Sağlıklı andropoz dönemi için önemli uyarılar
Andropoz döneminde yaşanan cinsel isteksizlik ve sertleşme probleminin tedavisi hakkında bilgi veren Üroloji ve Androloji Uzmanı Op. Dr. Evren Işık, sağlıklı bir andropoz dönemi için önemli uyarılarda bulundu.
Erkeklerin birçoğunda ileriki yaşlarda andropoz sürecinin başladığına değinen Op. Dr. Işık, "Andropoz, halk arasında 'erkek menopozu' diye adlandırılan bir süreçtir. Genelde ileri yaşta erkeklerde görülen ve testosteronla beraber bazı diğer vücut hormonlarının da kandaki seviyesinin azalmasına bağlı olarak ortaya çıkan bir sonuçtur. Andropoz, 60-65 yaşından sonra görülen bir süreç olarak bilinirken son yıllarda yapılan araştırmalar andropoz başlama yaşının 50’ye kadar gerilediğini gösterdi. Bu durum genel anlamda testosteron hormonunun düşüklüğüyle bağlantılı olduğundan beyin ve kas fonksiyonlarıyla beraber kemik ve prostat gibi organları da doğrudan etkiliyor.
Normalde sağlıklı bir erkekteki testosteron kan seviyesinin 300-1000 ng/dl aralığında ve günlük testosteron üretiminin ise ortalama 6-7 mg düzeyinde olması gerekiyor. Yaşlanma, çevresel faktörler, kronik hastalıklar ve sigara kullanımı gibi bazı kötü alışkanlıklarla beraber testislerin üretim yeteneği azalıyor" dedi.
Andropozun belirtileri
Testosteron hormonu düştüğü zaman erkekte bir takım fiziksel belirtilerin ortaya çıktığını ifade eden Op. Dr. Işık, "Testosteron hormonu düşen erkeklerde genel anlamda hafıza kaybı, yorgunluk, uyku problemi, cinsel isteksizlik ve sertleşme problemi görülebilir. Vücut kıllarında azalma, göbek bölgesinde yağlanma ve memede büyüme gibi bazı belirtiler ortaya çıkar. 50'li yaşlardan sonra cinsel isteksizlik, sertleşme problemi veya genel anlamda sürekli bir uyku hali, yorgunluk, kas güçsüzlüğü gibi problemler yaşıyorsanız mutlaka bir androloji uzmanına başvurmalısınız" diye konuştu.
Andropozda cinsel yaşamın kalitesinin doğru adımlarla yükseltilebileceğine dikkat çeken Dr. Işık, şunları söyledi:
"Andropoz döneminde cinsel isteksizlik ve sertleşme problemi ön planda gibi gözükse de aynı zamanda meni miktarında ve kalitesinde de düşüşler ortaya çıkar ancak bunların birçoğu geri döndürülebilir problemlerdir. Kan testosteron seviyesinin yükseltilmesiyle beraber cinsel isteğin artırılabildiğini söyleyebiliriz. Sertleşme problemi ise kısmen düzelebilir. Çünkü ilerleyen yaşla beraber aynı zamanda penisteki kan damarları da bozulur. Kolesterol yüksekliği, sigara kullanımı ve kilo fazlalığına bağlı damar problemleri gibi sorunları olan hastalarda ek tedavilere ihtiyaç duyulabilir. Bunlar düzenli ilaç kullanımı, PRP (p-shot) uygulaması ve şok dalga tedavisi gibi farklı seçeneklerden birisi olabilir."
Ek tedaviler
Andropoz dönemine henüz yeni girmiş erkeğe dışarıdan bazı ilaçlar verilerek testisin erkeklik hormonu üretmesinin sağlanabileceğini de ifade eden Dr. Işık, şu bilgileri verdi:
"İlaç dışında, aylık ya da 3 aylık periyotlar halinde yapılacak enjeksiyon ile hazır testosteron iğneleri de kullanılabilir. Bununla beraber sertleşme problemine sebep olan damarsal sıkıntılar varsa androloji uzmanı tarafından bu soruna yönelik ek tedaviler uygulanabilir. Testosteron desteğine eklenecek bu tedaviler de sertleşme kalitesini mutlaka artıracaktır."
Bilinçsiz ilaç kullanımına dikkat
Op. Dr. Işık, andropoz dönemindeki erkekleri eczanelerden ilaç alma konusunda da uyararak, "Sertleşme sorunu ya da cinsel isteksizlik yaşayan ileri yaştaki hastalara tek uyarımız; gidip kendi başlarına eczanelerden bir ilaç talep etmemeleridir. Erkekte andropoz süreci başladıysa eczaneden alınan ilaçların tek başına bir fayda sağlamayacağını hastalarımızın bilmesi gerekir" diye konuştu.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
Grip misin yoksa nezle mi? Grip, nezle ve soğuk algınlığı arasındaki farklar ne? İşte ayırt etmenin yolu
Vücutta 300'den Fazla Reaksiyonda Görevi Var! Eksikliğinde En Sık Görülen Belirti Kas Krampları... Magnezyumun Önemi
Ağız Kanseri Riski: Erkeklerde 2 Kat Fazla Görülüyor! Belirtileri Göz Ardı etmeyin...
Gözden Kaçan En Önemli Salgın! Mide Ve Bağırsak Kanserlerini Tetikliyor! Bulaş Yaşı Çocukluk Çağına Kadar İndi
Uzman İsimden Korkutan Uyarı: 2050 Yılında, Dünya Nüfusunun Yarısı Miyopi Olacak Diye Tahmin Ediyoruz