Samsun'da Çocuk İstismarı Sempozyumu
SAMSUN’da 2 gün sürecek olan ‘Çocuğun İstismarı Sempozyumu ve Karadeniz Baroları Çocuk Hakları Çalıştay’ının 3’üncüsü başladı.
Gökhan İÇKİLLİ/SAMSUN, (DHA)- SAMSUN’da 2 gün sürecek olan ‘Çocuğun İstismarı Sempozyumu ve Karadeniz Baroları Çocuk Hakları Çalıştay’ının 3’üncüsü başladı. Çalıştayda konuşan OMÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Kuran, “Bizde çocuğun istismarı dahil, diğer birçok kamu vicdanını yaralayan, ama zamanla da kamu vicdanının da dejenerasyonuna neden olan bu tür olayları hep magazinsel yaklaşımlarla izliyoruz” dedi.
Samsun Baro Başkanlığı’nın ev sahipliğinde Karadeniz Baroları Çocuk Hakları Komisyonları’nın organize ettiği ilk gün iki oturum ve panelden, ikinci gün çalıştaydan oluşan ‘Çocuğun İstismarı Sempozyumu ve Karadeniz Baroları Çocuk Hakları Çalıştayı’nın 3’üncüsü Samsun’da başladı. Samsun Adalet Sarayı Konferas salonunda başlayan çalıştaya Samsun Vali Yardımcısı Sezgin Üçüncü, Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ayşe Nuhoğlu, OMÜ Rektör Yardımcısı Prof.Dr. Mehmet Kuran, Çorum Baro Başkanı Altan Akpınar, Sinop Baro Başkanı Hicran Kandemir, Samsun Bölge İdare Mahkemesi üyeleri, hakimler, savcılar, kamu kurum il müdürleri, Karadeniz barolarının çocuk hakları komisyon üyeleri, avukatlar ve stajyer avukatlar katıldı.
Panel öncesi açılış konuşmasını yapan Samsun Baro Başkanı Kerami Gürbüz, ortak hareket edilmesi gerektiğini belirterek, “Bizim bir yanlışımız, bu ülkede ideolojinin, siyasetin, taraflığın, yandaşlığın hiç olmaması gereken sahalarda bile ideolojik tavırlar, yandaşlıklar, siyasi yaklaşımlar sergiliyoruz. Kadın cinayetlerinin, çocuk istismarlarının, çocuk cinayetlerinin, hayvana eziyetin, toplumsal şiddetin, toplumdaki antisosyal kişilik bozukluklarına sahip insan sayısının artışına siyasetle, politikayla, yandaşlıkla alakası olamaz. Bizim hem hukukçular olarak, hem objektif meselelere yaklaşmaya çalışan aydın düşünceli insanlar olarak, bir eylem gerçekleştirildiğinde kimin yaptığına, kimin yaptırdığına değil, ne yapıldığına bakılarak tavrımızı buna göre ortaya koymamız ve bu tavrı ortaya koyarken de bütün diğer anlayış, görüş ve fikirlerimizden arınmamız gerektiğini ifade etmek istiyorum. Bu bakımdan bazı eylemler oluyor. Aynı eylem filanca meslek grubundan, filanca şahıslardan ise topyekun o grubu olduğu gibi mahkum ediyoruz. O meslek grubunu olduğu gibi mahkum ediyoruz. Bunlar doğru yaklaşımlar değil. En azından bu noktalarda toplumsal bir birlikteliği oluşturabilmemiz, ortak aklı, ortak vicdanı harekete geçirerek bu meselelere ortak çözümler üretebilmemiz gerektiğini düşünüyoruz” dedi.
'ÇOCUK VE KADINA YAPILAN İSTİSMARIN ENGELLENMESİNİN TEK YOLU EĞİTİM'
Çocuk istismarının Türkiye’nin kanayan yarası olduğunu belirten Çorum Baro Başkanı Altan Akpınar, “Her gün bu konuyla ilgili televizyonlardan haberler duyuyoruz. Çocuğun ve kadının istismarı konusunda hep yasal düzenlemelerden ve cezaların arttırılmasından bahsediliyor ama eğitimden bahsedilmiyor. Aslında çocuğun ve kadının cinsel istismarının engellenmesinin yolu eğitimdir. Bu sadece çocukların değil, ailelerin, çocuklarla temas eden tüm çalışanların, çocuk ile ilgili bu tür şeylere karar veren hakim ve savcıların, en baştan başlayarak eğitime tabi tutulması gerekiyor ve bunun çözülmesinin yolu da bence eğitimdir. Bu konuda en çok çalışan bizleriz. Çorum’da nerede böyle bir olay olursa, direk müdahale edip, davalara taraflık ediyoruz. Bütün illerde de bunun yapıldığından da eminim” diye konuştu.
'ÇOCUN İSTİSMARINI MAGAZİNSEL YAKLAŞIMLARLA İZLİYORUZ'
Türkiye’deki önemli konulara magazinsel yaklaşımların olduğu ve çözüm bulunmaya çalışıldığını ifade eden OMÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Kuran, “Bizde çocuğun istismarı dahil, diğer birçok kamu vicdanını yaralayan, ama zamanla da kamu vicdanının da dejenerasyonuna neden olan bu tür olayları hep magazinsel yaklaşımlarla izliyoruz. Bu tip olayların basında haber olarak yer alınıp alınmamasında doğru karar verilmesi gerekiyor. Çünkü kamu vicdanının oluşması da bu tip yaşanan tecrübelerle şekilleniyor. Bir süre sonra bu şeylerin kabullenir hale gelmesi de doğru değil. Onun için bu tür etkinlikler son derece önemlidir” şeklinde konuştu.
'BİZ, YETİŞKİNLERİN GÖREVİ'
Çocukların toplumun en değerli parçası ve geleceğin güvencesi olduğunu ifade eden Samsun Vali Yardımcısı Sezgin Üçüncü, ise şunları söyledi:
“Bu panel, son yıllarda ülkemizde sık sık meydana gelen ve artık bütün dünyada halk sağlığı sorunu olarak önlenmeye çalışılan çocuk ihmali istismarına yönelik bir farkındalık oluşturacağına ve ilgili tüm kurumları özellikle çocukları birinci koruma sağlamakla yükümlü aileleri harekete geçireceğine inanıyorum. Çocukların kendilerini koruyan bir ortamda büyümeye hakları olduğunu unutmamalıyız. Çocuğun fiziksel ve zihinsel bakımından sağlıklı, kendine güvenli bir biçimde, istismara ve ihmale uğramayacak ve diğer insanların haklarına saygı göstereceğini öğrenebileceği bir ortamda büyümesini sağlamak biz yetişkinlerin görevi ve sorumluluğudur.”
Konuşmaların ardından panelin birinci oturumu gerçekleşti. 2 gün sürecek olan panelde Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aysun Baransel Isır, ‘Cinsel İstismara Adli Tıp Yaklaşımı’, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Orhan Derman, ‘Cinsel istismarın çocuk üzerindeki etkileri ve cinsel istismar mağduru çocuğa yaklaşım’, Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ayşe Nuhoğlu ‘Çocuğun cinsel istismar suçu ve bu suçun yargılanması’ konularında bilgiler verdi. Panelin ikinci oturumunda ise Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3’üncü Ceza Dairesi Üyesi Hakim Ferruh Hasdemir ‘Çocuk istismar suçunun Türkiye’deki uygulaması’, Sosyal Hizmetler Uzmanı Zeynep Mutlu ‘Çocuk istismar suçundaki failin profili’ ve Samsun Barosu Çocuk Hakları Komisyonu Başkanı Avukat Kübra Tüfek ise ‘Çocuk koruma sistemine ilişkin değişiklik önerileri’ konularında katılımcılara bilgiler verecek. İlk günkü panellerin ardından yarın yapılacak olan çalıştay ile program sona erecek.
FOTOĞRAFLI