Şakran Cezaevi'nde yaşananlar Meclis gündeminde
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Başbakan Ahmet Davutoğlu tarafından yazılı olarak cevaplandırılması istemiyle Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına soru önergesi verdi.
24 Şubat 2015 tarihli çıkan habere göre 'Şakran Cezaevi' diye bilinmekte olan İzmir Çocuk ve Gençlik Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürünün imzasını taşıyan 2 Aralık 2014 tarihli infaz kurumu içinde Psiko-Sosyal Birime gönderildiği belirtilen evrakta, kaşık yuttukları, sıvı deterjan içtikleri, zayıf çocukların cinsel istismara uğradıkları, kurumda görevli infaz ve koruma memurlarının denetimsiz kaldığı, yetki ve sorumluluklarını aşarak yanlış kararlar icra ettikleri ve çocukların sürekli şiddete maruz kaldıklarının yer aldığını anlatan Tanrıkulu, "Şakran Cezaevi diye bilinmekte olan İzmir Çocuk ve Gençlik Kapalı Ceza İnfaz Kurumu hakkında 17 Ocak 2014 tarihinde vermiş olduğum yazılı soru önergesine Adalet Bakanlığının vermiş olduğu 22 Eylül 2014 tarihli cevaplarında, iddiaların gerçek olmadığını bildirdiği hususlar birlikte değerlendirildiğinde AKP Hükümetinin suçu övmek ve suçluyu korumak, gerçekleri gizlemek iç güdüsü ile hareket ettiği açıktır. Yine aynı şekilde Pozantı Çocuk Cezaevi'nde çocuklara taciz ve tecavüz eden 20 devlet memuru hakkında açılan dava ise takipsizlikle sonuçlanırken, davacı olan 4 çocuk 'devlet malına zarar verdiği' gerekçesiyle davalı duruma düşmüş ve çocuklara toplam, 578 yıl, 11 ay 6 gün hapis cezası ve 978.180.00 T.L. adli para cezası verilmiştir." dedi.
Bu bağlamda Tanrıkulu, şu soruları yöneltti:
- Şakran Cezaevi diye bilinmekte olan İzmir Çocuk ve Gençlik Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda tutulmakta olan çocuk ve gençlerin birbirlerine yönelik şiddet, tecavüz, cinsel istismar gibi fiilleri gerçekleştirdiği iddiası doğru mudur?
- Şakran Cezaevi diye bilinmekte olan İzmir Çocuk ve Gençlik Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürünün imzasını taşıyan 2 Aralık 2014 tarihli evrak, "Görev Taksim" başlığını taşıyan yazıları neticesinde başlatılan bir inceleme bulunmakta mıdır?
- Şakran Çocuk ve Gençlik Ceza İnfaz Kurumunda çocuklara ve gençlere yönelik insanlık dışı muamele ve uygulamalar 17 Ocak 2014 tarihinden önce de biliniyor olmasına rağmen, Adalet Bakanlığı, verilen cevapta neden kamuoyunu yanıltmıştır? Gizlenmek istenen nedir ve kimler korunmak istenmektedir?
- Şakran Cezaevi diye bilinmekte olan İzmir Çocuk ve Gençlik Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürünün imzasını taşıyan 2 Aralık 2014 tarihli evrak, "Görev Taksim" başlığını taşıyan yazı mevcutta olmasına rağmen, Adalet Bakanlığı 22 Eylül 2014 tarihinde vermiş olduğu yazılı soru önergesi cevabında neden gerçekleri saklama gereği duymuştur?
- Müdürün imzasını taşıyan 2 Aralık 2014 tarihli iç yazışmada açıklanan infaz koruma memurlarının içeriye uyarıcı ve uyuşturucu madde soktukları ve görevlerini ihmal ettiklerinin tespit edilmesinin yazılı olarak Bakanlığa bildirildiği,
- Şakran Çocuk ve Gençlik Ceza İnfaz Kurumunda çalışan infaz koruma memurları hakkında soruşturma başlatılmış mıdır? Başlatılan bir soruşturma varsa, akıbeti nedir?
- İşte, evde, sokakta çocuklara ve kadınlara yönelik tacize, tecavüze ve şiddete engel olamayan AKP Hükümeti, kendi koruma ve güvenliği altında olan hapishanelerde de bu taciz, tecavüz ve şiddete göz mü yummaktadır?
- Evde, sokakta, işte ve kendi koruması altındaki cezaevlerinde, "İnsanlığa karşı işlenmiş bir suç kapsamında olan" çocuklara ve kadınlara yönelik tacize, tecavüze ve şiddete engel olan, bu suçlara ve suçlulara göz yuman görevliler hakkında nasıl bir işlem yapılmıştır?
Şakran Çocuk Cezaevi itirafı: Çocuklar tecavüze uğruyor!
Özgür Özel "Pozantı"yı hatırlattı, "Şakran"ı sordu
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
Üşümeye hazır olun! Marmara’da hava sıcaklıkları 10 ila 12 derece azalacak
Son Dakika Haberleri... Rusya’da Yakalanan Berat Can Gökdemir’in Türkiye’ye İadesi Talep Edildi
SON DAKİKA... "Türkiye altında kalabilir" deyip uyardı: 7.2 büyüklüğünde deprem bekliyoruz
Bursa'da yarın okullar tatil mi 22 Kasım 2024? Valilikten açıklama geldi mi?
İstanbul'da lodos: Dev dalgalar oluştu, Kalamış Sahili göle döndü