Çocuklar müze ortamında öğrenmenin keyfini yaşıyor
Çocuklar müze ortamında öğrenmenin keyfini yaşıyor
Nevra UÇKAÇ / İZMİR, (DHA)-İZMİR Cumhuriyet Eğitim Müzesi'ndeki ritim ve kil atölyesine katılan çocuklar, müze ortamında alternatif öğrenme yolları ile tanışıyor. Ritim atölyesinde beden perküsyonu yapan minik öğrenciler, kil atölyesinde ise yaratıcılıklarını geliştirip, dokunsal deneyimler yaşıyor.
İzmir Cumhuriyet Eğitim Müzesi'ndeki ritim atölyesine katılan çocuklar, vurmalı çalgılarla uygulama yapma imkanı bulurken kil atölyesinde ise Sümerce ve Göktürkçe yazılar yazarak odaklanmasını arttırıyor. Etkinlikle çocuklar sanatla uğraşırken bir yandan da müzeler nasıl mekanlar öğrenme fırsatı buluyor.
İzmir Cumhuriyet Eğitim Müzesi Müdürü Erol Keklik, eğitim müzelerinin Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı, içerisinde okul dışı öğrenme mekanlarının bulunduğu özel alanlar olduğunu söyledi. Müzelerin eğitimin içindeki birçok faaliyetin yapılabileceği, yaşayan mekanlar olduğuna dikkat çeken Keklik, yaşayan müzeleri desteklemek için atölyeler ürettiklerini belirtip, "Yeni paradigma değişimine göre okul artık her yerdir. Okul sadece duvarların içinde değildir. Hayatın her alanı bir eğitim mekanına dönüşmüştür. Biz de buna ayak uydurmak ve müzeler üzerindeki soğuk duvarlar algısını kırmak istedik. Müze içerisinde eğitim, diksiyon, felsefe, şan ve resim atölyeleri ile drama gibi daha birçok atölyemiz var. İzmir İl Milli Eğitim Müdürü Ömer Yahşi'nin destekleriyle müzemiz günden güne aktifliğini arttırıyor" dedi.
Her gün yaklaşık 150 öğrenci ağırladıklarını ve onlara atölyeler sunduklarını kaydeden Keklik, öğretmen eğitimlerinin yanı sıra kültür, sanat geceleri ve sergilere de ev sahipliği yaptıklarını belirtti. Mesai gözetmeksizin günün her saati faaliyetler sürdürdüklerini anlatan Erol Keklik, ritim atölyesi ile ilgili ise şunları söyledi: "Ritim atölyesi, özellikle en alt yaş grubu çocuklara sunduğumuz bir çalışma. Kaşık, bağlama, keman veya gitar da kullandığımız bu faaliyetlerde genelde çocuklarda var olan bir potansiyeli açığa çıkarmak istiyoruz. Çocuklarda, müze gezisi ile keyifli bir an, keyifli bir iz bırakıyoruz. Her yaş grubunda çok verim aldığımız, özellikle yetenekli olanları ayırıp yönlendirebildiğimiz bir atölye. Biz çok keyif alıyoruz. Çocuklar küçücük yaşlardan itibaren verimli bir müze gezisi nasıl yapılır ya da müzeler nasıl mekanlardır, bunları öğreniyor. Bu atölyelerimiz müzelere bir albeni katıyor."
ÇOCUKLAR KİLLERE SÜMERCE YAZIYOR
İzmir Cumhuriyet Eğitim Müzesi'nde gerçekleştirilen kil atölyesinin de çocuklara farklı kazanımlar kattığını söyleyen Keklik, çocukların dokunarak ve yaşayarak öğrendiğini belirtip "Kil çalışması her yaşa yapabileceğimiz bir atölye. Sümerce ve Göktürkçe kil atölyelerimiz var. Menemen'den getirdiğimiz, bazen de platformlardan aldığımız killeri avuç içine göre açtırıyoruz çocuklara. Çocuklar kili açtıktan sonra özel tahta ahşap kalemlerimiz ile yönergeler eşliğinde yazı yazıyor. Daha sonra bu killerin arkasına mıknatıs koyup, magnet yapabiliyorlar. Bir delik açıp bir kolyeye dönüştürebiliyorlar ya da boyayıp ünitenin bir köşesine koyabiliyorlar. Çok keyifli bir atölye" diye konuştu.
Bu eğitimin en güzel yanının çocukların işin içine girmesi olduğunu dile getiren Erol Keklik, böylece bilgilerin daha kalıcı olduğunu anlattı. Keklik, "Teorik olarak defalarca anlattığımız ama veremediğimiz bir bilgi, kavram ya da kazanım bazen bir atölye ile kalıcı hale geliyor. Bunu felsefe atölyelerimizde de çok yaşıyoruz. Çünkü çocuk o kıyafeti giyip bir etkinliğe katıldığında, benim sayfalar dolusu Sokrates anlatmama gerek kalmıyor. Kil atölyesinde de Sümer medeniyetinin dünyaya kattıklarını ya da köksel olarak bizle bağlarını çok daha kalıcı verebiliyoruz" ifadelerini kullandı.
'BU MÜZEDEN HABERİMİZ YOKTU'
Müzeyi ziyaret eden 5 yaşındaki Ege Öztürk'ün annesi Müge Öztürk de "Çok güzel bir müze. Açıkçası bizim böyle bir müze olduğundan haberimiz yoktu. Etkinliklerin ve ritim dersinin olması çocukların çok hoşlarına gitti, çok güzel tepkiler verdiler. Okulumuz bizi buraya getirdi, memnun olduk. Oğlumun okula başladıktan sonra el sanatlarına merakı oldu. Ama ritim, müzik daha çok ilgisini çekiyor. Sanat yönü çok ağır basıyor. Drama kursuna gidiyor. Bu tür etkinlikler hoşuna gidiyor" dedi.
Ritim atölyesinde kaşık çalan Ege Öztürk ise, "Burayı sevdim. Müzik çalışmasını en çok sevdim. Kaşık çaldım. Kolaydı" diye konuştu.
5 yaşındaki Ozan Söyler de "Ritim ve kil çalışması yaptık. Bir daha gelmek isterim" dedi. Arkadaşı Mustafa ile birlikte tarihi kıyafetler giyen Aden Çağ (5) da ilk kez geldiği atölyede ilgi odağı oldu.(DHA)
FOTOĞRAFLI