Varis tedavisinde köpük skleroterapi nedir?

Kalp ve Damar Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Sinem Yiğit Uğur, varis tedavisinde sıklıkla tercih edilen köpük skleroterapi yöntemi hakkında merak edilenleri sizler için anlattı.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Köpük skleroterapi, erkeklerde ve kadınlarda varisleri ve örümcek damarları ortadan kaldırmak için tespit edilen damara doğrudan köpük hale getirilmiş sklerozan maddeyi enjekte etmeyi içeren bir tedavi yöntemidir. Skleroterapi solüsyonu olan sklerozan madde, damarın skarlaşmasına neden olarak kanın daha sağlıklı damarlardan yeniden yönlendirilmesini sağlar.

Oldukça güvenli bir yöntemdir

Köpük skleroterapi yöntemi varis sorunun tedavisinde uzun yıllardır kullanılmaktadır. Varis tedavisinde ilk tercih olan bu yöntem iğne tedavisi ile karşılaştırıldığında; köpük ilacının kan damarı duvarı ile daha uzun temas süresi vardır ve daha etkili tedavi sağlar. Bu daha güvenilir bir tedavi imkanı sağlar. Varis tedavisinde kullanılan diğer yöntemlerle karşılaştırıldığında köpük tedavisi daha etkili bir yöntemdir.

Ağrısız ve kolay bir işlemdir

Köpük skleroterapi yöntemi ile büyük varisler, kılcal damarlar ve retiküler varisler tedavi edilebilir. Uygulama öncesi renkli Doppler ultrasonografi hasta ayakta iken yapılarak varislerin yeri ve tipi belirlenir. Böylelikle köpük uygulama alanı nitelikli bir şekilde belirlenmiş olur. Köpük tedavisi sonrası hastadan yarım saat yürümesi istenir ve sonrasında hasta günlük yaşamına rahat bir şekilde devam edebilir ve skleroterapi sonrasında günlük yaşamınıza hemen dönebilirsiniz. Tedavi sonrası hastalara varis çorabı giymeleri önerilir.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Köpük skleroterapi yönteminin avantajları nelerdir?

-Alternatif yöntemlere kıyasla konforludur.
-Anesteziye gerek duyulmadan işlem tamamlanabilir.
-İyileşme süreci kolaylıkla başlar.
-Cerrahi hiçbir işleme ihtiyaç duyulmaz.
-Hastane yatışı gerektirmez.

Köpük tedavisinin bir diğer avantajı ise; klasik sıvı skleroterapiye göre daha az miktarda ilaç kullanılarak daha geniş çaplı damara müdahale edilebilmesidir.