hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Yaşlılıkta akciğer hastalıkları riski neden artar?

    Yaşlılıkta akciğer hastalıkları riski neden artar
    expand

    Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Tuğçe Hürkal, yaşlılıkta akciğer hastalıklarının artma nedenlerini sizler için anlattı.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Akciğer sağlığı yaşla birlikte değişebilir. Her zaman kolayca nefes alacağınızı hayal etmek kolaydır, ancak yaşlandıkça ciğerleriniz güç kaybeder ve hastalığa karşı daha savunmasız hale gelir.

    Yaşa bağlı değişiklikler, akciğer dokularınızdaki esnekliğini ve diyaframınızdaki kas kütlesini azaltır. Bu ve diğer değişiklikler, sonraki yıllarda sizi solunum problemlerine karşı daha savunmasız bırakabilir.
    Akciğerlerinizdeki yaşlanma belirtilerini en aza indirecek adımlar atabilir, böylece hayatınızın geri kalanında rahat nefes almaya devam edebilirsiniz.

    Yaşlanmanın akciğer sağlığınızı etkileyebileceği 3 durum:

    1- Solunum kasları zayıflar

    Vücudunuzdaki diğer kasların yaşla birlikte zayıflaması gibi, solunum kaslarınız da zayıflar.

    Diyaframınız kasların en büyüğü ve en güçlüsüdür. Kubbe şeklindeki bir kas, ciğerlerinizin altına oturur. Kasıldığında, orta kısım aşağı, yan kısımlar yukarı hareket eder ve akciğerlerin genişleyebilmesi için bir vakum oluşturur. Gevşediğinde orta kısım doldurur ve havayı dışarı atar.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    İnterkostal kaslar, kaburgalarınız arasında oturan daha küçük kaslardır. Akciğerlerinize genişleme ve büzülme alanı sağlamak için göğüs duvarınızı dışarı ve geriye doğru hareket ettirmeye yardımcı olurlar. Bunlar da yaşla birlikte zayıflayabilir, bu nedenle kolay hareket edemezler.

    Bazen nefes almaya yardımcı olan diğer kaslar, göğüs kafesini yükseltmeye yardımcı olanları ve karın kaslarınız gibi havayı dışarı itmeye yardımcı olanları içerir.

    2- Göğüs kafesiniz sertleşir

    Dizlerinizde ve kalçalarınızda sertlik hissetmeye başlamış olabilirsiniz. Kemikleriniz, gençliğinizde olduğu kadar pürüzsüz ve güçlü değil. Göğüs kafeniz de benzer değişikliklerden geçer. Kemikten yapılmıştır, kalbinizi ve ciğerlerinizi sararak koruma sağlar. Ayrıca tüm göğsü, üst karın ve sırtı destekler.

    Ancak göğüs kafesi sabit bir yapı değildir. Akciğerlerinizle genişleyebilir ve daralabilir. Ancak vücudunuzdaki diğer kemikler gibi yaşla birlikte incelebilir. Kademeli kemik kaybı, kaburgalarınızın hacminin bir kısmını kaybetmesine neden olur.

    Yapılan araştırmalara göre kaburgalarınız da yaşla birlikte kireçleniyor. Bu, daha sert ve kırılabilir hale geldikleri anlamına gelir. X-ışınları, kireçlenmenin bir kişinin 30'larında yüzde 6'dan 90'larında yüzde 45'e çıktığını gösterdi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Kireçlenme, kolay hareket etmeyen daha sert bir göğüs kafesi oluşturur. İnterkostal kaslarınız zayıflayıp küçüldükçe göğüs kafesiniz de biraz küçülebilir. Kaburgaların kendisi akciğerlere biraz kapanarak nefes almayı zorlaştırabilir.

    3- Bronş tüpleriniz ve hava keseleriniz elastikiyetini kaybeder

    Akciğerlerinizin içinde bronş tüpleri adı verilen birkaç küçük tüp vardır. Nefes alırken, oksijen burnunuzdan ve ağzınızdan akciğerlerinizdeki bronş tüplerine gider. Hava yolları olarak da adlandırılan bu küçük tüpler ağaç dallarına benzer. Tüm bu küçük dalların sonunda alveol adı verilen hava kesecikleri bulunur.

    Bu hava kesecikleri, "hava değişiminin" oksijenin içeri girmesi ve karbondioksitin dışarı çıkması işleminin gerçekleştiği yerdir. Alveollerin içinde oksijen kan dolaşımınıza girer ve karbondioksit nefes vermek için hava yoluna girer.

    Yaşla birlikte bu küçük hava kesecikleri şekillerini ve elastikiyetlerini kaybedebilir. Daha düz hale gelirler, bu nedenle içlerinde daha az alan vardır. Ayrıca alveolar duvarınız kalınlaştıkça daha az çevik hale gelirler. Bu arada bronşiyal tüpler, gerildiklerinde ve zayıfladıkça boyutları artar. Bu 40 yaşından itibaren başlayabilir.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Solunum süreci daha az verimli hale gelir ve karbondioksit hava keselerinizin içinde sıkışıp kalabilir. Bu, ekshalasyonu daha zor hale getirebilir. Ayrıca, kan dolaşımınıza daha az oksijen girmesi anlamına da gelebilir.

    Sigara ve alkol kullanımı, hareket azalması ve kötü yaşam tarzı da akciğer hastalıklarının artmasına neden olan başlıca koşullar arasındadır.
    Düzenli doktor kontrolü, sağlıklı yaşam ve düzenli egzersiz akciğer hastalıklarına yakalanma riskinizi azaltmaya yardımcı olur.

     

     

     

     

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow