Fabrikanın önü 'Tarım Müzesi' oldu
Fabrikanın önü 'Tarım Müzesi' oldu
Fatih YILMAZ/ARTOVA (Tokat), (DHA) - TOKAT'ın Artova ilçesinde, un fabrikası sahibi Ahmet (53) ve Ali Bıçakçı (42) kardeşler, 1980'de yaşamını yitiren babalarının kullandığı 7 traktörü 10 yıl süren çalışmanın ardından bulup, satın aldı. İki kardeş, zamanla bunlara farklı 40 model daha ekledi. Bıçakçı kardeşler, fabrikanın bahçesine traktörler, değirmen motorları ve su motorlarından oluşan 'Tarım Müzesi' açtı.
Artova'da un fabrikası işleten Ahmet ve Ali Bıçakçı kardeşlerin babaları İhsan Bıçakçı, 1980 yılında hayatını kaybetti. İki kardeş, çiftçilikle uğraşan babalarının yıllar içinde kullandığı ve daha sonra sattığı 7 traktörü geri alıp, koleksiyon haline getirmeye karar verdi. Bıçakçı kardeşler, 10 yıl boyunca şehir şehir dolaşıp, traktörleri bulmayı başardı. Babalarının traktörlerini ararken, karşılaştıkları eski model diğer traktörleri de satın alan kardeşler, koleksiyonlarını daha da büyüttü. Babalarının kullandıklarının dışında 40 traktör daha satın alan kardeşler, 19’unu yeniden çalışır hale getirdi. Bıçakçı kardeşler, un fabrikasının bahçesine traktörler, değirmen motorları ve su motorlarından oluşan 'Tarım Müzesi' açtı.
'O DÖNEM 7 MARKADAN TRAKTÖRÜ VARMIŞ'
Tokat'a ilk traktörü babasının getirdiğini kaydeden Ahmet Bıçakçı, "Rahmetli babamızın ilçemizde büyük bir çiftliği vardı. Tokat'a ilk demir tekerlekli traktörü getiren şahıslardan birisidir. O dönemde 7 ayrı markada traktörü varmış. Biz de iş yerimizin önünde babamızın anısına bu 7 traktörü sergilemek amacıyla aramaya koyulduk. Tabi ki kolay olmadı. Bunları araştırırken diğer başka markalar da gördük. Traktör sayımız çoğaldı. Restorasyona başladık. Sonra bir 'Tarım Müzesi' projesi şeklinde çıktı. Çok sayıda traktörümüz, değirmen motorlarımız, eski su motorları, traktör ekipmanımız var; güzel bir müze yapacak şekilde" dedi.
'EN GÜZEL MÜZEYİ TÜRKİYE'YE YAPALIM'
Traktörlerin görsellerini sosyal medya üzerinden paylaşmadıklarını belirten Bıçakçı, ''Özellikle Almanlar, Hollandalılar, Belçikalılar olmak üzere kendi vatandaşlarımız ile birlikte çok sayıda gelenler var. Çok ilgi çekiyor. Şu anda bunları istiyorlar ama bizim gönlümüz dışarı gitmesinden yana değil. Bizim amacımız ilçemizde bir 'Tarım Müzesi'ydi. Sağlık nedenleriyle biz bu işi sonlandırmayı düşünüyoruz. Biz ülke olarak zamanında bunlar için çok büyük bedeller ödedik. Biz yarın yurt dışına gittiğimiz zaman onlara bir de müze bedeli ödemeyelim. Biz en güzel müzeyi Türkiye'ye yapalım. Onlar gelsin, bizde görsün" diye konuştu.
'TÜRKİYE'DE EŞİ YOK'
Ellerindeki traktörlerin artık üretilmediğini de dile getiren Ahmet Bıçakçı, "Bu traktörlerin nesli tükenmiş. Artık üretenler tarih olmuş. Kullananlar tarih olmuş. Yani bunlar bulamayacağınız, dünyada eşlerine çok az rastlanan, böyle topluca bulanamayacak eserler. Şu anda toplam 47 traktörümüz var. 19 tanesi tamamen ilk günkü şekilde restorasyonu tamamlandı. Aralarında çok ilginç markalar var. 1950 yılında Almanya'da üretilen bir Lanz Bulldog marka traktörümüz var. Bu traktör diğerlerine hiç benzemez. Karter yoktur. Yağ değişme yoktur. Supap yoktur. Isıtılarak, yani pürmüz ile ısıtılarak çalışır. Gaz yağı, benzin, mazot depoları ayrıdır. İstediğiniz yakıtı kullanabilirsiniz. 1961 yılından sonra üretimi yapılmayan Man marka traktörümüz var. 1954 model kesinlikle noter garantili iddia ediyorum. Türkiye'de bunun eşi yoktur. Resmi kayıtlarda yok" dedi.
FOTOĞRAFLI