Öncelikle Fenerbahçe kalesi bu kez Volkan Demirel'e değil Fabiano'ya emanetti.
En büyük değişiklik ise takım ruhuydu. Fenerbahçe Avrupa'da bir başka konsantreyle oynadı.
Daha ilk dakikadan rakibini boğdu ve bu atak futbolu tüm maç boyunca sürdü.
Fenerbahçe özellikle kanatlardan etkili oldu. Caner Erkin ve özellikle Gökhan Gönül'ün "inanılmaz" futbolu Rus ekibinin kanat savunmasını alt üst etti. Dakika 5 ve 11'deki pozisyonun ardından 19. dakikada Josef De Souza'nın golü aslında biraz gecikmiş bir gol bile sayılabilirdi. Fenerbahçe gol attıktan sonra da durmadı. Yine önde bastı, yine pozisyon kovaladı. İlk yarının 1-0 bitmesi aslında Fenerbahçe seyircisi için üzücüydü. Ama futboldan herkes memnundu. Fenerbahçe seyircisi herhalde yakın zamanda böyle bir futbol görmemişti.
İkinci yarı ise, Lokomotif Moskova'nın bir pozisyonuyla başladı. Bu durum şüphe uyandırsa da, ikinci yarıda da ilk yarının devamı gibi oldu. Fenerbahçe seyircisinin coşkusu sahaya yansıdı. Takım pozisyon üstüne pozisyon buldu. Kaleci performansında sorun yoktu. Fenerbahçe'nin Alves ve Kjaer'li savunma kurgusu hiç hata yapmadı. Orta sahada Mehmet Topal, Josef De Souza ve Ozan Tufan rakibe nefes aldırmadı. Takım hep ileri hızlı çıktı. Caner Erkin ve Gökhan Gönül'e zaten diyecek bir şey yok. Nani ve Volkan Şen de etkiliydi ama daha farklı bitebilirdi. Eğer Van Persie "kolay" denebilecek pozisyonları atsaydı. Gol "şapkası"ndan Josef De Souza'nın çıkması Fenerbahçe seyircisi için ilginçti. Fenerbahçe 6-0 yenebilirdi, 2-0 bitti.
Fenerbahçe Moskova'dan galip gelebilir, bu net görülen bir şey. Fenerbahçe'yi kupanın finalisti için favori görmek için erken ancak sarı-lacivertlilerin bunu çok istediği de sahada görünüyordu.
Öncelikle Fenerbahçe kalesi bu kez Volkan Demirel'e değil Fabiano'ya emanetti.
En büyük değişiklik ise takım ruhuydu. Fenerbahçe Avrupa'da bir başka konsantreyle oynadı.
Daha ilk dakikadan rakibini boğdu ve bu atak futbolu tüm maç boyunca sürdü.
Fenerbahçe özellikle kanatlardan etkili oldu. Caner Erkin ve özellikle Gökhan Gönül'ün "inanılmaz" futbolu Rus ekibinin kanat savunmasını alt üst etti. Dakika 5 ve 11'deki pozisyonun ardından 19. dakikada Josef De Souza'nın golü aslında biraz gecikmiş bir gol bile sayılabilirdi. Fenerbahçe gol attıktan sonra da durmadı. Yine önde bastı, yine pozisyon kovaladı. İlk yarının 1-0 bitmesi aslında Fenerbahçe seyircisi için üzücüydü. Ama futboldan herkes memnundu. Fenerbahçe seyircisi herhalde yakın zamanda böyle bir futbol görmemişti.
İkinci yarı ise, Lokomotif Moskova'nın bir pozisyonuyla başladı. Bu durum şüphe uyandırsa da, ikinci yarıda da ilk yarının devamı gibi oldu. Fenerbahçe seyircisinin coşkusu sahaya yansıdı. Takım pozisyon üstüne pozisyon buldu. Kaleci performansında sorun yoktu. Fenerbahçe'nin Alves ve Kjaer'li savunma kurgusu hiç hata yapmadı. Orta sahada Mehmet Topal, Josef De Souza ve Ozan Tufan rakibe nefes aldırmadı. Takım hep ileri hızlı çıktı. Caner Erkin ve Gökhan Gönül'e zaten diyecek bir şey yok. Nani ve Volkan Şen de etkiliydi ama daha farklı bitebilirdi. Eğer Van Persie "kolay" denebilecek pozisyonları atsaydı. Gol "şapkası"ndan Josef De Souza'nın çıkması Fenerbahçe seyircisi için ilginçti. Fenerbahçe 6-0 yenebilirdi, 2-0 bitti.
Fenerbahçe Moskova'dan galip gelebilir, bu net görülen bir şey. Fenerbahçe'yi kupanın finalisti için favori görmek için erken ancak sarı-lacivertlilerin bunu çok istediği de sahada görünüyordu.