Pek çoğumuz günlük iş hayatının rutin karmaşası içinde kaybolmuş durumdayız. Yoğun bir şekilde çalışıyoruz ve zaman zaman dönüşen dünyayı takip etmekte ve bu dönüşüme adapte olmakta zorlanıyoruz. Ancak gelişmekte olan teknolojiler ve yeni nesillerin alışkanlıkları, beklentileri iş dünyasında da ciddi dönüşümler yaşanmasına sebep oluyor. Robotik sistemler, otomasyon ve yapay zekanın iş dünyasındaki kullanım yoğunluğunun artmasıyla önümüzdeki 5-10 yılda pek çok meslek yok olurken ya da dönüşürken, aynı zamanda yeni teknolojilerin gereği olarak yepyeni mesleklerin de ortaya çıkması bekleniyor.
Dünya Ekonomi Forumu geçtiğimiz günlerde yayınladığı “İşlerin Geleceği” raporunda gelişen teknolojiler sonucunda önümüzdeki 10 yılda 75 milyon insanın işini kaybedeceğini, ancak teknolojinin 133 milyon insana yeni iş olanağı sunacağını belirtiyor. Uluslararası danışmanlık şirketi Deloitte ise 2025 yılı ve sonrasında kamusal mesleklerin nasıl şekil değiştireceğini inceleyen yeni bir rapor yayınladı. Rapora göre tüm du dönüşümler yaşanırken “Kamu Sektörünün” de etkilenmemesi mümkün değil.
Rapora göre teknoloji; kamu görevlerinin daha etkili ve verimli yapılabilmesini, karar verme süreçlerinin hızlanmasını, kamu görevlilerinin daha iyi koşullarda çalışmasını mümkün kılacak. Yeni meslekler yeni beceriler de gerektiriyor. Önümüzdeki dönemde kamuda çalışanların da sağlığı ve kişisel gelişimi ön plana çıkacak.
Tekrar edilen, rutin görevlerin makineler tarafından yapılması insanların daha kritik görevlerde çalışmasını mümkün kılacak. Makineler ve insanların birlikte çalışması üretecekleri çıktının da daha verimli olmasını sağlayacak. Makine zekası insanın karar verme süreçlerine olumlu katkı yapacak. Çalışanlar işin akışında yeni şeyler öğrenecek, yeni beceriler kazanacak. Rapor bazı kamusal görevlerin nasıl şekil değiştireceğini, ne tür eğitim ve insani ve teknik becerilere ihtiyaç duyulacağını, günlük çalışanların hayatını senaryolaştırarak anlatıyor.
Aslında bu senaryolaştırma içinde temelde şunu görüyoruz; yapılan işler şekil değiştirirken teknik yeterlilik bir yana, tüm mesleklerde, sıkı sık dile getirildiği gibi, problem çözme, iletişim kurma, eleştirel düşünme, liderlik etme gibi insani beceriler öne çıkıyor. Özel sektörde durum neyse kamuda da aynı. Bence tüm bunlarla birlikte kamuda en önemli dönüşüm şeffaflık konusunda olacak. İş süreçlerinin takip edilebirliğinin artması, blok zinciri teknolojisinin güven ve şeffaflık gerektiren süreçlere dahil edilmesi çok daha güvenilir, hızlı ve güçlü hizmetlerin sağlanmasını, daha adil bir kamu düzenini mümkün kılacak.
Pek çoğumuz günlük iş hayatının rutin karmaşası içinde kaybolmuş durumdayız. Yoğun bir şekilde çalışıyoruz ve zaman zaman dönüşen dünyayı takip etmekte ve bu dönüşüme adapte olmakta zorlanıyoruz. Ancak gelişmekte olan teknolojiler ve yeni nesillerin alışkanlıkları, beklentileri iş dünyasında da ciddi dönüşümler yaşanmasına sebep oluyor. Robotik sistemler, otomasyon ve yapay zekanın iş dünyasındaki kullanım yoğunluğunun artmasıyla önümüzdeki 5-10 yılda pek çok meslek yok olurken ya da dönüşürken, aynı zamanda yeni teknolojilerin gereği olarak yepyeni mesleklerin de ortaya çıkması bekleniyor.
Dünya Ekonomi Forumu geçtiğimiz günlerde yayınladığı “İşlerin Geleceği” raporunda gelişen teknolojiler sonucunda önümüzdeki 10 yılda 75 milyon insanın işini kaybedeceğini, ancak teknolojinin 133 milyon insana yeni iş olanağı sunacağını belirtiyor. Uluslararası danışmanlık şirketi Deloitte ise 2025 yılı ve sonrasında kamusal mesleklerin nasıl şekil değiştireceğini inceleyen yeni bir rapor yayınladı. Rapora göre tüm du dönüşümler yaşanırken “Kamu Sektörünün” de etkilenmemesi mümkün değil.
Rapora göre teknoloji; kamu görevlerinin daha etkili ve verimli yapılabilmesini, karar verme süreçlerinin hızlanmasını, kamu görevlilerinin daha iyi koşullarda çalışmasını mümkün kılacak. Yeni meslekler yeni beceriler de gerektiriyor. Önümüzdeki dönemde kamuda çalışanların da sağlığı ve kişisel gelişimi ön plana çıkacak.
Tekrar edilen, rutin görevlerin makineler tarafından yapılması insanların daha kritik görevlerde çalışmasını mümkün kılacak. Makineler ve insanların birlikte çalışması üretecekleri çıktının da daha verimli olmasını sağlayacak. Makine zekası insanın karar verme süreçlerine olumlu katkı yapacak. Çalışanlar işin akışında yeni şeyler öğrenecek, yeni beceriler kazanacak. Rapor bazı kamusal görevlerin nasıl şekil değiştireceğini, ne tür eğitim ve insani ve teknik becerilere ihtiyaç duyulacağını, günlük çalışanların hayatını senaryolaştırarak anlatıyor.
Aslında bu senaryolaştırma içinde temelde şunu görüyoruz; yapılan işler şekil değiştirirken teknik yeterlilik bir yana, tüm mesleklerde, sıkı sık dile getirildiği gibi, problem çözme, iletişim kurma, eleştirel düşünme, liderlik etme gibi insani beceriler öne çıkıyor. Özel sektörde durum neyse kamuda da aynı. Bence tüm bunlarla birlikte kamuda en önemli dönüşüm şeffaflık konusunda olacak. İş süreçlerinin takip edilebirliğinin artması, blok zinciri teknolojisinin güven ve şeffaflık gerektiren süreçlere dahil edilmesi çok daha güvenilir, hızlı ve güçlü hizmetlerin sağlanmasını, daha adil bir kamu düzenini mümkün kılacak.