"Oscar Amca çıplak kaldı"
91. Oscar Ödül Töreni için ilk aklıma gelen "Oscar Amca çıplak kaldı" oldu. İlk kez sunucusuz gerçekleşti dev şölen. Büyük bir eksiklikti. Akademi son ana kadar bir sunucu bulmaya çalıştı. Beceremedi.
"Bohemian Rhapsody" filminde Freddie Mercury’i canlandıran Rami Malek elinde heykelcikle güzel konuştu. Atalarını ve atalarının ülkesi Mısır’ı anlattı, soyundan gurur duyduğunu seyircilere anımsattı.
Tabii Freddie Mercury’siz 'Queen' topluluğunun "We Are the Champions" şarkısı performansı hoş düşünülmüştü.
'Green Book' 'En İyi Film' seçildi. Hak etti. Alfonso Cuaron’un 'Roma'sı böylece gerektiği dala 'En İyi Yabancı Film'e kaydırıldı. İyi de oldu. Bu da Meksika duvarı inşası için Trump’a bir uyarıydı kimine göre.
Glenn Close yine başaramadı. 7’de 0 çekti. Oysa belki kariyerinin en iyi performansıydı 'The Wife'. Ah bir de Olivia Colman olmasaydı!
Hollywood, topyekün Başkan Donald Trump’a karşı olduğunu Spike Lee’nin konuşmasına gösterdiği olumlu tepkiyle gösterdi.
Afro-Amerikalılar Dolby Tiyatrosu'ndan mutlu ayrıldılar. Mahershala Ali, Regina King ve Spike Lee heykelciği havaya kaldırırken özellikle beyazlar tarafından alkışlandılar.
Kırmızı Halı her zamanki gibiydi. Stilistler ve modaevleri alkışı aldı.
Ünlü raket Serena Williams “Benim burada ne işim var?” sorusunu sorduğuna sanki emindi.
Lady Gaga rol aldığı “A Star is Born” filmindeki şarkısı 'Shallow' ile kazandığı Oscar’ın hakkını verirken sanki Bradley Cooper ile aşk yaşadığını göstermek istiyordu davetlilere.
Ezici bir üstünlük olmadı. 9 veya 10 Oscar kazanan bir yapıt geçmişte kaldı.
Reytingler düşüyor. Akademi alarmda. Mutlak gereğini acil düşünmeli.
Ve en güzelini üç kez Oscar’lara aday gösterilen ve hiç kazanamayan Tom Cruise söyledi "Bu entelektüel ve çarpıtılmış jüri beni hiç önemsemiyor. Kazandırmıyor. Önerim halk oylaması. Bakın o zaman nasıl Oscar’ı kucaklarım!"