SON DAKİKA! Suriye'de Neler Oluyor? Muhalifler Halep ve Tel Rıfat'ı Kontrol Altına Aldı... İşte Haritada Son Durum!

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres'in, Suriye'nin kuzeybatısında artan şiddetten endişe duyduğu belirtilerek taraflara, derhal şiddetti sonlandırmaları çağrısında bulunduğu bildirildi.

BM Sözcüsü Stephane Dujarric, Suriye'deki gelişmelere dair Guterres'in tepkisine ilişkin açıklama yaptı.Dujarric, Guterres'in taraflara, uluslararası hukuk alanındaki yükümlülüklerini anımsattığını aktararak, acilen BM Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) 2254 sayılı kararı uyarınca siyasi sürece dönme çağrısı yaptığını söyledi.

BMGK tarafından yaptırım uygulanan Heyet Tahrir Şam (HTŞ) ile bazı silahlı grupların yürüttüğü saldırıların 2020'den beri sabit olan sınırlarda değişime yol açtığını kaydeden Dujarric, aynı zamanda sivil ölüm, yerinden edilme ve sivil altyapıların zarar gördüğüne ilişkin haberler bulunduğunu dile getirdi.

Dujarric, Guterres'in taraflara derhal şiddeti sonlandırma ve BM Genel Sekreterinin Suriye Özel Temsilcisi Geir O. Pedersen ile irtibat halinde kalma çağrısında bulunduğunu ifade etti.

Terör örgütü PKK/YPG'nin Tel Rıfat ilçesini işgali sırasında yerinden ettiği siviller, Suriye Milli Ordusunun (SMO) başlattığı Özgürlük Şafağı Operasyonu kapsamında terör örgütünden kurtarılan ilçelerine dönüyor.

Operasyon kapsamında Tel Rıfat sahasını terör örgütü PKK/YPG'den kurtaran SMO, ilçe merkezindeki tünel ve tuzaklamalara karşı tedbirler alarak, sivillerin güvenli dönüşünü sağlamaya çalışıyor.

İlçe merkezinin dün PKK/YPG'den kurtarılmasının ardından, yıllar önce yerinden edilen Tel Rıfatlılar ilçeye dönmeye başladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye'de yaşanan gelişmelere ilişkin, ' Son birkaç gündür komşumuz Suriye'de aniden patlak veren gelişmeleri de çok yakından takip ediyoruz. Gerek dışişleri bakanımız, gerekse milli istihbarat teşkilatı başkanımız, muhataplarıyla sürekli temas halindeler, istişarelerini gerçekleştiriyorlar. Aslında uzun bir süredir Orta Doğu'daki şiddet sarmalının Suriye'yi de etkisi altına alma ihtimaline dikkat çekiyordu. Son hadiseler Türkiye'nin haklılığını teyit ve tescil etmiştir.' dedi.

Suriye’de 2011’deki halk hareketlerinin rejim tarafından şiddet kullanılarak bastırılmak istenmesiyle patlak veren iç savaşta, hakimiyet bölgeleri sık sık değişti.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Kremlin tarafından yapılan açıklamaya göre, görüşmede Putin ve Pezeşkiyan, Suriye yönetimine verdikleri "koşulsuz destek" konusunda mutabık kaldı.

Açıklamada, "Suriye'nin meşru yönetiminin, ülkede anayasal düzeni ve toprak bütünlüğünü yeniden tesis etme yönündeki eylemlerine koşulsuz destek verildiği, Türkiye'nin katılımıyla Astana Formatı kapsamındaki girişimlerin koordine edilmesinin önemi vurgulandı." ifadeleri yer aldı.

Görüşmede, Rusya ile İran arasında çeşitli alanlardaki ilişkilerin de ele alındığı aktarılan açıklamada, iki liderin 23 Ekim'de sağladığı anlaşmaların hayata geçirilmesinin istişare edildiği bildirildi.

Açıklamada, Putin ve Pezeşkiyan'ın, temasların sürdürülmesiyle ilgili plan konusunda mutabık kaldığı ifade edildi.

Rus savaş uçakları, İdlib Üniversite Hastanesi’ni vurdu.

Çin, Suriye'de devam eden çatışmalardan derin endişe duyduğunu, gerilimin daha fazla yükselmesini önlemek için etkin çaba harcamaya hazır olduğunu bildirdi.

Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Lin Cien, Pekin'de düzenlenen olağan basın toplantısında Suriye'deki duruma ilişkin değerlendirmede bulundu.

Sözcü Lin, "Çin, Suriye'nin kuzeydoğusundaki durumdan derin endişe duyuyor. Suriye'nin ulusal güvenliğini ve istikrarını korumasını destekliyoruz. Çin, Suriye'nin dostu olarak, gerilimin daha fazla yükselmesini önlemek için etkin çaba göstermeye hazırdır." ifadesini kullandı.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, İran Dışişleri Bakanı Arakçi ile birlikte düzenlediği basın toplantısında açıklamalarda bulundu; Hakan Fidan açıklamasında; 

'Bölgedeki olağanüstü gelişmeler neticesinde kendisi ülkemizi ziyaret ediyor, hem mevcut Suriye ve bölgedeki gelişmeleri hem ikili ilişkilerimizle ilgili konuları gözden geçirdik. İkili ilişkilerimizi geliştirmek için her türlü çabanın içerisindeyiz, özellikle sınır illerimizi kapsayan bölgeyi bir ticaret havzasına dönüştürmek konusunda da kararlıyız.

Türkiye ve İran teröre karşı işbirliği içinde olmaya devam edecekler.

Bu örgütlerin bölgemizden tamamiyle tasfiye edilmesi konusunda Türkiye ve İran arasında tamamiyle bir görüş birliği var.

Suriye’de yaşanan son gelişmeler üzerinde de görüş alışverişinde bulunduk, Suriye’deki olayları herhangi bir dış müdahale iddiasında bulunmak yanlıştır. Geldiğimiz noktada geniş çaplı çatışmaların tekrar başlamasının nedeni bu ülkede birbiri ile bağlantılı sorunların 13 yıldır çözülmemiş olmasıdır. Rejimin siyasi sürece samimi bir şekilde dahil olmaması bir hataydı, son olarak sivillere yönelik kapsamlı saldırılar gerçekleştirilmesi büyük bir hataydı. Türkiye bu yönde gereken tüm katkıyı sağlamaya hazırdır.

Milletimiz müsterih olsun, Türkiye istikrarsızlık ortamından faydalanmaya çalışan terör örgütüne asla ama asla izin vermeyecektir.' ifadelerine yer verdi.

İran, Suriye'de bulunan “askeri danışmanlarını” bölgede tutmaya devam edeceğini duyurdu

İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi, ülkesinin Suriye’de bulunan “askeri danışmanlarını” bölgede tutmaya devam etmeyi planladığını belirtti.

"Askeri danışmanlarımız Suriye'deydi ve hâlâ oradalar" diyen Bekayi, bu varlıklarının rejimin "istekleri doğrultusunda" süreceğine işaret etti.

Tahran, Şam hükümetinin davetiyle Suriye'ye askeri danışman gönderdiğini öne sürüyor.

İran, Suriye’de sadece askeri danışmanlık ve eğitim veren subayları olduğunu savunuyor.

Uluslararası haber ajanslarında yer alan haberlere göre terör örgütü PKK/YPG, Suriye'nin Halep kentinin kuzeydoğusundan çekiliyor.

Suriye Ulusal Koalisyon Başkanı Hadi El Bahra: Rejim siyasi çözüm için masaya oturana kadar durmayacağız, Esad ile savaşacak gücümüz var.

AFP'de yer alan habere göre Kremlin'den yapılan son dakika açıklamasında, "Rusya, Beşar Esad'ı desteklemeye devam edecek" mesajı verildi.

Kremlin, Rusya'nın Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’a desteğini sürdürdüğünü açıkladı.

Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, gazetecilere yaptığı açıklamada, "Elbette ki Beşar Esad'ı desteklemeye devam ediyoruz" dedi ve temasların sürdüğünü, durumun analiz edildiğini belirtti. 

CNN TÜRK Haber Müdürü İdris Arıkan, canlı yayında Suriye sahasında yaşananlara ilişkin değerlendirmelerde bulundu;

Sahada herkes şaşkın, bu kadar kısa sürede bu kadar ileri gidilebileceğini düşünmüyorlardı. Zamanlama açısından en doğru zaman mı konusunu kenara koyalım, burada her ne kadar HTŞ olsun diğer muhalif güçler olsun SMO olsun, bu güçlerin bir etkisi vardı ama Esad rejiminin bu kadar çabuk dağılacağını kimse düşünmüyordu. Halep’ten çölden kaçarak kendi güvenli bölgelerine gittiler, şuradaki M5 karayolunu kullanamayacak duruma geldi Esad güçleri. Şu an Hama’da savunma hattı kurmaya çalışıyor rejim

Esad yönetimi siyaseten kabul görür duruma gelmişti, Arap Birliği’nde misafir ediliyordu bir şekilde özellikle Arap dünyasında koltuktaki yerini almış gibi görünüyordu. Türkiye’nin Esad’ı masaya çağırma girişimleri sonrası Esad’ın neden masaya oturmadığı da sorgulandı. 2011’den 2024’e kadarki süreçte bu bölgeye getirdiği farklı grupların da halk arasında gerginlik yarattığını biliyoruz. Masaya oturacaksanız önce silahlı gücünüzün net bir kararlılık ve ateş gücü göstermesi gerekiyor. Şu anda Esad’ın ne yapacağına Esad mı karar veriyordur çok emin değilim.

Esad kendi de kabul ediyor kendi dostları olmadan bir şey yapamayacağını, ben tek başıma bunlarla baş edemem diyor.

Kaç kere af yaptı Esad kimse gitmiyor, neden? Çünkü güven vermiyor.

Türkiye’nin istediği neydi bu terör koridorunu yok etmekti, Fırat Kalkanı ile Zeytin Dalı ile bu terör koridorunu kestik mi kestik. Şimdi geriye kaldı Münbiç, paramotorlarla yapılan o bahsedilen iki tane terör olayı var onların burada Münbiç’te eğitim aldığı ve buradan geldiği biliniyor.

Türkiye sahada görünmüyor, sahada görünmemeye devam etme şansı var mı? Var. Münbiç’te ise şöyle bir durum var. Türkiye bir şekilde Münbiç’i güvenli bir hale getirecek, burada SMO’nun buna gücünün yetip yetmeyeceği merak konusu olsa da dünkü emareler SMO’nun Münbiç’i tek başına temizleyebileceği yönünde. Münbiç’te PKK/YPG var.

Irak ordusunun, Suriye ile sınır kapısı El-Kaim'den, Ürdün'e kadar olan alanın güvenliğini sağlamak amacıyla bölgeye zırhlı birlikler yolladığı belirtildi.

Irak Savunma Bakanlığından konuya dair yazılı açıklama yapıldı.

Açıklamada, zırhlı birliklerin, ülkenin Suriye sınırından Ürdün sınırına kadar olan alanı desteklemek ve güvenliği sağlamak için harekete geçtiği kaydedildi.

Bu adımın, Musul'un batısındaki kuzey kesimin zırhlı birliklerle güçlendirilmesinin ardından atıldığı belirtildi.

Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, Suriye'deki muhalif güçlerin Halep'i ele geçirmesiyle ilgili, “Yıllardır kendilerini hırpalayan üç aktöre baktılar: İran, Rusya, Hizbullah. Onları daha önce olduğundan daha zayıf ve daha savunmasız gördüler, bundan faydalanmaya çalıştılar” dedi.

Saldırının hızının, Suriye hükümetini ve bölgedeki diğer gözlemcileri şaşırttığını belirten Sullivan, hem bu gelişmelerin hem de Ukrayna'daki mevcut durumun, Rusya ve İran'ın daha zayıf bir stratejik konumda bulunmalarının doğal sonucu olduğunu söyledi.

MİT, terörden arananlar listesinde kırmızı kategoride yer alan PKK/YPG’nin sözde sorumlularından Yaşar Çekik'i Suriye'nin Tel Rıfat bölgesinde etkisiz hale getirdi

Habere Ulaşmak İçin Lütfen Fotoğrafa Tıklayınız...

İngiliz Dışişleri Bakanlığı Sözcülüğü, Suriye'deki gelişmelere ilişkin yaptığı açıklamada, "Tüm tarafları, daha fazla acıyı, savunmasız insanların yerinden edilmesini ve hayati insani yardımların aksamasını engellemek için siviller ile altyapıyı korumaya çağırıyoruz." ifadeleri kullanıldı.

Ülkedeki çatışmaların sona ermesi için siyasi çözüme işaret edilen açıklamada, "Esed rejiminin, siyasi sürece katılmayı sürekli olarak reddetmesi ve Rusya ile İran'a güveni, son gelişmelerin ortamını yarattı." değerlendirmesi yer aldı.

Açıklamada, rejim ve diğer aktörlere Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 2254 sayılı kararı doğrultusunda müzakereleri destekleme ve katılma çağrısı yapıldı.

Dışişleri Bakanlığı İran Dışişleri Bakanı Abbas Erakçi'nin Türkiye'yi ziyaret edeceğini bildirdi. İranlı bakan bugün (2 Aralık Pazartesi) Türkiye'ye ziyarette bulunacak. Bakanın Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'la görüşmesi bekleniyor. Dışişleri'nin açıklamasında Erakçi'nin neden Türkiye'yi ziyaret ettiği bilgisi yer almadı. Orta Doğu basını ise Suriye'deki gelişmeler sırasında gerçekleşen bu ziyaret için 'kritik ziyaret' yorumunu yaptı.

AFP haber ajansında yer alan bilgilere göre, Suriye Devlet Başkanı Esad, ülkenin ikinci büyük kenti Halep'i kaybettikten sonra destek arayışına girdi.  Esad dün yaptığı açıklamada 'müttefik ve dostların' önemine vurguda bulunurken, ABD merkezli Dış Politika Araştırma Enstitüsü Başkanı Aaron Stein AFP'ye yaptığı açıklamada "Bölgede Rusya'nın varlığı önemli ölçüde azaldı ve hızlı hava saldırılarının faydası sınırlı" dedi ve Halep'siz bir hükümetin gerçek anlamda 'işlevsel' olamayacağını öne sürdü.

Suriye'de Esad rejimine muhalif grupların ilerleyişi sürüyor. Rus ordusuna yakın Telegram kanalları, muhaliflerin Halep'e girmesinin ardından Rusya'nın Suriye'deki güçlerinden sorumlu komutanı Sergei Kisel'in görevden alındığını iddia etti. Kisel'in yerine Ukrayna'daki Rus ordusunun doğu askeri birliklerinin komutanı General Alexander Chaiko'nun getirileceği öne sürüldü.
Rusya Savunma Bakanlığı, konuyla ilgili henüz resmi bir açıklama yapmadı.

Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, Suriye'de muhaliflerin Halep ve çevresindeki ilerleyişini, Suriye'nin destekçilerinin başka çatışmalarda güç kaybetmesine ve dikkatlerinin dağılmasına bağladı.

Sullivan, CNN haber kanalına yaptığı açıklamada, Suriye'deki muhalif güçlerin Halep'i ele geçirmesiyle ilgili, "Yıllardır kendilerini hırpalayan üç aktöre baktılar: İran, Rusya, Hizbullah. Onları daha önce olduğundan daha zayıf ve daha savunmasız gördüler ve bundan faydalanmaya çalıştılar." ifadelerine yer verdi.

"Bu saldırının hızı bence Suriye hükümetini ve bölgedeki diğer gözlemcileri çok şaşırttı" diyen Sullivan, hem bu gelişmelerin hem de Ukrayna'daki mevcut durumun, Rusya ve İran'ın "daha zayıf bir stratejik konumda bulunmalarının doğal sonucu" olduğunu vurguladı.

Sullivan, Suriye'nin Halep ve İdlib kentlerindeki son gelişmelerin, bölgedeki ABD güçleri için risk oluşturup oluşturmadığı konusunda şunları kaydetti:

"Şu anda, DEAŞ ile savaşmak için Suriye'de konuşlanmış olan güçlerimizin, bu özel saldırının gerçekleştiği bölgeden farklı bir yerde oldukları için yakın bir risk altında olmadıklarına inanıyoruz. Ancak halen, İran, Irak ve Suriye'deki Şii milis gruplarının tehdidi altında bulunuyorlar. Her gün onların korunmasını sağlamak ve onlara yönelik saldırılara yanıt vermek için çalışıyoruz."

ABD'nin, Suriye rejimi karşıtı Heyet Tahrir Şam (HTŞ) adlı silahlı grubu, terör örgütü olarak tanımladığının altını çizen Sullivan, bu yüzden "örgütün tasarımları ve hedefleri konusunda" geçerli endişelerinin olduğunu belirtti.

Jake Sullivan, buna rağmen ABD'nin, Suriye'nin başkenti Şam'a doğru ilerleyen muhaliflerin Rusya, İran ve Hizbullah tarafından desteklenen Beşşar Esed hükümetini sıkıştırmasından "yakınmayacağını" vurguladı.

Yaşanan gelişmelerin ne getireceğiyle ilgili "karmaşık bir durum" ifadesini kullanan Sullivan, Washington'ın bu konuda bölgesel ortaklarıyla yakın temas halinde olduklarını aktardı.

Halep ve İdlib illerinde Esed rejimiyle rejim karşıtı silahlı grup HTŞ arasında yaklaşık 6 gündür çatışmalar yaşanıyor.

Suriye’deki savaşın seyrini değiştiren bu operasyonlar, sadece askeri değil, bölgesel bir etki yaratıyor. Her adım, Halep’teki stratejik noktaların kontrolü ve Suriye’nin kuzeyindeki terör koridorunun engellenmesi adına büyük önem taşıyor. SMO, "Özgürlük Şafağı" operasyonuyla, Tel Rifat’taki ilerleyişini sürdürürken, bölgedeki güvenlik dengelerini yeniden şekillendiriyor.

Halep’e yönelik saldırılarla birlikte Şam rejimi, PKK’nın Suriye kolu YPG’den destek aldı. Rejim güçleri çekilirken bazı stratejik noktaları YPG’ye devretti, ancak SMO'nun müdahalesi bu planı bozuldu. "Özgürlük Şafağı" operasyonu, bu tür stratejik hamleleri tersine çevirerek, Suriye'nin kuzeydoğusundaki PKK-YPG koridorunun engellenmesini sağladı.

Suriye’deki durumun hızla değişmesiyle, Esad rejimi ve muhalif gruplar arasında savaşın rengi değişiyor. SMO'nun, Tel Rifat ve çevresinde gerçekleştirdiği operasyonlar, YPG’nin kurmayı planladığı terör koridorunu bozmada etkili oldu. Ayrıca, SMO, Halep bölgesindeki Kuveyris Askeri Havaalanı’nın kontrolünü ele geçirdi ve YPG’nin lojistik hatlarını keserek önemli bir stratejik hamle yaptı.

Suriye Milli Ordusu (SMO), Rakka-Halep arasında terör koridoru oluşturmayı planlayan PKK’nın kolu YPG’ye karşı, "Özgürlük Şafağı" adlı operasyonunu başlattı. Bu operasyonla birlikte, SMO Tel Rifat’ı kontrol altına aldı ve YPG’nin Suriye’nin kuzeydoğusuna doğru ilerlemesini engellemeyi başardı. Türk Silahlı Kuvvetleri de bölgedeki güvenlik tedbirlerini artırarak, rejimle iş birliği içinde Halep bölgesindeki stratejik noktaları ele geçirme girişimlerini takip ediyor.

Muhaliflerin komutanlarından Albay Hasan Abdülgani, hükümetin karşı saldırılarına rağmen Halep’teki kazanımlarını sürdürüyor. Şeyh Neccar Sanayi Şehri, askeri akademi ve sahra topçu okulunun ele geçirildiğini açıklayan Abdülgani, ayrıca 65 Suriye askerinin esir alındığını duyurdu.

İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü, hükümetin bölgedeki güçlendirmelerinin ardından kuzey Hama kırsalında "güçlü bir savunma hattı" kurduğunu belirtti. Ancak sivil kayıplar da artmış durumda. Beyaz Baretliler, İdlib’deki hava saldırılarında 3 sivilin yaşamını yitirdiğini ve 11 sivilin yaralandığını bildirdi. AA'ya göre ise 8 sivilin hayatını kaybettiği belirtiliyor. Hedef alınan noktalardan biri de bir hastaneydi.