AK Parti Sözcüsü Çelik'ten Anayasa Uzlaşma Komisyonu açıklaması
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, "Yeni anayasa süreci, millet adına yürütülen bir süreç, bir kere daha CHP tarafından sabote edilmiştir" dedi. Çelik, "AK Parti'nin yeni anayasa yapma iradesi güçlüdür. Biz çalışmalarımızı sürdürmeye devam edeceğiz" ifadesini kullandı.
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik de Anayasa Uzlaşma Komisyonunun dağılması üzerine partisinin genel merkezinde basın toplantısı düzenledi. "Yeni anayasa süreci, millet adına yürütülen bir süreç, bir kere daha CHP tarafından sabote edilmiştir" diyen Çelik, "AK Parti'nin yeni anayasa yapma iradesi güçlüdür. Biz çalışmalarımızı sürdürmeye devam edeceğiz" ifadesini kullandı.
Çelik, "darbe ürünü" anayasanın değişmesinin zorunlu olduğuna dikkati çekerek, "Yeni anayasa süreci, millet adına yürütülen bir süreç, bir kere daha CHP tarafından sabote edilmiştir" diye konuştu.
"İktidar partisi olarak elimizde her türlü güç var. Mecliste istediğimiz yasayı geçirebiliyoruz. Ama buna rağmen bir sistem değişikliğinden bahsediyorsak bu aslında daha çok güç peşinde koştuğumuz için değil daha sağlıklı bir sistem peşinde koştuğumuz içindir" ifadelerini kullanan Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:
"CHP, Türkiye'ye yeni anayasa yaptırmak istemiyor"
"Yeni anayasayla ilgili masayı sabote etmeye kalkıyorlar daha önce AK Parti tarafından teklif edilmiş ve kendilerinin reddettiği bir şeyi bugün gündeme getiriyorlar. Doğrusunu söylemek gerekirse bütün bu manevraların bir anlamı vardır, CHP Türkiye'ye yeni anayasa yaptırmak istemiyor. Biz yeni Türkiye'nin ilk anayasasını yapmak istiyoruz onlar hala eski Türkiye'nin anayasasında ısrar ediyorlar. Toplumun değişim talebine direniyorlar. İşin özü bundan ibarettir."
Anayasa çalışmasında ikinci tur görüşme
"Türkiye'nin rejimiyle hiç kimsenin derdi yok"
Muhalefete, anayasa değişikliği bağlamındaki tartışmaları bile rejim değişikliği havasına sokmaya çalıştığı suçlamasını yönelten Çelik, şunları söyledi:
"Türkiye'nin rejimiyle hiç kimsenin bir derdi yok. Ama Türkiye'nin bir yeni anayasa yapım sürecine ihtiyacı var. Türkiye defalarca anayasa değişikliği yapmıştır. Ama bir anayasa olmayan, bir gece yarısı baskını fermanı olan 12 Eylül Anayasasından kurtulamamıştır. Bir anayasa olarak bile tanımlanamayacak ancak bir gece yarısı baskınının, bir darbenin fermanı olarak nitelenebilecek bu anayasanın değiştirilmesi için 2011'den beri yüksek sesle çağrımızı yapıyoruz."
Anayasa Mutabakat Komisyonu toplantısı başladı
Genel Başkanları Ahmet Davutoğlu'nun seçimin ardından ilk olarak yeni anayasa yapım sürecini gündeme getirdiğini söyleyen Çelik, şunları dile getirdi:
"Seçimden galip çıkmış bir partinin genel başkanı olarak, aslında bu tartışmayı açmaya hiç ihtiyacımız yokken, sadece ve sadece toplumdan gelen, milletten gelen talebi dikkate alarak, yeni anayasanın ilk gündem maddesi olarak ele alınması gerektiğini ifade etti. Kendisi bir gelenek başlatmak için de diğer siyasi partileri de ziyaret etti. Diğer siyasi partiler de buna olumlu yaklaşım gösterinece konuyu Meclis Başkanımızla paylaştı ve Anayasa Komisyonu kurulmuş oldu. Daha komisyonun ilk toplantısında iki şey gündeme getirildi. Bir tanesi CHP tarafından, 'Bu komisyonun adı, Anayasa Uzlaşma ya da Anayasa Mutabakat Komisyonu olmasın. Onun yerine Darbe Hukukundan Arınma Komisyonu olsun.' Bu bir diğer parti tarafından da bizim yeni bir anayasa yapmayacağımız ancak anayasanın yenilenmesi sürecini yürürlüğe koyabileceğimiz şeklinde bir değerlendirme oldu."
"Elimizde her türlü güç var"
"İktidar partisi olarak elimizde her türlü güç var. Mecliste istediğimiz yasayı geçirebiliyoruz. Ama buna rağmen bir sistem değişikliğinden bahsediyorsak bu aslında daha çok güç peşinde koştuğumuz için değil daha sağlıklı bir sistem peşinde koştuğumuz içindir" diye konuştu.
Darbe hukukunun temizlenmesi konusunda AK Parti'nin yüksek bir iradesi olduğunu söyleyen Ömer Çelik, tüm mevzuatın darbe hukukundan arındırılması için bir çalışma yürüttüklerini, bu durumun CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile de paylaşıldığını anlattı. Çelik, "Darbe hukukunun temizlenmesi konusunda zaten bir hazırlığımız var, bununla ilgili bir çalışma da yürüteceğiz. Buna karşılık da şunu söyledik. 'Yeni anayasa yapma sürecini, darbe hukukunu buna önceleminiz doğru olmaz. Çünkü yeni anayasanın yapılması demek, darbe hukukunun en büyük referansı olan 12 Eylül Anayasasının ortadan kaldırılmasıyla mümkün olacak. Tabii ki, darbe hukukuyla ilgili bir çalışma da yapacağız, bunu sizinle paylaşacağız' dedik. Diğer konuysa, bu Meclis'in yeni anayasa yapamayacağı ancak yenileyebileceği, Meclis'in kurucu irade vasfına bir saldırıdır. TBMM mesaisinin her gününde, isterse son günü olsun, istediği anda yeni anayasa yapma hakkına, yetkisine sahiptir. Çünkü milletten yetki almaktadır, millet adına hareket etmektedir. Sadece anayasayı yenileme değil, yepyeni bir anayasa yapma konusunda da kurucu bir irade olan halkın iradesiyle hakkı da vardır."
"Başkanlık sistemi de parlamenter sistem kadar meşrudur"
CHP'yi yeni anayasa sürecini sabote etmekle suçlayan Çelilk, şunları dile getirdi:
"Maalesef siyasi tarihimizde pek çok kez gördüğümüz gibi millet adına yetkili siyasi partilerin yürütmek zorunda olduğu bir süreç yine bir kere daha CHP tarafından sabote edilmiştir. Gerekçeleri nedir? Biraz evvel diyorlar ki, 'Başkanlık sistemi tartışılamaz. Tartışıldığı andan itibaren biz burada oturmayız.' Düşünebiliyor musunuz, adı siyasi parti olan bir organizasyon meşru bir sistemi tartışmaktan bile kaçıyor. Parlamenter sistem ne kadar meşruysa, başkanlık sistemi de o kadar meşrudur. Bunların her biri siyaset bilimi içinde, anayasa hukuku içinde yeri olan şeylerdir."
AK Parti MYK'sı Davutoğlu başkanlığında toplandı
CHP'nin Anayasa Uzlaşma Komisyonu'ndan çekilmesiyle başgösteren krizin ardından AK Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK), Başbakan Ahmet Davutoğlu başkanlığında toplandı. Kurula AK Parti Genel Sekreteri ve Anayasa Uzlaşma Komisyonu Üyesi Abdülhamit Gül, komisyonun dağılması üzerine bilgi veriyor.