Canlı Yayın
Reha Erus 
Açılışın teması Paris kentiydi. Merkezi ise şehri ikiye bölen Sen Nehri. Elbette yönetmen koreografiye sadık kalarak her görüntü değişiminde simge Eyfel Kulesi’ne odaklandı. Louvre Müzesi, Büyük Saray, Belediye Binası, Zafer Anıtı, Notre Dame Katedrali’ni, Tuileries Bahçesi’ni doyasıya izlettirdiler.
Şenografi kusursuzdu. Olimpiyat meşalesinin gizemli akrobat eşliğinde kentin antik binalarının damında gezmesi büyüleyiciydi. İlk kez bir Olimpiyat organizasyonu açılışı statta yapılıp bilet kesilmedi. Portatif tribünlerden dev şöleni izlemek bedavaydı. Sen Nehri 205 ülkeden gelen sporcu ve yöneticilere ev sahipliği yaptı. 85 büyüklü küçüklü teknede ülkelerin takımları coşku ile geçit törenine katıldılar. Arada ünlü cadde ve binalara kurulan platformlardaki gösteriler göz kamaştırdı.
Estetik açıdan asla geçilemez denilen Londra Olimpiyatlarını geride bıraktılar. Aşırı sağın damga vurduğu göçmen sorunu hiç yokmuş gibi Mali’li bir kadın göçmen olan Ana Nakamura’ya açılış töreni şarkısını emanet ettiler. Bu faşizme, ırkçılığa ve din sömürüsüne karşı en büyük protesto gösteri eylemi olarak tarihe geçti. Lady Gaga, merdiven şovunda pek başarılı değildi. Ama kapanışı Eyfel Kulesi’nin tepesinde yapan Celine Dion talihsiz hastalığı nedeniyle canlı yayında performans sırasında yüzde 80 kriz yaşama riski vardı.
Efsane Edith Piaf’ın ‘L’Hymne a l’Amour’ şarkısını nefis seslendirdi ve sevenlerini ağlattı. Kanadalılar’ın ekran başında dua ettiği anlar ülkede ekranlara yansıdı. Katı kişi sendromu hastası Dion şarkısını bitirirken Montgolfier kardeşlerin mucidi balon, meşale yakıldıktan sonra gökyüzüne salıverilirken Fransızlar’ın çok inandığı üç kelimelik antları ‘Özgürlük, Eşitlik, Kardeşlik’ söylemi ile dünyaya insanlık dersi vermiş oldu.
Bugüne kadar yapılan en görkemli ve ses getiren Olimpiyat açılış töreniydi kesinlikle. Şiddetli yağmur bile programı aksatmadı. O yağmurun altında Sen Nehri boyunca mekanik bir at üzerindeki maskeli binici çok dikkat çekti. Bu Jandarma Astsubayı Floriane İssert’ten başkası değildi. Sanat yönetmeni Thomas Jolly’nin açılış töreni bütün dünyada 2 milyar insan tarafından ekranlardan hayranlıkla izlendi ve tam not aldı.
Elbette beğenmeyenler de olacaktı oldu da. Bazı ülkeler LGBT içeren gösteri sahnelerinden hoşlanmadıklarını dile getirdiler. Bir kısmımız ise kafilemizin kıyafetlerini pijamaya benzetti.
Sonuçta 17 gün sürecek Paris 2024’ün açılışı muhteşemdi 2028 Olimpiyatları’na ev sahipliği yapacak Los Angeles oyunları sorumluları şimdi kara kara bu kusursuzluğa nasıl erişebileceklerini düşünüyorlardır.
İçimden ‘Vah zavallı Los Angeles vah’ demek geliyor..
Açılışın teması Paris kentiydi. Merkezi ise şehri ikiye bölen Sen Nehri. Elbette yönetmen koreografiye sadık kalarak her görüntü değişiminde simge Eyfel Kulesi’ne odaklandı. Louvre Müzesi, Büyük Saray, Belediye Binası, Zafer Anıtı, Notre Dame Katedrali’ni, Tuileries Bahçesi’ni doyasıya izlettirdiler.
Şenografi kusursuzdu. Olimpiyat meşalesinin gizemli akrobat eşliğinde kentin antik binalarının damında gezmesi büyüleyiciydi. İlk kez bir Olimpiyat organizasyonu açılışı statta yapılıp bilet kesilmedi. Portatif tribünlerden dev şöleni izlemek bedavaydı. Sen Nehri 205 ülkeden gelen sporcu ve yöneticilere ev sahipliği yaptı. 85 büyüklü küçüklü teknede ülkelerin takımları coşku ile geçit törenine katıldılar. Arada ünlü cadde ve binalara kurulan platformlardaki gösteriler göz kamaştırdı.
Estetik açıdan asla geçilemez denilen Londra Olimpiyatlarını geride bıraktılar. Aşırı sağın damga vurduğu göçmen sorunu hiç yokmuş gibi Mali’li bir kadın göçmen olan Ana Nakamura’ya açılış töreni şarkısını emanet ettiler. Bu faşizme, ırkçılığa ve din sömürüsüne karşı en büyük protesto gösteri eylemi olarak tarihe geçti. Lady Gaga, merdiven şovunda pek başarılı değildi. Ama kapanışı Eyfel Kulesi’nin tepesinde yapan Celine Dion talihsiz hastalığı nedeniyle canlı yayında performans sırasında yüzde 80 kriz yaşama riski vardı.
Efsane Edith Piaf’ın ‘L’Hymne a l’Amour’ şarkısını nefis seslendirdi ve sevenlerini ağlattı. Kanadalılar’ın ekran başında dua ettiği anlar ülkede ekranlara yansıdı. Katı kişi sendromu hastası Dion şarkısını bitirirken Montgolfier kardeşlerin mucidi balon, meşale yakıldıktan sonra gökyüzüne salıverilirken Fransızlar’ın çok inandığı üç kelimelik antları ‘Özgürlük, Eşitlik, Kardeşlik’ söylemi ile dünyaya insanlık dersi vermiş oldu.
Bugüne kadar yapılan en görkemli ve ses getiren Olimpiyat açılış töreniydi kesinlikle. Şiddetli yağmur bile programı aksatmadı. O yağmurun altında Sen Nehri boyunca mekanik bir at üzerindeki maskeli binici çok dikkat çekti. Bu Jandarma Astsubayı Floriane İssert’ten başkası değildi. Sanat yönetmeni Thomas Jolly’nin açılış töreni bütün dünyada 2 milyar insan tarafından ekranlardan hayranlıkla izlendi ve tam not aldı.
Elbette beğenmeyenler de olacaktı oldu da. Bazı ülkeler LGBT içeren gösteri sahnelerinden hoşlanmadıklarını dile getirdiler. Bir kısmımız ise kafilemizin kıyafetlerini pijamaya benzetti.
Sonuçta 17 gün sürecek Paris 2024’ün açılışı muhteşemdi 2028 Olimpiyatları’na ev sahipliği yapacak Los Angeles oyunları sorumluları şimdi kara kara bu kusursuzluğa nasıl erişebileceklerini düşünüyorlardır.
İçimden ‘Vah zavallı Los Angeles vah’ demek geliyor..
SON DAKİKA
