hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Eski taş ustası gezgin oldu

    Eski taş ustası gezgin oldu
    expand

    - Kuş tüyleriyle süslediği şapkası, üzerinde Türk ve Azerbaycan bayrağı ile çeşitli hediyelerin bulunduğu asasıyla görenlerin dikkatini çeken Nevşehirli Hasan Andaç, yürüyerek yaptığı yolculukta bugüne kadar 29 şehri gezdi- Eşeğiyle yola koyulan Hasan Andaç:- "İnsanlar arabasına binip geziyor. Gezerken şehirler, yerleşim yerleri insanların gözünün önünde film şeridi gibi geçip gidiyor. Ben ise bunları yaşayarak ve doya doya seyrederek ilerliyorum"

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    NEVŞEHİR (AA) - BEHÇET ALKAN - Nevşehirli 50 yaşındaki Hasan Andaç, yaklaşık 5 yıldır yürüyerek şehir şehir dolaşıyor.

    Çocukluk yıllarından beri süregelen, il il gezerek insanları ve şehirleri tanıma isteğini hayata geçirmek için yola koyulan Andaç, bugüne kadar yüzlerce kilometre yol katederek Antalya, İstanbul, Şanlıurfa ve Adana'nın da yer aldığı 29 şehir, çok sayıda ilçe, belde ve köyü gezdi.

    Kuş tüyleriyle süslediği şapkası, üzerinde Türk ve Azerbaycan bayrağı ile çeşitli hediyelerin bulunduğu asasıyla görenlerin dikkatini çeken Andaç, eşyalarını yüklediği eşeğiyle zaman zaman gittiği şehirlerde kırmızı ışıkta beklerken sürücülerin ve çevreden geçenlerin ilgisini çekiyor.

    - "Kimi deli, kimi veli diyor"

    Hasan Andaç, AA muhabirine, dede mesleği taş ustalığını uzun yıllar yaptıktan sonra il il gezmeye başladığını söyledi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Gezip gördüğü yerleri elinden düşürmediği telefonla kayda alarak sosyal medya hesabından paylaştığını anlatan Andaç, "İnsanlar arabasına binip geziyor. Gezerken şehirler, yerleşim yerleri insanların gözünün önünde film şeridi gibi geçip gidiyor. Ben ise bunları yaşayarak ve doya doya seyrederek ilerliyorum. Yolda giderken kimi deli, kimi veli diyor." dedi.

    - "Tilkiyle de yol gittiğim oldu, tavşanla da yolculuğum oldu"

    Karadeniz hariç tüm bölgelere yaya olarak gittiğini, yaz kış demeden yolculuğunu sürdürdüğünü dile getiren Andaç, şöyle konuştu:

    "Şehir şehir gezip kültürel değerler nerede ise geziyorum. Yağmur da kar da yağsa razıyım. Yerine göre ıslandığım da su bulamadığım da oluyor, arazide kaldığım da oluyor. Tilkiyle de yol gittiğim oldu, arkama takılan tavşanla da yolculuğum oldu. Bizi görünce ablalarımız, abilerimiz fotoğraf çektirmek istiyor. Görünümüm değişik, şapkam ve asam kendi tasarımım. Asam elimden hiç düşmedi. Biri geliyor tespihini takıyor, biri düdüğünü. Dilek ağacı gibi oldu. Evliyim ve 4 çocuğum var. Bazı şeylere hoşgörülü bakmak lazım. Ben buyum. Kafamdakileri yapmadıktan sonra neyleyim güzel dünyayı. İnsanlar dünyayı farklı görüyor, dünyayı gözle görmek asıl mesele."

    Andaç, ileride imkan bulursa farklı ülkelere de yaya olarak yolculuk etmek istediğini sözlerine ekledi.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow