Safra kesesi taşı deyip geçmeyin
60 yaş üzeri insanların yaklaşık yüzde 20-30'unda bulunan safra kesesi taşları, kadınlarda erkeklere oranla üç kat daha fazla görülür. Özellikle çok doğum yapmış ve hızlı kilo alıp veren kadınlarda daha sık görülür. Kansızlık, şişmanlık da safra kesesi taşlarına bir sebeptir.
Safra kesesi taşlarının büyük çoğunluğu şikayet vermez ve tetkikler sırasında tesadüfen bulunur. Bunlara sessiz taş denir.
Belirtileri nelerdir?
Safra taşlarının belirti veren hastalarında karın ağrısı en önemli bulgudur. Ağrı yavaş yavaş başlayabildiği gibi ani de başlayabilir. Ağrı genellikle karın sağ üst tarafında olup, sırta vurabilir. Beraberinde bulantı, kusma görülebilir. Hastalarda yaygın şekilde hazımsızlık, şişkinlik, geğirti ve reflü şikayetleri vardır.
Eğer safra kesesindeki taşlar küçük ise bu taşların ana safra kanalına düşmesi sonucu tıkanmaya bağlı göz ve vücutta sarılık görülür. Yine bu taş, kesenin safra yolunu tıkarsa, kese içindeki safra ince barsağa akamaz ve kesenin içinde birikerek, kesenin kendi salgısıyla birlikte kesede iltihaba neden olur. Buna iltihaplı kese denir. Bu akut ve acil bir tablodur. Hızlı tedavi gerektirir. Şeker hastalarında iltihaplanma daha sinsi seyrettiğinden bu hastalarda daha dikkatli olmak ve tedaviye zamanında başlamak gerekir.
Safra kesesindeki taşlar, safra kanalına düşmesi sonucu, midenin arkasında bulunan pankreas organının iltihaplanmasına ve safra yollarının iltihaplanmasına neden olabilir. Bugün pankreatitin en önemli sebebi safra kesesindeki küçük taşlardır. Tedavi edilmezse karaciğer yetmezliği ve komaya kadar gidebilen, ölümle sonuçlanabilen ciddi hasara neden olabilirler. Bu nedenle özellikle safra kesesinde küçük taşlar saptanan hastalar biran önce cerrahiye yönlendirilmelidir.
Safra kesesindeki taş, kesede kansere neden olabilir mi?
Safra kesesi kanseri %1 oranında görülür ve kesedeki taşlarla kısmen ilişkilidir.
Tanı nasıl konur?
Tanı koymak son derece basittir. Üst batın ultrasonografi ile tanı kolayca konur.
Tedavisi
Safra kesesindeki taşın ana sebebi, kesenin konsantrasyon yeteneğinin bozulması olduğundan tedavinin esası cerrahi olarak kesenin çıkarılmasıdır. Çünkü kese hastadır. Yanlış bilinenin aksine safra kesesi hastalıklarında özellikle safra kesesi taşlarında, kese bırakılıp taşlar alınmaz, kese içindeki taşlarla birlikte çıkarılır. Buna kolesistektomi denir. Açık yada kapalı cerrahi uygulanır.
Kapalı cerrahinin adı laparoskopik kolesistektomidir. Tüm dünyada ve bizde gold standarttır. Karın içine optik bir cihazla girilip kese gözlenir yine batından açılan 0.5-1 cm.lik deliklerden girilen laparoskopik aletlerle kese ameliyatı yapılır. Bazen daha önce geçirilmiş batın ameliyatları ve geçirilmiş ataklar sonucu olan yapışıklıklar ve kesenin doğuştan anomalisi kapalı ameliyata izin vermez. O koşullarda açık ameliyata ya ameliyat sırasında dönülür ya da ameliyat öncesi karar verilir.
Laparoskopik cerrahi sonucu hasta bir gün sonra taburcu edilir ve en geç bir hafta içinde işine gücüne döner.
Ameliyattan sonra diyet nasıl olmalıdır?
Ameliyattan sonra özellikle bir iki ay hasta diyetine özen göstermelidir. Özellikle yağda kızartılmış ve aşırı yağlı gıdalardan uzak durmalı ve bol sıvı tüketmelidir.
Yumurta yiyebilir mi?
Tabi ki yiyebilir. Ameliyat sonrası bir iki ay haşlanmış tercih edilir.