En önemli güç nitelikli insan
Üretimde verimliliği arttırma zorunluluğuna dikkat çeken UTİB Yönetim Kurulu Başkanı Pınar Taşdelen Engin, yerli üretim ve iş gücü piyasasının desteklenmesi gerektiğini belirterek, “Orta ve uzun vadede temel mesleki becerilerin geliştirilmesi için programlar tasarlamaya devam etmeliyiz. Nitelikli insan gücü bizim için her şeyden daha önemli” dedi.
Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB) Yönetim Kurulu Başkanı Pınar Taşdelen Engin, dünyada ülkelerarası ticarette korumacılık yaklaşımının özellikle 2008 yılından itibaren yeniden güçlendiğini hatırlattı.
Diğer yandan 2017 yılından itibaren ABD’nin uluslararası ticaret anlaşmalarından geri çekilmesi ve Çin ile ABD arasındaki ticaret savaşlarının tüm dünyada korumacılık eğilimlerinin yaygınlaşmasını sağladığını belirten Engin, bu eğilimin dünyanın diğer bölgelerinde de görülmeye başladığını anlattı. Birleşik Krallık tarafından alınan Avrupa Birliği’nden çıkış kararı sonuçlarının da tüm taraflar için yeni koşullara adaptasyon gerektirdiğini ifade eden Engin, “Bütün bunlara yılbaşından itibaren tüm dünyada etkili olan pandemi problemi eklendi. Yine de tüm zorluklara rağmen bu süreçte ülkemiz, devletimiz ve sektörlerimiz başarılı bir sınav verdi ve yoluna güçlü şekilde devam ediyor” diye konuştu
DIŞ TİCARETTE CANLILIK SÜRECEK
Uluslararası platformdaki ambargo ve ticaret savaşlarının Türkiye’nin global rekabetçi yapısını çok fazla etkilemeyeceğini aktaran Engin, “Ülkemiz tekstil sektöründe pazar çeşitlendirmesini son derece başarılı şekilde gerçekleştirdi. ABD seçimlerinin sonuçlanmasıyla birlikte dünyadaki korumacı anlayış ve ticaret savaşlarında bir durulma ve liberal politikalara geri dönüş trendi başlayacağını tahmin ediyoruz. Böylelikle Türkiye tekstil ve hazır giyim sektörlerinin dış ticaretinde canlılık devam edecek” dedi.
KİŞİSEL KORUYUCU EKİPMAN ETKİSİ
UTİB ihracatının 2020 Ocak - Kasım döneminde, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 16 azalarak, 917 milyon dolara gerilediğini açıklayan Engin, aynı dönem Türkiye geneli tekstil ihracatının yüzde 11 düşüş ile 6 milyar 518 milyon dolar olarak gerçekleştiğini aktardı. Yılın ikinci çeyreğinden itibaren başta maske gibi kişisel koruyucu ekipman olmak üzere kademeli olarak artan talep ve yeni normalleşme ile birlikte ihracatta bir toparlanma süreci oluştuğunu ifade eden Engin, birliğin geriye dönük 12 aylık dönemdeki ihracatının ise 1 milyar 14 milyon dolar olarak gerçekleştiğini ekledi.
ZORLU KOŞULLARA RAĞMEN
UTİB olarak zorlu koşullara rağmen sürdürülebilir üretim ve ihracat adına pek çok çalışmayı aksatmadan devam ettirmeye çalıştıklarını belirten Engin, sözlerini şöyle sürdürdü:
“İhracata yönelik bu döneme kadar fiziki olarak yapmış olduğumuz faaliyetlerimizi hiçbir sebeple iptal etmeden dijital ortama taşıdık ve gerçekleştiriyoruz. Dijital ortamda fuar katılımları, eğitim seminerleri, UR-Ge Projeleri, ticaret ve alım heyetleri düzenliyoruz. Bunların yanı sıra Türkiye Ev Tekstili Tasarım Yarışması ve Techxtile StartUp Challenge gibi çok önemsediğimiz etkinliklerimiz ile genç tasarımcıların ve yeni girişimcilerin sektöre katılmalarını teşvik ederek, sürdürülebilir üretim ve ihracat artışını hedefliyoruz.”
ÖNEMLİ HAMLELER OLDU
Pandemi sürecinin başından bu yana devletin aldığı tedbir ve aksiyonların ekonominin çarklarının dönmesi açısından önemli hamleler olduğunu söyleyen Engin, bir yandan toplum sağlığının korunması açısından, diğer yandan ülke ekonomisinin ayakta kalması için önemli adımlar atıldığını dile getirdi. Hükümetin üreticileri ve ihracatçıları destekleyen borç yapılandırma ve istihdamın sürekliliği için uygulamaya koyduğu kısa çalışma ödeneği, borçların ötelenmesi ve yapılandırılması gibi desteklerin şu ana kadar Türkiye’nin süreci mümkün olan en az hasarla geçirmesinde etkili olduğunu belirten Engin, “Ancak sürecin uzun sürmesi ve hala süren belirsizlik, üreticiyi zora sokmaya başladı. Bu anlamda ister istemez süreçten etkilenen sanayicilerimiz, ihracatçılarımız, çalışanlarımız ve ne yazık ki çalışamayanlarımız ilave destekler bekliyor” dedi.
NİTELİKLİ İNSAN GÜCÜ ÖNEMLİ
Üretimde verimliliği arttırma zorunluluğuna dikkat çeken Engin, “Yurt içinde üretimi mümkün olan girdilerimizin ithalat yerine iç üretimden sağlayacak makro çalışmaları geliştirmeliyiz. İşgücü piyasasının desteklenmeye devam edilmesi ve güçlendirilmesi de sektörlerimizi dolaylı olarak destekleyecektir. Orta ve uzun vadede temel mesleki becerilerin geliştirilmesi için programlar tasarlamaya devam etmeliyiz. Nitelikli insan gücü bizim için her şeyden daha önemli” diye konuştu.
ZORLU DÖNEMDEN GÜÇLÜ ÇIKABİLİRİZ
Bu senenin hareketli ve değişken şartların yaşandığını bir dönem olduğunu söyleyen Engin, bütün parametreleri iyi değerlendirmenin önemine işaret ederek, “Global şartları etkin bir şekilde yönetebilirsek sektör olarak bu zorlu dönemden güçlü çıkabileceğimizi düşünüyorum. Yüksek teknolojili koruyucu ürünlere olan talep sürekli olarak artacak gibi görünüyor. Türkiye şu anda Avrupa kıtasının en büyük tekstil üreticisi. Orta uzun vadede özellikle ABD, AB, Bağımsız Devletler Topluluğu’ndan, Orta Doğu’dan ve diğer ülkelerden gelecek taleplerle pandemiyi mümkün olduğunca az hasarla atlatarak, bölgemizin ticarette en güçlü aktörü olmaya devam edeceğiz” dedi.