Gusul abdestsiz oruç kabul olur mu? Oruçluyken cünüp olma hali! Rüyalanma orucu bozar mı?

Sahur yaptıktan sonra cünüp olma hali araştırılıyor. Oruçluyken mastürbasyon, rüyalanma vb. çeşitli sebeplerle gusül abdesti gerekliliği ortaya çıkabiliyor. Peki ama oruçluyken gusül abdesti alınır mı? Ramazan ayında sahur sonrasında balgam oluşumu oldukça fazladır. İnsanlar bazı zamanlarda bilinçli olarak aç kalmayı tercih eder. Bu tercih bazen zayıflamak için rejim yapmak, bazen de dini inanış gereği oruç tutmak için olabilir. Dinimizde Kuran-ı Kerim’de belirtilen zamanlara göre ya da kişisel verilen kararlarda Müslümanlar tarafından oruç tutulur. Peki ama Ramazanda ne zamana kadar gusül alınır?

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Niyet ettikten sonra gusül abdesti alınır mı? sorusu gündemde... Oruç tutmak bireylerin, Allah rızası için kötü alışkanlıklardan ya da yiyecek ve içecekten kendini alıkoymasıdır. Oruç tutmak İslam dini açısında en önemli ibadet şekillerinden bir tanesidir. Bu nedenle oruç tutma sırasında nelerin haram ya da oruç bozucu olduğunu bilmekte fayda vardır. Sahurdan sonra gusül abdesti konusu da en çok merak edilen ve hemen her Ramazan ayında insanlar tarafından sorulan bir konudur.

Sahurdan sonra gusül abdesti alınır mı?

Cünüplük oruç tutmaya engel değildir. İster sahurdan önce guslü gerektiren hale dair abdest sahurdan sonra alınır. Oruçlu iken ihtilam olma durumlarında da üzerinden bir namaz vakti geçmeden gusül alınarak oruca devam edilir. Su ile gusül alma imkânı olmayan durumlarda teyemmümle gusül alınır ve oruca devam edilir.

Diyanet'in açıklamasına göre; Cünüplük oruç tutmaya engel değildir. İster cünüp olmayı gerektiren hâl, oruca başlanmadan gerçekleşmiş olsun, ister ihtilam olma gibi orucu bozmayan bir sebeple oruçlu iken gerçekleşmiş olsun fark etmez. Ancak cünüp olan kişi, bir an önce yıkanıp temizlenmelidir. Cünüp iken üzerinden bir namaz vakti geçmemelidir. Guslün bir namaz vaktinden daha fazla süreyle ertelenmesi günahtır. Çünkü geciktirilirse namaz terk edilmiş olur (İbn Âbidîn, Reddü’l-muhtâr, III, 372).