hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Pınar Selek davası: Mahkeme beraat kararında direndi

    Pınar Selek davası: Mahkeme beraat kararında direndi
    expand

    İstanbul Eminönü'ndeki Mısır Çarşısı'nda 7 kişinin öldüğü 127 kişinin de yaralandığı patlamaya ilişkin hakkındaki hüküm Yargıtay'ca bozulan sosyolog Pınar Selek'in yargılandığı davada mahkeme beraat kararında direndi. Dava 22 Haziran 2011 tarihine ertelendi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nin 5 sanık açısından kurulan hükmü 2. kez bozmasının ardından ilk duruşma bugün İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapıldı.

    Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi’nde duruşmaya Almanya’da bulunan Pınar Selek katılmadı.

    5 kişinin yargılandığı davada, İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi, Pınar Selek ile Abdülmecit Öztürk hakkında daha önce verilen beraat kararında direnilmesine hükmetti.

    Mahkeme heyeti, diğer sanıklar Kadriye Fikret Sevgi, Heval Öztürk ve Maşallah Yağan açısından ise bozma ilamına uyulmasını kararlaştırdı.

    Abdülmecit Öztürk, Heval Öztürk ve başka suçtan hükümlü Maşallah Yağan'ın bir sonraki celsede hazır edilmeleri için yazı yazılmasına karar veren mahkeme heyeti, duruşmayı 22 Haziran 2011 tarihine bıraktı.

    Bu arada, İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi, Yargıtay 9. Ceza Dairesinin bozma kararına Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan itirazın Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından reddedilmesinin direnme kararı almaya engel teşkil etmeyeceğini bildirdi.

    Kararda, mahkemenin 23 Mayıs 2008 tarihli kararının, temyiz incelemesini yapan Yargıtay 9. Ceza Dairesince 10 Mart 2009 tarihinde Pınar Selek, Abdülmecit Öztürk, Kadriye Fikret Sevgi, Heval Öztürk ve Maşallah Yağan yönünden aleyhe bozulduğunu hatırlattı.

    Söz konusu bozmaya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının yaptığı itirazın Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından 9 Şubat 2010 tarihli ilamla reddedildiği belirtilen kararda, CMK'nın 307. maddesinin 3. fıkrası uyarınca ilk derece mahkemelerinin direnme hakkının bulunduğu kaydedildi.

    Kararda, şöyle denildi:

    "Direnme üzerine Yargıtay Ceza Genel Kurulunca verilen kararlara karşı direnilemeyeceğini, somut dosyamızda verilmiş bir Ceza Genel Kurulu kararı olduğu kuşkusuzdur. Ancak bu karar, CMK'nın 307/3 maddesi uyarınca yerel mahkemece direnme üzerine verilen bir karar değildir. Yargıtay Ceza Genel Kurulunun kararı olağanüstü kanun yolları başlığı altında düzenlenmiş bulunan CMK'nın 308. maddesine göre Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazı üzerine verilen itirazın reddi kararı olup, bu karar mahkememizin direnme kararına engel teşkil eden bir karar değildir. Aksinin kabulü yerel mahkemelere CMK 307. maddesi uyarınca tanınan direnme hak ve yetkisinin yok sayılması anlamına gelir ki bu husus yasanın ruhuna evrensel hukuk prensiplerine ve ceza yargılamasının yüz yüzelik ilkesi ve temel amacına aykırıdır."

    Bu nedenlerle Selek ve Öztürk haklarında daha önce verilen beraat yönündeki kararda direnilmesi hükme bağlanan kararda, diğer sanıklar Kadriye Fikret Sevgi, Heval Öztürk ve Maşallah Yağan açısından ise bozma ilamına uyulmasının kararlaştırıldığı kaydedildi.

    Selek'in babası CNN TÜRK'e konuştu


    Pınar selek'in babası Alp Selek kararı ilk kez CNN TÜRK'e değerlendirdi.  Beraat kararını beklediğini belirten Selek, ''Burası vermese Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nden o kararı alacağımızdan emindim'' dedi.

    AB'den yorumlar

    Sosyolog Pınar Selek'e beraat kararından Avrupa Birliği memnun ancak uyarı da var. AB Komisyonu'nun Genişlemeden Sorumlu üyesi Stefan Füle, "Samimi olarak umuyorum ki bu kararla birlikte yargı süreci noktalanır" dedi.

    Füle, "Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ndeki makul sürede adil yargılanma hakkı açısından birçok endişe doğuran bu davayı başlangıcından beri yakından takip ediyoruz" diye konuştu.

    Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu Eşbaşkanı Helene Flautre de kararın ardından "Harika bir haber" ifadesini kullandı.

    Duruşma öncesinden detaylar...


    Duruşmaya katılmak için Selek’in babası ve aynı zamanda avukatı Alp Selek geldi. Alp Selek bir süre Yaşar Kemal ve Disk Başkanı Süleyman Çelebi ile sohbet etti.

    İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşma öncesi bir grup adliyeye gelerek açıklama yaptı.

    Üzerinde Pınar Selek’in resminin bulunduğu “Hep tanığız hala adalet bekliyoruz" yazılı dövizler taşıyan yaklaşık 50 kişilik gruba Alman yazar Günter Wallraf, Almanya Pen Uluslararası Yazarlar Birliği Başkanı Christa Schuenke, AB- Türkiye Karma Parlemento Komitesi Eş Başkanı Helene Flautre, Avrupa Parlamenteri Barbara Lochbihler’in yanı sıra Türkiye’den yazar Yaşar Kemal, suikast sonucu öldüren Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in eşi Rakel Dink, DİSK Başkanı Süleyman Çelebi de destek verdi.

    Grup adına açıklama yapan AB- Türkiye Karma Parlemento Komitesi Eş Başkanı Helene Flautre, "Pınar Selek, işkencenin sistematik olduğu bir polis devleti döneminde PKK ve Kürt sorununu anlama isteğini çok pahalıya ödüyor. Selek’in 9 Şubat’ta yeniden beraat etmesini bekliyoruz" diye konuştu.

    Yargıtay 'müebbet' demişti

    Mısır Çarşısı patlaması davasında İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan Pınar Selek, patlamaya neyin neden olduğunun kesin tespiti yapılamadığı gerekçesiyle beraat etmişti.

    Yargıtay 9. Ceza Dairesi bu kararı bozmuş ve mahkemenin hüküm kurmasını istemişti.

    Bunun üzerine yapılan yargılamada yine patlamanın nedeninin belirlenemediği görüşünü tekrarlayan mahkeme, Selek’in yine beraatına karar vermişti.

    Dosyanın ikinci kez gittiği Yargıtay, Selek için “müebbet hapis istemiyle yeniden yargılansın" demişti.

    Pınar Selek’in avukatlarının istemi üzerine Yargıtay Başsavcılığı’nca itiraz edilmişti. Bu itiraz üzerine dosya Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından incelenmiş ve Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nin kararı onaylanmıştı.

    AİHM'e başvurmuştu

    Selek, Yargıtay’ın kararının ardından Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvurmuştu.

    ‘Adil yargılanmadığı’ ve ‘işkenceye maruz kaldığı’ gerekçesiyle başvuru yapan Selek, AİHM’ye sunduğu dilekçesinde, “Yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı ilkesi ihlal edildi. Yasadışı oluşturulan delillerle yargıya müdahale edildi" demişti.

    Selek, AİHM’e yaptığı başvuruda ‘Yeniden adil bir şekilde yargılanma’ ve ‘manevi tazminat' taleplerinde bulunmuştu.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow