olduğunu söyledi.

    "Dokunan yanar' işte budur. Haber yapıyorsunuz, örgüt üyeliği ile suçlanıyorsunuz. Artık basılmamış kitaplar toplanıyor. Bugünlere gelinmesine, iddianameyi kabul ederek siz olanak tanıdınız" diyen Yıldırım, gazetecilik faaliyetleri nedeniyle yargılandığını dile getirdi.

    Derginin yayın kurulu ve yazarları dışında hiç kimseden talimat almadıklarını ifade eden Yıldırım, "Tahliyemi talep etmiyorum, beraatımı talep ediyorum" dedi.

    Dalan için yeniden güvence talebi


    Kırmızı bülten ile aranmasına karar verilen sanıklardan Bedrettin Dalan'ın avukatı Serkan Günel de, müvekkilinin tutuklanmayacağına ilişkin garanti verilmesini talep ettiklerini belirtti.

    Dalan'ın avukatları Serkan Günel ve Celal Ülgen tarafından hazırlanarak mahkemeye verilen dilekçede de, müvekkillerinin tutuklanmamasına ilişkin güvence belgesi verilmesi taleplerinin "üzerine atılı suçun vasıf ve mahiyeti", "mevcut delil durumu" ve "yurt dışında kaçak durumunda olması" gerekçelerini Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 246/1. Maddesindeki "Takdire bağlı olan uygulama şartlarının oluşmamış olmasına bağlayarak" reddettiğine karar verdiği anımsatıldı.

    Dilekçede, kararda gösterilen gerekçelerin talebin reddi için uygun olmadığı belirtilerek, Dalan'ın tutuklanmayacağına ilişkin güvence belgesi verilmesi taleplerinin bir kez daha irdelenmesi ve bu doğrultuda karar verilmesi istendi.

    Savcı Mehmet Ali Pekgüzel, aralarında hukuki ve fiili irtibat bulunduğu gerekçesiyle davanın ikinci "Ergenekon" davasıyla birleştirilmesini istedi.

    Pekgüzel ayrıca, Dalan hakkındaki güvence talebinin de reddine karar verilmesini istedi.

    Duruşmaya kimler katıldı?


    İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'ndeki salonda yapılan duruşmaya, tutuklu sanıklar Albay Dursun Çiçek ve Mehmet Deniz Yıldırım katıldı.

    Tutuklu sanık avukat Serdar Öztürk ise geçen celse mahkeme üyelerini hedef alan sözleri nedeniyle duruşma düzenini bozucu hareketlerde bulunduğu gerekçesiyle verilen men cezası üzerine duruşmaya katılmadı.

    Tutuksuz sanıklar Ufuk Akkaya, İlhami Ümit Handan ve Özel Yılmaz ile kırmızı bültenle aranmasına karar verilen Bedrettin Dalan ise duruşmaya gelmedi.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow