Sahne arkası emekçilerinin dikkatine: “Sahne Teknisyenliği Programı” başlıyor!
1998’den bugüne eğitim hayatında olan BAU ve 2013’ten bugüne 6 milyondan fazla sanatseveri ağırlayan Zorlu PSM iş birliğiyle “PSM Akademi Sahne Teknisyenliği Programı” başlıyor. Program geçen haftalarda, Bahçeşehir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Esra Hatipoğlu, Zorlu PSM Genel Müdürü Filiz Ova ve BAU Konservatuvar Sahne Sanatları Bölüm Başkanı Doç. Dr. Uluç Esen’in katılımıyla Zorlu PSM’de tanıtıldı. Dersler 4 Mayıs’ta başlıyor. Biz de programın detaylarını meraklılarıyla buluşturabilmek adına Uluç Esen Hoca ve Zorlu PSM Genel Müdür Yardımcısı Levent Dokuzer ile bir röportaj gerçekleştirdik…
“Sanatın sonunun dayandığı savlardan biri sanatla gerçekliğin bazı durumlarda birbirinden ayırt edilemez olmasından yola çıkıyordu. Sanat ile gerçeklik ayırt edilemez olmuşsa, bir şekilde sona geldiğimizi düşünmüştüm. Ancak, sanat ile gerçeklik, prensip olarak, görünürde aynı olabilir. Fakat o zaman aradaki farkların görünmez farklar olmadığını düşünmemiştim.” der Amerikalı sanat eleştirmeni, profesör ve filozof Arthur Coleman Danto (Sel Yayıncılık, Zeynep Baransel çevirisi) “Sanat Nedir?” adlı kitabında ve ekler: “Yapılabilecek seçimlerin bolluğu göz önünde bulundurulursa, sanatı tanımlamak imkânsız gibidir. Herhangi bir seçim, bir şeyin sanat olmasıyla tutarlı olsa da, onun sanat olması için gerekli olmayabilir. Yapılabilecek tek şey, Kant’ın ve benim yaptığımız gibi, gerekli olan birtakım koşullar keşfetmektir… Sanatın sınırları nerededir? Eğer her şey sanat olabiliyorsa, sanatı diğer her şeyden ayıran nedir? Elimizde pek de teselli edici olmayan tek bir yanıt var: Her şeyin sanat olabilmesi, her şeyin sanat olduğu anlamına gelmez.” 2024 yılı ortasından bakınca yakın geçmiş ve bugüne, üstat Danto’ya selam olsun! Bugün sanatı var eden sahne arkası emekçilerinin ilgisine mazhar olacağını düşündüğüm bir haber ve röportajla huzurlarınızdayım!
İstanbul’da gösteri dünyası için nitelikli insan kaynağı sağlayacak önemli bir adım atıldı. Bahçeşehir Üniversitesi (BAU) ve Zorlu Performans Sanatları Merkezi (PSM) konser, tiyatro, müzikal, opera, bale ve dans gibi etkinliklerde sanatseverler ile gösteri arasındaki köprüyü kuran sahne teknisyenlerinin eğitimi için iş birliği yaptı ve “PSM Akademi ile Sahne Teknisyenliği Programı” hayata geçirildi. Sanat etkinliklerinin dekor, ışık, ses, görüntü başta olmak üzere teknik çalışmalarını yürüten profesyonellerin eğitimi için açılan programa başvurular başladı.
Programla, son yıllardaki teknolojik gelişmeler de dikkate alınarak güncel bilgiler ışığında daha donanımlı sahne teknisyenlerinin yetiştirilmesi, meslek profesyonellerinin yetkinliklerini arttırması hedefleniyor. Bahçeşehir Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi (BAUSEM) koordinasyonunda, BAU Konservatuvarı ve PSM Akademi’nin alanında uzman isimlerden oluşan eğitmen kadrolarıyla katılımcılara teorik ve pratik eğitimler vermesi planlanıyor. PSM Akademi ile Sahne Teknisyenliği Programı 4 Mayıs’ta başlayacak.
Başvuruları başlayan program kapsamında, katılımcılar modern tiyatroda sahne terminolojisi, sahne ve stüdyoda ses terminolojisi, temel elektrik-elektronik bilgisi, ışık ve renk teorisi, uygulamalı ışık ve ses sistemleri, ses fiziği ve sayısal ses, sinyal akışı, uygulamalı ses sistemleri, temel video sistemleri, ringing, temel marangozluk, temel otomasyon gibi başlıklarda 10 saati uygulamalı sınav olmak üzere toplam 51 saat eğitim alacak. Sahne teknolojileri hakkında temel düzeyde bilgi ve donanıma sahip olacak katılımcılar, sahnede gerçekleşen etkinliklerde ve teknik branşlarda “başlangıç seviyesi teknisyen” pozisyonunda çalışabilecekler. Bu program dahilinde daha nicelerinin oluşması ve devamının gelmesi umuduyla diyerek sözü BAU Konservatuvar Sahne Sanatları Bölüm Başkanı Doç. Dr. Uluç Esen ve Zorlu PSM Genel Müdür Yardımcısı Levent Dokuzer’e bırakıyorum…
“10 sezonda 6 milyondan fazla sanatsever…”
· “Dünya yüzünde görünme ile yok olmanın dünyevi olayları oluşturduğu insana özgü bu yaşamın ana özelliği, daima sonunda bir öykü olarak anlatılabilecek biyografik olaylarla dolu olmasıdır; Aristoteles’in “bir anlamda bir tür praxis” dediği bios’u (yaşam), salt zoē’den (hayat) ayırt eden budur” diyor siyaset bilimci Hannah Arendt. Bu tanımın yamacında, bugün yaşadığımız dünya gidişatına bakınca, sizin “2023 Z Raporu”nuzdan ne çıkar? Ve Türkiye kültür sanat döngüsüne (yaratıcıları ve seyircileri – alıcıları olarak baktığınızda nasıl bir fotoğraf görüyorsunuz) dair 2024 yılı kısa ve uzun vadede öngörünüz ne olur?
Levent Dokuzer: Zorlu PSM’de dolu dolu, çok renkli, her gün binlerce misafirimizi ağırladığımız bir 2023 geçirdik. Sadece 2023 yılında 600 bine yakın misafirimizi, bu geçtiğimiz 10 sezon içerisinde de 6 milyondan fazla sanatseveri Zorlu PSM çatısı altında ağırladık. Ve sanatseverlere verdiğimiz tüm mesajlarda “Dünyan değişsin” dedik! Bu söylemde “insanların hayatının sanatla dönüştüğü” mesajı var. Çünkü toplumsal dönüşümün en önemli tetikleyicisi sanat… 2023, çok çalıştığımız, çok ürettiğimiz bir yıl oldu. Geçtiğimiz yıl, Zorlu PSM içinde bulunan 6 mekânda, toplam 1104 etkinlik gerçekleştirdik. Düşünün yıl 365 gün... Türkiye’de kültür sanat endüstrisine önemli bir katkı sağlıyoruz, sadece İstanbul’un değil Türkiye’nin de en önemli kültür sanat merkezlerinden biri haline gelmiş durumdayız. Sektörün en büyük paydaşı ve oyun kurucusu konumundayız. 2024 yılına da bu heyecanlarla başladık. 4 aydır da soluksuz yeni projeler üretmek için çalışıyoruz. Hem içinde bulunduğumuz 11. sezonda hem de gelecek sezonda her kesimden her yaştan izleyeyiciyi Zorlu PSM dünyasına katacak projeler için heyecanlıyız.
· Gelelim, BAU ve Zorlu PSM birlikteliğinde hayata geçirilen: “PSM Akademi ile Sahne Teknisyenliği Programı”na... Bize bu buluşmayı / birlikteliği ve süreci anlatır mısınız?
Levent Dokuzer: Sektöre yeni insan kaynağı sağlamak, yeni yetenekler kazandırmak ve sektörün sürdürülebilirliğine katkı sunmak için de farklı üniversiteler, STK’lar ve sektörün önde gelen profesyonelleriyle çalışmalar sürdürüyoruz. Bu çerçevede, Bahçeşehir Üniversitesi ile birlikte “PSM Akademi Sahne Teknisyenliği Programı”nı gerçekleştiriyoruz. PSM’nin bugün öncü kültür sanat merkezlerinden biri olarak anılmasında, sanatçıların ve sanatseverlerin buradan mutlu ayrılmasında ve tekrar tekrar PSM’ye gelmelerinde teknik ve prodüksiyon ekibimizin güçlü olmasının ve geniş bilgi birikimimizin büyük payı var. Bu bilgi birikimimizi kültür sanat sektörüne en iyi şekilde aktarabilmek için sertifika programında kadromuzda yer alan çalışma arkadaşlarımız da eğitmenlik yapıyor. Bu projeyle daha güçlü daha yüksek standartlarda bir kültür sanat dünyası için nice yetenekli ve özel insanı sektöre kazandıracağız.
“Hedefimiz sektöre nitelikli işgücü kazandırmak”
· Bu buluşmada muazzam isimleri görüyoruz; Prof. Dr. Esra Hatipoğlu, Filiz Ova ve Doç. Dr. Uluç Esen gibi… Nasıl bir araya gelindi?
Levent Dokuzer: Zorlu PSM olarak geçtiğimiz sezon sahne yönetimi pozisyonları için insan kaynağı oluşturmak ve mevcut insan kaynağının yetkinliklerini artırmak hedefiyle PSM Backstage Akademi programını -başka bir üniversitemizle işbirliği gerçekleştirerek- başlatmıştık. Programdan 25 katılımcı mezun oldu, hatta mezunlar arasından Zorlu PSM’de istihdam ettiğimiz arkadaşlarımız var. Bu sene de kültür sanat alanındaki istihdama katkı sağlanması ve böylece sektörün sürdürülebilir kılınmasını hedefleyen Bahçeşehir Üniversitesi ile biraraya geldik. Hem Genel Müdürümüz Filiz Hanım hem de Bahçeşehir Üniversitesi’nin rektörü değerli Hocamız Esra Hatipoğlu başta olmak üzere bu projenin hayata geçmesinde çok önemli katkıları oldu. Zorlu PSM olarak projenin tüm aşamalarında BAU ile işbirliği halinde her detayın düşünüldüğü bir program oldu. Hedefimiz sürdürülebilir şekilde sektöre nitelikli işgücü kazandırmak.
· “PSM Akademi ile Sahne Teknisyenliği Programı”nın içeriği nasıl oluşturuldu? Önceliklerinizi nasıl ve hangi rotada belirlediniz?
Uluç Esen: Eğitim katılımcıları sahne teknisyenliği hakkındaki temel konularda bilgilendirmeyi ve deneyim kazandırmayı hedefliyor. İş güvenliği ve temel elektrik bilgisinden başlayıp, ışık sistemleri, ses sistemleri, görüntü sistemleri, temel marangozluk gibi konularda giriş seviyesinde olmakla birlikte sahne işlerinde karşılaşılabileceğimiz ana başlıkları kapsıyor.
Levent Dokuzer: Başvuruları başlayan program kapsamında katılımcılar modern tiyatroda sahne terminolojisi, sahne ve stüdyoda ses terminolojisi, temel elektrik-elektronik bilgisi, ışık ve renk teorisi, uygulamalı ışık ve ses sistemleri, ses fiziği ve sayısal ses, sinyal akışı, uygulamalı ses sistemleri, temel video sistemleri, ringing, temel marangozluk, temel otomasyon gibi başlıklarda 10 saati uygulamalı sınav olmak üzere toplam 51 saat eğitim alacak. Sahne teknolojileri hakkında temel düzeyde bilgi ve donanıma sahip olacak katılımcılar, sahnede gerçekleşen etkinliklerde ve teknik branşlarda “başlangıç seviyesi teknisyen” pozisyonunda çalışabilecekler. Program ile sektöre nitelikli, donanım sahibi insan kaynağı oluşturmayı hedefledik.
· Programa kimler katılabilecek ve bu kişiler programa katılabilmek için ne yapmalı?
Uluç Esen: Program sahne teknisyeni olarak çalışmak ya da bu konuda kendini geliştirmek isteyenlere yönelik… Yetişmiş iş gücü eksikliği hissedilen bir alanda meslek sahibi olmak isteyenler için bir seçenek olduğunu düşünüyoruz. Sertifika da vereceğimiz bu programa katılmak isteyenler BAUSEM’in web sitesi üzerinden kayıt yaptırabilirler KAYIT
“Geçtiğimiz 2 yılda 50 öğrencimiz 18 oyun çıkardı”
· Türkiye’de ne yazık ki kültür sanatın sahne arkası emekçileri her daim ikinci plana atılmış ve atılmaya da devam ediyor, gerçi son yıllarda bu durum geçmişe nazaran kırılmış gibi görünüyor… Kültür sanat alanında istihdama katkı sağlamayı hedefleyen bu program öncesi elinizde, eminim hiç de iç açıcı olmayan veriler vardır; öncelikle, fotoğrafı daha net görebilmemiz için bu verileri bizimle paylaşabilir misiniz? Sahne sanatları teknisyenliğinde ne durumdayız? Ve bu veriler ışığında, sizin ilk aşamada yapmayı ve değiştirmeyi / dönüştürmeyi hedeflediğiniz veyahut öngördüğünüz neler var?
Uluç Esen: Türkiye’de doğrudan sahne teknisyeni yetiştirmeye yönelik bir eğitim yok. Alanda çalışanlar süreç içinde kendilerini yaptıkları iş içinde geliştirmeye çalışıyorlar. Çoğunlukla da kulaktan dolma bilgilerle çalışılıyor. Oysa sahne teknisyenliği işi doğası gereği estetik bir üretimin de önemli bir bileşeni ve kendine has bilgi ve beceriler gerektiriyor. Günümüzde canlı performansların artmasıyla birlikte deneyimli sahne teknisyeni bulamamak sahne sanatları ile uğraşanların sorunu olmaya da başladı. Bu eğitim programıyla, saptadığımız bu eksikliklere yanıt oluşturmaya çalışacağız.
Levent Dokuzer: Bir kültür sanat kurumu olarak işimizi layığıyla yaparken “Sürdürülebilir şekilde kültür üretimine katkı sağlamayı ve böylece toplum adına da fayda yaratmayı” hep önemsedik. Bu bağlamda Zorlu Grubu’nun Akıllı Hayat 2030 sürdürülebilirlik stratejisi çerçevesinde sektöre yeni insan kaynağı sağlamak, yeni yetenekler kazandırmak ve sektörün sürdürülebilirliğine katkı sunmak için de çalışmalarımızı sürdürüyoruz. 2021’de tiyatro alanında sürdürülebilirliği sağlamak üzere PSM Atölye’yi başlattık. Atölye programımız ile tiyatroya yeni yetenekler kazandırmayı, tiyatro külliyatının özgün içeriklerle zenginleştirmeyi ve katılımcıları Türkiye’deki sahne sanatları ağının bir parçası haline getirmeyi hedefliyoruz. Bu projede üçüncü yılımızın içindeyiz. Geçtiğimiz 2 yılda 50 öğrencimiz 18 oyun çıkardı. Bu sezon ise 19 öğrencimiz bulunuyor. Heyecanla tamamlayacakları oyunlarını bekliyoruz. Sektörün sürdürülebilirliğini sağlamak için kıymetli iş birlikleri ile yeni projeler gerçekleştirmeyi sürdürüyoruz. Bu sene ki “PSM Akademi Sahne Teknisyenliği Programı”yla da daha güçlü daha yüksek standartlarda ve daha eşit bir kültür sanat dünyası için nice yetenekli ve özel insanı sektöre kazandıracağız. Zorlu PSM olarak, sektörün sürdürülebilirliği için bu tür projeler üretmeye, devam edeceğiz.
· Dersleri verecek olan hocalardan ve derslerin içeriklerinden bahseder misiniz? Dersler, eğitimler hangi güzergâhta görülecek?
Uluç Esen: Ders içerikleri BAU Konservatuvar Sahne Sanatları ve Müzik Teknolojisi bölümler hocalarımız tarafından hazırlandı: Doç. Uluç Esen, Doç. Dr. Burak Tamer, Doç. Dr. Barkın Engin, Dr. Öğr. Üyesi Sercan Özinan, Dr. Öğr. Üyesi Gökhan Deneç, Öğr. Gör. Laçin Şahin, Arş. Gör. Kerem Duru. Derslerde ağırlıklı olarak ışık, ses konularında hem teorik bilgiler verilecek hem de uygulamalı çalışmalar yapılacak. Zorlu PSM’de çalışmakta olan deneyimli teknisyenler özellikle de uygulama alanlarında eğitime önemli bir katkılar sunacak. Eğitim programı içeriğindeki dersler İstanbul Zincirlikuyu’da yer alan Zorlu PSM’de yapılacak.
· Programın ömrü uzun olursa ki eminim hedefiniz bu güzel kapıyı aralamak, açmaktır, ömürlük olsun niyetindedir; bu oluşumu başka şehirlere de yaymayı planlıyor musunuz? Bu programa dair gelecek hedefiniz nedir?
Uluç Esen: Zorlu PSM gibi tam donanımlı bir alanda yapılacak olması eğitim programındaki başlıkların uygulamalı olarak da deneyimlenmesi anlamında önemli bir etken. Yakın gelecekte ikinci bir program olarak “Ses Teknolojisi” üzerine odaklanmış daha ileri bir seviyedeki bir programı da hayata geçirmek üzerine çalışıyoruz.
Levent Dokuzer: Biz sektörün en büyük paydaşlarından biri olarak sektörün sürdürülebilirliği için projeler geliştirmeye devam ediyoruz. Bizim için en önemli kıstas projenin sürdürülebilir olması, uzun soluklu olması. Bu projemizdeki etki alanımızı da tüm Türkiye’ye yayma fikrini önemsiyoruz.
· Sizleri bulmuşken sormak isterim; son zamanlarda size iyi gelen neler var; kitap, müzik, tiyatro, albüm, sergi veyahut bir an veya bir fotoğraf karesi gibi, paylaşırsanız bizler de nasiplenelim isterim?
Levent Dokuzer: Bu arada beni ve çalışma arkadaşlarımı çokça heyecanlandıran yakın dönem projelerimizden biri olan Sónar İstanbul’un yaklaşıyor oluşu... Biliyorsunuz Sónar Istanbul’u 8. kez düzenliyoruz. Katılımcıları müzik, yaratıcılık ve teknoloji ekseninde birleştiren iddialı bir line up hazırladık. %100 Müzik’in katkılarıyla 26-27-28 Nisan tarihlerinde, bu sene de 3 gün 20’den fazla müzisyen Zorlu PSM’de sahne alacak. Sónar İstanbul’un hemen ardından Mayıs ayında da heyecan verici konserler serisi devam edecek. 8 Mayıs’ta, Kings of Convenience grubundan tanıdığımız Erlend Øye, La Cominitiva projesiyle sahnemize gelecek. 1960 ve 1970’lerin sıcacık İtalyan müziğini bir Kuzeyli dokunuşuyla benim gibi seven müzikseverlere tavsiye ederim. Londra beat’in en iyilerinden biri olan Route 94 ile de 18 Mayıs’ta, PSM Loves2Dance serimiz kapsamında Zorlu PSM’de olacak. Ayrıca bu sezon tiyatro sahnelerimiz de çok renkli. Sezon boyunca çok emek verilmiş, yaratıcı ve özgün oyunlar, müzikaller sahnelenmeye devam edecek. Hâlâ izlemeyenler varsa sanatseverlere, “Aile Yalanları”nı izlemelerini öneririm. Nermin Yıldırım’ın “Bavula Sığmayan” adlı öykü kitabındaki aynı adlı novelladan uyarladığı “Aile Yalanları” küçük bir aile trajedisini üç kahramanın da perspektifiyle anlatan hikâyesiyle çok etkileyici bir oyun. Başrollerini, Melisa Sözen, Ülkü Duru ve Müfit Kayacan’ın paylaştığı ve rejisörlüğünü Hakan Emre Ünal’ın üstlendiği “Aile Yalanları”, Nisan ve Mayıs aylarında da Zorlu PSM’de olacak.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
Guns N' Roses İstanbul Konseri Tarihi ve Bilet Fiyatları: Guns N' Roses İstanbul Konseri Ne Zaman, Biletler Satışa Çıktı mı?
Anita Taylor'ın 'Moonraker' sergisi VISION ART PLATFORM'da!
Osmanlı Padişahları sırası, Osmanlı'da tahtta kalma süreleri! Sırasıyla tahta çıkan padişahlar... Mehmet, Kanuni, duraklama, gerileme dönemi Osmanlı padişahları kimler?
Kuruluş Osmanlı'da beylikler dönemi! Osmanlı'da hangi beylikler var? Osmanlı dönemi Anadolu beylikleri hangileri?
Taş Tepeler’in uzaylıları